![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
|
GOL...
Futbol merakım yatılı okulda gelişmişti. Öğleden sonra ders bittiğinde, top sahasına iner, futbol oynamaya çalışırdık. Toz toprak içinde normal ayakkabılarımızla oynadığımız bu oyundan zevk alır mıydık bilmiyorum amma, aklımızca oynardık. Hatta çift kale kurar, kıran kırana top oynardık. Genelde kalemize, konuyu fazla bilmese de topu elle tutmayı çok seven bir arkadaşımız geçerdi. O tarihlerde zamana bağlı bir oyun olmaz, 3 golde yarı devre ve kale değişimi, 6 golde biten oyunlar oynanırdı. Akşam karanlığı bassa da gözümüzün görebildiği zamana kadar oynardık. ...Devamı.»Kral Çıplak
Ne yazmam gerek, neyi ele almam gerek, veya ülkenin hangi yarasını dile getirmem gerek bir türlü seçemedim. Hangi konuyu ele alsam, bir benim inandığım doğrular bulunmakta, bir de yönetenlerin kendi doğrusu, birbiriyle çelişmekte. Ülkemde rakamlarla öyle bilgiler verilmekte ki inanamazsınız. Ülkemde İç ve dış ticaret hacmini konuştuğumuz zaman, ülkemin üretim rakamlarında bir benim bildiğim değerler var, bir de ekranlardan siyasilerin verdikleri. ...Devamı.»Özgün Düşünce
Her çirkinlikte bir güzellik aramak doğru mudur ya da her güzelliğin içinde çirkinlik olabilir mi? Böyle sorgulayabilirsek kanımca bazı olumsuzluklar bizleri üzmez. Günlük gazetelerin başlıklarına her gün çekinerek bakarken, bir çok konuda haber görmek istememekteyim. Ellerim gazete alma konusunda titremekte, cesaretim her gün azalmakta. Her sabah eşimin "sabahları bir gazete alalım" diye ısrar etmesine devamlı karşı çıkmaktayım. ...Devamı.»Toplum Tepkisi
Eski camları ne yaparlar diye bir sorum vardı. 'Bardak' derlerdi. Bir tarihte bir porselen fabrikasına gitmiştim. 'Hasarlı porselenleri ne yaparsınız' diye sorduğumda, defolu bozuk bütün porselenleri bir ambara topladıklarını söylemişlerdi. Dört duvar bir depo idi bu yer. Deponun üst tarafında bir penceresi vardı. Buradan hatalı porselenler atılmaktaydı. ...Devamı.»Üzüntünün Sevinci
Seneler evvel bir dış seyahatim sırasında eşimi her zamanki gibi evdeki telefondan aramış, hatırını sormaya çalışmıştım. Evdeki sabit telefondan aradığımda, her seferinde telefona oğlum ya da kızım çıktığında bir şeylerin ters gittiğini anlamıştım. Bulunduğum ülkedeki işlerimi mümkün olduğu kadar çabuk yapmaya çalıştım. ...Devamı.»Ne Bildin Kıymetim
"Ne bildin kıymetim, ne bildim kıymetin" Benim güzel vatanımın ne hale geldiğini uzaktan seyrederken üzüntümü anlatamam. Eğer bir ülkedeki her hangi bir problem için onlarca televizyon kanalında, saatlerce ilgili, ilgisiz insanlar tartışıyorsa, burada bir yanlışlığın olduğunu siz göremiyorsanız, o zaman sizin bir doktora görünmeniz gerekir. Mutlaka gözünüzdeki gözlük sizin gerçekleri görmenize engel oluyordur. ...Devamı.»Armutlar ve Elmalar
Ömrüm boyunca haksızlığa hiç dayanamadım, isyan ettim. Eğer isyanım kabul görmezse, bir kenara gider oturur ağlardım. Çocukluğumda okuduğum yatılı okulda ne zaman haklı olduğum bir konuda güçsüz duruma düşsem, okulun görünmeyen bir kaya başısı vardı, orada ağlardım. Benim yaptığımı, arkadaşlarım da haksızlığa uğradıklarında yaparlardı. ...Devamı.»Uyuyabiliyor musun?
Akşamları genelde yatağıma yattığım zaman uykum gelir, uyurdum. Delikanlı çağımda okuldan eve geldiğim saatlerde çok yorgun olduğumdan yastığa başımı dayadığım saatlerde uykum gelir, derin uykuya dalardım. Üniversite yıllarımda zaman içinde toplum kesimlerindeki bazı konularda rahatsızlık çekerdim. Talebelerin haklarını araması sürecinde talebe dernekleri, öğrenci birliklerinin organize ettikleri yürüyüşlere, bir çok kez eve haber vermeden katılmıştım. ...Devamı.»Vicdan Sesi
Ankara'da 1950'lilerin başında, bilhassa Turkiye Nato teşkilatına dahil olduktan sonra Amerika'nin iki enteresan teşkilatı, Türkiye'de faaliyete başlamıştı .Birinin ismi 'Tuslog' diğerinin ismi ise "Jusmat" olan bu iki teşkilat yapılanmaya başlamıştı. Genelde toplumda Amerikalıların bu teşkilatlarının çalısmaya başlaması, her ne kadar yurdum insanı tarafından hoş karşılansa da, Ankara'da ev kiralarının, bu teşkilatların Ankara'ya gelmesi ile katlanarak artış göstermesine, memur halk tarafından muhabbetle bakılmadı. ...Devamı.»Adli Tıp
Bir insanın yaşamı boyunca kazandığı hasletler vardır. Bazı el becerileri her ne kadar genetik olsa da, yani kalıtımla nesillere aktarılsa da, insan yaşadığı hayat boyunca başka edinimler kazanabilir. Kimi insanların kulak hassasiyeti vardır, notaları çok iyi ayırteder, hatta notaların ara seslerini bile kolaylıkla seçme yeteneği vardır. ...Devamı.»Açık mektup
İçişleri Bakanı SAYIN İzzet Naim Şahin, Emniyet Genel Müdürü SAYIN Mehmet Kılıçlar, Samsun Valisi SAYIN Hüseyin Aksoy, Ordu Valisi SAYIN Kemal Yazıcıoğlu, Düzce Valisi SAYIN Vasip Şahin.. Türk insanının bir yanının gelişmeye açık, ileriyi gören, girişimci, bir yanının ise yaptığı işi kuralına göre yapmama alışkanlığına sahip olduğunu yaşamaktayız. Bu yurdum insanımızın bir gerçeğidir. Türkiye'de ve yurt dışında tarıma yönelik üretilen araç ve gereçlerin bir gereksinmeden yola çıkılarak tasarlanmış ve üretilmiş olduğuna inanırım. ...Devamı.»Herkes hesap vermeli
Doğduğumdan hesap konusunda neler yapılması gerektiğini düşünecek çağa geldiğim tarihe kadar çok zaman geçmemişti. Hesap konusunu irdelemeye başladığımda daha çocuk yaşta idim. Henüz daha İlkokula gitmeden evvel hesap yapmayı severdim. Mahallemizde benim sıkca gittiğim bir kasap ve bir de bakkal vardı. Evden beni oraya gönderdikleri zaman sevinirdim. Annem elime bir kağıt sıkıştırırdı. 'Haydi git bunu al' diye beni bakkala gönderirlerdi. Alınacakları alıp filenin içine koyarak, eve geldiğimde 'sordun mu kaç para imiş' diye dönüşte sorgulanırdım. ...Devamı.»Atam Sözü
İnsanların yaşadıkları deneyimler ışığında kullandıkları bazı sözler nesillere aktarılır ve bunları atalarımızın söyledikleri sözler diyerek hafızamıza kazırız. Neler vardır neler bunların arasında. Öyle cümleler ortaya çıkar ki her döneme, her topluma ders verir. Bazen dedelerimizden dinleriz bu güzel sözleri ve 'ne büyük adammış benim dedem' deriz. Aslın o da kendi dedesinden duymuştur. ...Devamı.»Ağlaçka
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin arkasında kurulan ve barakalar içinde tedrisatına başlayan Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nin yerine bu günlerde Meclisin genişlemeden sorumlu kişilerinin aldıkları kararlara bağlı olarak, devasa binalar yapılmaya başlandı. Kule vinçlerinin dönüp durduğu bu inşaatın yapımından evvel, fora kazıklar çakıldı. İnşaat başlarken bir kaç sefer sahanın kenarına gidip izleme fırsatı buldum. ...Devamı.»İstikbal nerde?
Ne kadar söylesek ve ne kadar yazsak biz birbirimizi eğitip birbirimize konuşmaktayız. Biz zaten bunları bilmekteyiz. Tekrar etmekte bir sakınca görmemekteyim. Eşim devamlı beni yazmamaya zorlamakta, fakat bir başka güç ise "ne yaparsan yap, senin yazman gerekir" demekte. Bir tabir vardır konuşan gurupla dinleyen gurup aynı düşüncede ise birbirini eğitmesinde yarar olmamakta. Böyle durumlar için 'Körlerle sağırlar birbirini ağırlar' diye bir tabir kullanırlar. ...Devamı.»DEDE ...
Seneler önce evlendiğim günlerde, bir gün dede olacağımı hiç düşünmemiştim. Bir kaç sene önce ilk torunum Bora dünyaya geldiğinde dede olmuştum amma, kimse bana dede demiyordu. Bir sene sonra ikinci torunum Mert dünyaya geldi yine kimse bana dede diye hitap etmiyordu. İlk torunumun bebekliği sonunda ilk heceleri telaffuz ederken söylenmesi kolay olan "dede" kelimesi bilinçsiz olarak ortaya çıkmaya başladı. ...Devamı.»Sıra Kimde
1999 senesinde bir kaç defa Paris'e iş seyahatine gittim. O senenin sonunda 2000 yılını idrak edecektik. Tabidir ki değişecek bir konu olmayacaktı, fakat tekrar 1000 sene değişmesini idrak edemiyeceğimiz için bir değeri vardı. Eiffel Kulesinin üzerine konulmuş ışıklı bir tabelada her gün değişen rakkamlarla 2000 senesini idrak etmeye kalan gün sayısı okunmaktaydı. Bilindiği gibi Eiffel Kulesi ismi bu kuleyi yapan firmanın isminden almaktadır. ...Devamı.»İnce Çizgi
Hiç bir zaman aklımdan silemediğim bir deyim "ince çizgi". Hayatla ölüm arasında olduğu söyleyenen bir çizgi. "İnce çizgi" konusunda zaman zaman araştırma yaparım. İnandığım doğrular içinde aradığım gerçek, mesela musiki ile gürültü arasında olan çok ince bir çizginin var olduğu gibi. ...Devamı.»Kağıthane
Dünyanın hiç bir ülkesinde bir şehire ve onun semtlerine, İstanbul ve semtlerine yazıldığı kadar şiir, öykü ve şarkı yazılmadığına inanmaktayım. "Newyork Newyork", "Arrivederci Roma", "I love Paris" gibi şarkıların yapıldığı tarihlerde Eartha Kitt "Üsküdar" adlı şarkıyı dünyaya tanıtmıştı. ...Devamı.»Paşa Sütü
Dün öğleyin Istanbul'dan Ankara'ya gelirken arabamın dikiz aynasından seyrettiğim otomobil kazasında, tüylerim diken diken oldu, kanım çekildi. Ciddi süratle arkadan gelen bir araç, Gerede'den sonra uzun bir köprüden geçerken birden önce sol bariyerlere sonra sağ bariyerlere çarptı, önü ve arkası paramparça olarak otoyolun ortasında duruverdi. Bu olayın geçtiği süreç yaklaşık bir kaç saniye içinde oluşmuş, ben ise durup geri dönmemin mümkün olmayacağı bir uzaklığa gitmiştim. ...Devamı.»
|
| Tüm Yazarlar |
|
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |