A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

MADDE VE DÜŞÜNCE

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 7803 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 09 Nisan 2023 08:20:21

Madde ve düşünce kavramları karşı karşıya konduklarında daha açıkça bilinen ve sınırları daha somut çizilen kavram, sanılanın aksine madde değil, düşüncedir. Düşüncenin kendi başına soyut olması bir yana; düşünce deyince bu içerikte, insansı olan her şey bulunur. Her an düşünürüz, ya da içinde düşünce olan şeylerle meşgulüzdür. Tasarım, istenç, duygu, sezgi, ödev, hak amaçlar vb. kuşkusuz bunların tümünün içerikleri ve özleri kavramsal ilişkilerin birliği olarak pek açık ve anlaşılırdır.  ...Devamı.»

BİÇİM YANLIŞLIĞININ ÜRETTİĞİ İÇERİKSİZLİK

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 7428 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 08 Nisan 2023 09:41:01

Marks’ın felsefi tutumunu oluşturma aşamasında felsefeye karşı baştan savma davranışı yalnızca doğrudan Hegel’i değil de, Hegel ardıllarını eleştiri nesnesi olarak almış olmasında görülmez, ayrıca bu biçimsel kopuşun içerikte yol açtığı felaket, doğrudan hegele yapılan göndermeyle bağlanan iki cümlelik ünlü aforizmasında da, “idea” sorunun çözümlenmemesinde görülür.  ...Devamı.»

KOPUŞUN BİÇİMİ

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5499 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 08 Nisan 2023 08:59:17

Üzerinde işlem yapacağımız, ince-eleyeceğimiz, eleştireceğimiz nesne Marks-Engels’in felsefi tutumlarıdır. işlenecek nesnenin bizzat odağına yönelmek, onu oluşunda izlemek, veya oluşuna eşlik ederek oluşla birlikte ilerlemek doğru yöntem olmalıdır. Yoksa o nesne yerine kendi yarattığımız eklentilerle ya da eksiltmelerle başkalaştırdığımız bir nesneyi koymamak için, nesnemizin sınırlarını bizzat o nesneyi yapanların çizimine, sınırlamasına bırakmalıyız. Bu tutumun, yani nesnemizin sınırlarını bizzat kendilerinin belirlemelerinden almak için, bu nesnenin biçimlenişini, yani oluşunu Marks ve engelsin anlatımlarından ortaya koymayalım.  ...Devamı.»

HEGEL’İN MARKS ELEŞTİRİSİ *

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 6252 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 07 Nisan 2023 09:56:20

*Ön not: “Eleştiri” sözcüğü, Türkçenin, kavramının içeriğini, dolaysız olarak dışarıya salan sözcüklerinden biridir. Eleştiri ele alınan şeyin elenmesidir. Yok edilerek yerine yeni bir şey konması, parçalanıp atılması, ondan tamamen vazgeçilmesi, çürütülüp bir yana terk edilmesi değil. Eleştirilen şey elenen şeydir, elenen şey ele alınan şeydir, işe yaramaz diye gereksizler çöplüğüne fırlatılıp atılan değil. Eleştirilen şey bir yere gitmiyor, yerinde duruyor; işlenen yani üzerinde işlem yapılan eleştirilen şeydir. Eleme ayırmadır, öncelikle, özsel olanın alanına karışmış öznel uydurmaların özden ayrılması.  ...Devamı.»

TEKİL BİLİMLERİN FELSFESİ SORUNU

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5505 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 03 Nisan 2023 08:47:25

Bir başka dizge dışı kullanım tekil bilimlerin felsefesi kavramıdır. Dil felsefesi, hukuk felsefesi, matematik felsefesi, kavram felsefesi, insan felsefesi… Her ne kadar bu adlandırmalar bu kadarla sınırlı değilse de zaten mantıksal çıkarıma uygun olarak tekil bilimlerin felsefesi sonsuz olmalıdır, çünkü tekil bilimlerin nesnesi sonsuza doğru gider ve nesne kadar felsefe ortaya çıkacaktır. Ve böylece önümüze sonsuz çeşit felsefe çıkacaktır.  ...Devamı.»

TEKİLDEKİ LOGOSTAN KENDİNDE LOGOSA İLERLEME

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5694 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 03 Nisan 2023 08:28:04

Bilginin konusu olabilecek nesneler öncelikle zorunlu olarak tekil nesnelerdir. Çünkü nesnelerle ilk bağımız duyu organları ile kurduğumuz bağlardır ve duyu organlarımız zaman ve mekânsal koşulların eşliğinde işlerler. Koşul eşlik eden, eşlik ise koşul demektir. Bir şeyi bir yerde ve bir anda görür, duyar, dokunur, koklarız vb. Nesne ile kurduğumuz bu görgül bağlantı açık ve seçik ve kuşkuya yer bırakmaz gibidir. Bu bağlantı biçimi bir yandan bizi, tekil, geçici, görgül nesneye bağımlı kılıp, gerçekliğin onda olduğu saplantısına sokarak dondurur, öte yandan ise tekildeki gerçekliğin ötesine geçip evrenselin sezilmesine olanak sunarak bizi uyandırır ve tekildeki donmuşluğumuzu çözer, dinamik kılar. Bizim gerçekle bağ kurmamız açısından iki momentin oluşu böyle görünür.  ...Devamı.»

İLKELER İLKESİ ÖZGÜRLÜK

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5808 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 02 Nisan 2023 21:16:59

Bu üç büyük adamın söylemiş olduğu bu üç güzel sözdeki düşünsel öz aynıdır. Kant özgürlüğün önündeki engelin aklı kullanmaktan duyulan korku olduğunu anlamış, Hegel özgürlüğün evrensel biçimiyle insanlığın asıl hedefi olduğunu görmüş, Atatürk ise o evrensel amacı kendi karakteri olarak olgusallaştırmıştır.  ...Devamı.»

ÖZGÜRLÜĞÜN ZEMİNİ, OLANAGI VE TÖZ İLE BAĞLANMASI

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5778 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 02 Nisan 2023 08:50:00

Homo Sapiens'in dışsal olanı dönüştürmeye ve kendinin kılmaya dönük erekselliği temelde yalındır ve varoluşla bağlıdır, ya da varlığını sürdürmeye. Burada kullanılan yeti biçim olarak anlaktır. Bu moment, hayvanla Homologos arasında orta terimdir. Öznenin, bu orta terimi, yani anlağı, anlama kabiliyetini, logosun sezgisinin farkına vararak dönüştürmeye ve hayvandan öteki uca doğru, kurgul-diyalektik olana doğru edimselleştirmesidir ki, insanı Homologos ereğine ve umuduna ilerletir. Bu ilerleyiş içtedir, içten içedir, bir bilinç biçiminden bir bilinç biçimine, ya da daha doğrusu salt anlayış biçiminden kavrayış biçimine yükseliştir.  ...Devamı.»

Özeleştirinin Gücü (NEGASYON-AFİRMASYON) (*)

Kategori Kategori: PLATON incelemeleri | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 4968 Okunma
Yazar Yazan: Metin Bobaroğlu | 02 Nisan 2023 08:12:33

Hegel’e göre bir önceki durumdan bir üst duruma dönüşme, evrilme için bir önceki durumu olumsuzlamak negasyondur. Bir üst duruma konumlanmak, buna da afirmasyon diyor. Negasyon afirmasyonun manivelası. Negasyon olmazsa afirmasyon olmaz. Yükselme olumsuzlama ile olur. Biz buna bireysel, öznel baktığımızda öz eleştiri diyoruz. Yani bir insan öz eleştiri yapmadan yükselemez ama dikkat edin insanlara dışarıdan bir eleştiri geldiğinde onu öz eleştiriye çevirmek yerine o eleştiriye karşı argüman toplayarak kendini korumaya kalkar.  ...Devamı.»

HOMO SAPIENSTEN HOMO LOGOS'A

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5808 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 01 Nisan 2023 16:15:53

İnsanın düşünsel ve sürekli göbek bağı logosladır, logosla beslendiği ölçüde ve kadar homo logostur. Logostan aldığı tinsel besin ne kadar az ise o kadar ve o ölçüde homosapienstir . Tinsel anamızda, babamızda, sevgilimizde logostur. İnsan bunu bilse idi her insan filoloji- logosa âşık olurdu- tıpkı Mevlâna gibi.  ...Devamı.»

Bilim ahlakı ve iki tanınan bilim adamının bu konudaki pratiğine dair

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 4524 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 31 Mart 2023 19:09:51

30 Nisan 2016 günü, gazeteci Fatih Altaylı, İlber Ortaylı ve Celal Şengör ile Teke Tek adlı bir program yapmıştı. Youtube kanalında, bu sohbetin 4 dakikalık bir bölümü bulunmaktadır. İki profesörün televizyon sohbetlerini, daha önceleri de rastladıkça ilgiyle izlemiştim. Bu programda her iki akademisyenin de Hegel'e dair ne düşündüklerini öğrenme fırsatımız oldu.  ...Devamı.»

AD-SÖZCÜK NE ZAMAN KAVRAM OLUDU? (2)

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 6615 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 30 Mart 2023 09:55:45

Logos ’un keşfinden önce, düşünce yetisine sahip insan için, ‘ad’ vardı ama ‘kavram’ yoktu. Her sözcüğün işaret ettiği varlığın özünü- bilgisini tanımlayan ve sözcüğe bağlayan ünlü ek, loji yoktu. Aslında bu lojik, ek değil esastır, ama biz nesne ile duyularımız yolu ile ilişki kurduğumuz için ve duyular ve duyuların algısı salt nesnenin görünüşünün aracısı olduğu için, sözcük, temsil ettiği varlığın görünüşü ile bağlı ama özü ile bağsızdı. Sözcükle temsil ettiği varlığın özü arasındaki bağın kurulabilmesi için her varlıkta bulunan ve onun o varlık olmasına sebep olan evrensel öz, -logos ki-varlıkta vardı ve varlıktaki bu varlığı temsil eden varlıktı- keşfedilmeliydi.  ...Devamı.»

“BİZİM HERAKLİTOS” DEĞERLENDİRMEMİZ (1)

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 6936 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 27 Mart 2023 19:52:44

Öncelikle Herakleitos’un düşünce sistemi içine dışarıdan yüklenmiş bazı yanlış çıkarımları yeniden onun dışına atarak ve kalanın da kirini pasını silerek ‘som düşünceyi’ bulmaya çalışalım. Bunu yaparken Herakleitos’un Fragmanlarını bilen okuyucuda Herakleitos’a, onun söylememiş olduğunu söyletmek ve söylemiş olduklarını da söyletmemek gibi bir şey yaptığımız sanısı doğabilir. Yalnız Herakleitos’tan bize kalanların neredeyse tümü ikincil kişilerin aktardığıdır. İkincil kişilerin aktardıkları çoğu kez ikincil kişilerin düşünceleri ile karışmış Herakleitos düşünceleridir.  ...Devamı.»

Günümüz reel düşüncesi gerçekliğin dizgesi içinde mi dışında mı işliyor.

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 4470 Okunma
Yazar Yazan: Çoşkun Özdemir | 27 Mart 2023 19:27:07

Tinsel dünyada her şeyin birbirine karışmış olduğu zamanlarda, pek çok düşünür, tüm kavramları yeniden gözden geçirmek gerektiğini söyler. Her kavram gözden geçirilmeli gözden geçiren göz, kimin gözü olacak ya da bu gözden geçirme eskiden yapılmamış yanlışlara karşı nasıl korunaklı olacak, bizi yanlışlardan koruyacak dayanak ne olacak, sabite ne olacak? Sağlam bir dayanağa yaslanmayan öznenin kendisi dayanaksız kalacaktır, bu nedenle kendi kendisini de eleştiri altına almalıdır ama kendi kendini, yine aynı kendisi ile eleştirecekse bu totoloji olacaktır. Totolojiyi kırmanın yolu her şeyi altına alan evrensel bir değişmezin ilke alınmasıdır.  ...Devamı.»

YÜREKTEN AKLA EVRİM - İnanç ve Akıl – 2 (*)

Kategori Kategori: PLATON incelemeleri | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5103 Okunma
Yazar Yazan: Metin Bobaroğlu | 26 Mart 2023 06:41:48

İsa’nın İncil’de Yeni Ahit dediği şey, Eski Ahit yasaya boyun eğmekti, yani şeriat yasasıydı, şeriat yasa demek zaten. Musa’nın yasası şeriat, yani insanlar yasaya boyun eğeceklerdi. İsa dedi ki, “bu eski Ahittir, yani yasaya boyun eğmek Musa’nın öğretisiydi, toplum oluşturmak içindi. ‘’Ben size yeni bir Ahit getirdim” Nedir diyorlar, bu Yeni Ahit? “Bu Yeni Ahit, yeni bir dindir, yeni bir emirdir, ben size yeni bir emir getirdim”. Ee peki nedir arkadaşlar, diyor ki, “Tanrıyı bütün varlığınızla, bütün yüreğinizle, bütün fikrinizle seveceksiniz, bu yasada vardı, Musa’nın yasasında zaten bu böyle yazıyordu, ama devamı komşunuzu kendiniz gibi seveceksiniz, bunu size emrediyorum”. Şimdi bu güzel bir şey de, yani sevgi nasıl emredilir?  ...Devamı.»

Çocuklar

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 5316 Okunma
Yazar Yazan: Berna K. Mutlu | 21 Mart 2023 15:25:33

İnsanlık tarihinde çocuk; öyle şimdiki gibi göz hizasına inerek, eşit bir seviyeden konuşulması önerilen, can kulağı ile dinlenip, sözcüklerle ifade edemediklerine de açık olunan, tüm duyguları gözetilip, her duyguyu yaşamasına izin verilen bir varlık değildi. Hoş şimdilerde de pek öyle olduğu söylenemez. Çoğumuz kendi çocukluğumuzdan bahsederken ya “vur kafasına al ekmeğini” tarzında görülen bir tip olduğumuzdan ya da “dayakla, kötekle bile uslanmayıp, ele avuca sığdırılamadığımızdan” dem vururuz. Her türlü şiddeti terbiyenin ana unsuru olarak gören nice kültürler vardır.  ...Devamı.»

YÜREKTEN AKLA EVRİM - İnanç ve Akıl – 1 (*)

Kategori Kategori: PLATON incelemeleri | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 4992 Okunma
Yazar Yazan: Metin Bobaroğlu | 20 Mart 2023 14:31:59

Hegel’in Tinin Görüngübilimi, Mantık Bilimin deki yazıları değil de bundan önce erken dönemdeki yazıları ilgimi çekti oradan da alıntılar yaptım. Şimdi erken dönem Hegel yazılarında us bir buyruk ilkesi olarak tanımlanıyor, nitekim bu, İmmanuel Kant’ta kategorik emperatif olarak vardı. Kendisinden önceki o büyük filozof da buyruk ilkesi emperatif kategorik yani koşulsuz. Şuna göre, buna göre, şu nedenle, bu nedenle olmadan ahlâk ilkesi bir insanın kendisine, ‘’ahlâk’lı olmalıyım’’. Bunu Tanrı emretti diye değil, din bunu istiyor diye değil. Bunu kültürde ‘’işte ben hoş görünürüm, çevrem beni sever’’ diye değil, öyle olması gerektiği için.  ...Devamı.»

SEVGİNİN DİYALEKTİĞİ – 2 (*)

Kategori Kategori: PLATON incelemeleri | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 4797 Okunma
Yazar Yazan: Metin Bobaroğlu | 12 Mart 2023 04:12:11

Tanrı anlayışı Hegel’e göre Museviliktir. Musevilikte Tanrı aşkındır ve ancak onun emirleri, yasalarıyla tikel bir ilişki vardır. Kişiler Tanrının buyruklarıyla, dışsal bir Tanrının yani dıştan emredilenleri uygulayan dışsal bir Tanrının emri altındadırlar. Ama gene Museviliğin içinden doğan, yani o evrenselin içinden Tanrıyı içselleştirerek doğan İsa, İsevilik -Hristiyanlık daha sonra biliyorsunuz kurumlaştığı için o başka bir anlama gelir- ama İsa, İsevilik Tanrıyı içselleştirme, artık aşkın olan, müteal olan Tanrıyı mündemiç/ içkin/ immanuel kılmak. Bu da Tanrısal özgürlüğün, koşulsuz özgürlüğün insanda saptanması demek oluyor. Çünkü Tanrı koşulsuz, evrensel. Ama evrensel tikele karşıt olarak dışta bir buyruktur.  ...Devamı.»

SEVGİNİN DİYALEKTİĞİ – 1 (*)

Kategori Kategori: PLATON incelemeleri | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 10302 Okunma
Yazar Yazan: Metin Bobaroğlu | 04 Mart 2023 12:53:36

Herhangi bir şeyin diyalektik bakışla anlaşılmasında gereken en önemli konu geçiş. Yani diyalektik, çelişik olan yanların ilişkideki birbirine geçişi ile ilerlemesi, gelişmesi anlamını taşıyor. Bir özsel anlamda diyalektik, dıştan bir yorum olarak değil de özsel anlamda, özselden kastımız nesnenin kendisine, olayın kendisine içkin olan diyalektik bir devinimin çelişkili bir devinim olduğunu ve bu çelişkinin de karşıtları birbirine geçerek kendi bulundukları o konumu aşmasını ve ilerlemesini sağladığını söylüyor.  ...Devamı.»

HAYRETTE OLABİLMEK

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Okunma 6246 Okunma
Yazar Yazan: Mustafa Alagöz | 10 Şubat 2023 12:20:50

Nerede olursan ol…. “Yaşam sürekli bir şaşkınlıktır”. Şaşırma yeteneğini kaybetmiş bir zihin donuk, kendi içinde dolanıp duran, koşulların uyarısına göre mekanik tepkiler veren bir anlayış halidir: tepkisellikle tapınma-tutunma arasında salınıp durur. Her insan düşünme ve sorgulama potansiyeline (bil kuvve) sahip olarak doğar; ancak bu potansiyelin yaratıma (bil fiile) geçmesi onun farkındalıklı gayretleriyle olabiliyor.  ...Devamı.»

Felsefe kategorisinde 9 sayfada 176 haber kayıtlı.
1.2.3.4.5.6.7.8.9.





Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü
DEVLET-ULUSTAN FEDERASYONA, ekitap
Dünyada altın madenciliği nasıl yapılıyor, kazalar ne kadar yaygın?
Afganistan: Aktivistlerden kadınlar için online dergi

AB, Türkiye'ye verdiği mülteci fonunun nasıl harcandığını öğrenemiyor.
Avustralya Dışişleri Bakanı Wong: Filistin'i tanımaya hazırız.
İngiltere'de polis, silah ruhsatı almak isteyenlerin eşleriyle de mülakat yapmaya başladı.
Beterin beteri var!
Sağ popülistler ilk kez AB Parlamentosu'nun kontrolünü ele geçirebilir…

Yoksulluk sınırı bir yılda 24 bin TL arttı.
Türkiye son 20 yılda faize 563 milyar dolar ödedi
Uber Avustralya'da taksi şoförlerine 178 milyon ABD dolar tazminat ödeyecek
Çin 2024 ekonomi hedeflerini açıkladı
Almanya'daki Türk doktor sayısı 2 bin 600'ü geçti

Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.
Franz Kolschitzky: Viyana Kuşatması'ndan Kalan Kahveleri Değerlendiren Girişimci
Kış güneşi arayan Britanyalıların adresi Türkiye

Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL
REMZİ RAŞA’YI ANMAK İÇİN

KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI
TARİHSEL KİŞİLİK
TARİHSEL İNSAN
SÜREÇ VE TARİHSEL ÖZNE

'Yeşil İslam' Endonezya'yı iklim çöküşünden kurtarabilir mi?
İsviçreli kadınlar AİHM'de görülen iklim değişikliği davasında zafer kazandı.
Yorgun dünya artık yavaş dönüyor
Avustralya’daki dev yosun ormanlarını yapay zekâ koruyor
2023'te sıcaklık rekoru kırıldı

Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar
Sanal Gerçeklik, Artırılmış Gerçeklik , Metaverse, Sanal Uzay Nedir?

Bilim insanı Matthieu Juncker ekosistemi gözlemlemek için ıssız adada 8 ay tek başına kalacak.
Beynine çip takılan kişinin düşünceleri 25 dakika boyunca okundu.
14 Mart Pi Günü, Günün Kutlu Olsun Pi !
Tüm canlılar için en ideal sıcak
Avustralya’da 350 kişinin konuştuğu yeni bir dil gelişti

2023'te 282 milyon insan açlık yaşadı.
Servet dağılımı adaletsizliği: Türkiye'de %1’lik kesim servetin %40’ını alıyor
BM Raporu: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısında soykırım suçu iddiası
Doğurganlık oranında 'büyük düşüş': Ülkelerin % 97'sinde nüfusun azalması bekleniyor
Dünya Mutluluk Raporu yayınlandı: Avusturalya listenin 10., Türkiye 98. sırasında yer aldı.

GEÇİTKALE'DEN GELİYORDU...
GENÇ BİR YAZARA BİRKAÇ TAVSİYE
DEĞİŞİYOR, YOKSULLAŞIYOR
“KİRAZ ZAMANI” SERÇELER, KİRAZ AĞACIMIZ, RAZZİA
Enflasyon Rehberi

UCUZ ET
Hesap
---İST
SANDIK
TAKSİ DURAĞI

İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi
Dünyanın İlk Destan Kahramanı: Gılgamış


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar









Basa git