A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

HAYRETTE OLABİLMEK

Kategori Kategori: Felsefe | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Mustafa Alagöz | 10 Şubat 2023 12:20:50

Nerede olursan ol…. “Yaşam sürekli bir şaşkınlıktır”. Şaşırma yeteneğini kaybetmiş bir zihin donuk, kendi içinde dolanıp duran, koşulların uyarısına göre mekanik tepkiler veren bir anlayış halidir: tepkisellikle tapınma-tutunma arasında salınıp durur. Her insan düşünme ve sorgulama potansiyeline (bil kuvve) sahip olarak doğar; ancak bu potansiyelin yaratıma (bil fiile) geçmesi onun farkındalıklı gayretleriyle olabiliyor.

Bunun için merak duygusu ve onun getirdiği şaşırma hali gerekir. Şaşkınlık, merak, heyecanla beraber anlama tutkusu canlanır. İnsanlaşma, zihnin olgunlaşması bitimsiz serüvenini böyle yaşayabiliyor. Serüvendir çünkü yaşamın her dem tazeliği karşısında hazır cevabı yoktur, her zaman kendini bir bilinmeyenle karşılaşma olasılığına açık tutar. Elinde her şeye uygulayacağı hazır kalıplarla dolaşmaz.



Cesurdur, çünkü her zaman bir bilinmeyenle karşılaşacağını bilerek eskimiş kalıplara tutunarak bunu sorunların anlaşılmasının sihirli formülü, her problemin çözümünün hazır kalıbı olarak görmez.

Bunu için hiçbir zaman kendi kendinin önüne geçmez, kendine ilkeler ve yöntemler edinir, ama onu kendine hapishane haline getirmez. Bilinç bu haliyle asla kendi gerisine düşmez. Ancak kendi gerisine düşmemek kendi ötesine geçmekle olanaklı olabilir.

Bu geleneksel söylemle “her dem taze olmaktır. Aslında varoluş her “dem tazedir”. Gariptir, hem varoluşta olup hem de varoluşu anlayabilen, onu dönüştürebilen üstelik varoluşa aşkın olan insan “her dem tazeliğini” kendiliğinden fark etmeyen tek varlık. Bu durum diyalektik bir koşul; hem donup kalmak, zalim, yıkıcı, bencil olmakta; tam tersine anlayışlı, paylaşımcı, tanrısallığın her an bir yaratımda olduğu hakikatine bağlı olarak hakkaniyetli, özgür ve özgürleştirici olmakta mümkün.

Mümkün ama kendiliğinden kesin değil; bu, ancak bilinç ve irade sahibi insanın istemesine, gayretine ve eylemlerine bağlı.

Ne yaparsak yapalım verili potansiyelimizi ortaya koymuş oluruz, çünkü hazırda bir “kendimiz” yoktur. Neyi bilirsek bilelim kendi üzerimizden kendimizi biliriz, ne söylersek, ne yazarsak, ne yaratırsak hep kendimizi oryaya koymuş oluruz. Doğanın malzemelerini kullanarak, doğanın yasalarını bilip ona boyun eğerek ve bize verili olan yetilerimizi kullanarak.

Aynı malzemeleri, aynı doğa yasalarını, aynı insani yetileri yıkım yönünde mi, yoksa yapım ve yaratım yönünde mi kullanacağımız bizim irademize bırakılmıştır. Bu gerçeklik insanın özgürleşme ve özgürleştirme sorumluluğunun ona ait olduğuna işarettir. “dağa taşa teklif edilip reddedilen, ama cahil ve zalim olan insanın kabul ettiği” Hakkı koruma, hep Hakta olma ve Hakkı gerçekleştirme sorumluluğu…

Her eylem, her adım kendini ve dış dünyaya dönüştürme girişimidir. Tanrı her ne kadar “kendi suretimde yarattım, ruhumdan üfledim, tüm isimleri bilme yeteneği ile donattım” demiş olsa da  bunların gerçek kılınması iradi bir eylemi gerektiriyor. Kendini bilmek,  kendin olmak, başka kendilerle ve başka kendiler için yapılan her eylem ortaya bir irade koymaktır.

Ayrıca irade koymakla nesneyi sınırlayarak kendimin bilincine varabilirim. Böylece kendimi nesne üzerinde etkinlik göstermeye zorlarım ve kendimi gözetlerim. İrade geleceğe yönelik bir öngörüdür, şimdide geleceği istemektir.

İrade ilimsiz olamaz: Eskiler (şimdi de taze olanlar) “ilim mâluma tabidir, irade de ilme tabidir” demişler; bu kelam her dem taze olduğunu gösteregeldi. Son günlerde yaşadığımız acılar bu kelamın haklılığının kanıtı değil mi? Doğanın da, ekonominin de, yönetimin de yasaları var. Bu yasaları bilmek onların ilmidir.

Onarın ilmiyle onları kullanırsan senin için sadık bir hizmetkâr oluyorlar, uymazsan yıkıcı bir “zalim” oluyorlar. Doğanın zalimliği de aslında mâsumdur, çünkü o alan zorunluluk alanıdır, özgür iradesi yoktur, haklı-haksız diye bir yargıda bulunamaz, kendi yazgısına hep bağlı kalır. Onun için “doğa zorluk çıkarır, ama kalleşlik yapmaz” denmiştir.

Bilimsellikten uzak bir irade gerçeklikten kopuk demektir. İlmin olmadığı yerde kaçınılmaz olarak öznelliktir, keyfiliktir; varacağı yer “ilah  edinilen nefs”dir.

Hep kendinde kal.      

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü
DEVLET-ULUSTAN FEDERASYONA, ekitap

Türkiye destekli Suriyeli savaşçılar Nijer'de ne yapıyor?
GÜNEŞE YOLCULUK
Cumhurbaşkanlığı seçimini reformcu Pezeşkiyan kazandı.
EKŞİ, "ERİK" TADINDA
BİR TUR DAHA

Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı
Tayland esrarı yeniden yasaklıyor.
İstanbul kirada Avrupa’nın lideri
Türkiye AB’nin 6 milyar Euro mülteci yardımını nasıl harcadı, AB Sayıştayı’nın eleştirileri neler?
Yoksulluk sınırı bir yılda 24 bin TL arttı.

Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.
Franz Kolschitzky: Viyana Kuşatması'ndan Kalan Kahveleri Değerlendiren Girişimci
Kış güneşi arayan Britanyalıların adresi Türkiye

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI
TARİHSEL KİŞİLİK

Dünyanın ekolojik kaynakları haftaya tükeniyor.
Ormanlara yasal haklar verilebilir mi, tüzel kişiliği olan ormanlar var mı?
'Yeşil İslam' Endonezya'yı iklim çöküşünden kurtarabilir mi?
İsviçreli kadınlar AİHM'de görülen iklim değişikliği davasında zafer kazandı.
Yorgun dünya artık yavaş dönüyor

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

Kırık Camlar Teorisi
Dünyanın en eski şarabı 2000 yıllık Roma mezarında bulundu
Otizmin arkasından Neandertaller çıktı.
Beynimiz uykuda geleceği tahmin etmeye çalışıyor.
Bilim insanı Matthieu Juncker ekosistemi gözlemlemek için ıssız adada 8 ay tek başına kalacak.

Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor
Haberleri takip etmeyenlerin sayısı artıyor…
İstanbulluların %44'ü kıt kanaat geçiniyor

"RAHATI KAÇAN" ADAM
GÜZİN'LE
GEÇİTKALE'DEN GELİYORDU...
GENÇ BİR YAZARA BİRKAÇ TAVSİYE
DEĞİŞİYOR, YOKSULLAŞIYOR

DEVENİN BOYNU
Çarpık Eğitim
Ziyafet
Kim Aptal, Kim Akıllı
SİVAS

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git