|
|
UZUN MEHMET Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 6900 Okunma Hikayesini mutlaka bilirsiniz, askerliğini bahriye eri olarak yapan Zonguldak ili Ereğli ilçesi Kösedağ’lı UZUN MEHMET’in. Askerliğinde kendisine gösterilen siyah bir taşın kömür olduğunu söylerler. Padişah II. Mahmut fermanı ile yurdun her tarafında kömür aranmasını emreder ve ödül verileceğini söyler. Askerliği bitirdikten sonra köyüne dönen Uzun Mehmet, değirmen tarafında derede siyah taşları görür. Eve götürüp ateşe atar. Siyah taş yanmaya başlar. Dereden topladığı bir çuval siyah taşla İstanbul’a gider. Saraya sunar. ...Devamı.» KAN DAVASI Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 6909 Okunma O akşam İsmail ve eşi Hülya ile birlikte bize ziyaret gelmişlerdi. Ne kadar mutlu olmuştum. Uzun seneler birbirimizden kopmuştuk. Tarsus Amerikan Kolej sonrası hiç karşılaşmamıştık. Çocuklarımızın aynı okulda, aynı sınıfta olması bizi biraraya getirmeye yetmişti. Hülya ile ilk defa karşılaşıyordum. Hani böyle ortamlarda sorulur ya, `siz nerelisiniz` diye. Ben de bu soruyu Hülya sordum çünkü İsmail`in nereli olduğunu biliyordum. ...Devamı.» DERSİMİZ TARİH Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 7737 Okunma Osmanlı Devleti’nin Osman Bey ile kurulduğunu yazar tarihçiler, ancak benim şahsi kanaatimce Osman Bey, Kayı aşiretinin başı olarak Söğüt ve civarında yerleşik olduklarında devlet vasfı yoktu. Osman Bey’in kayıtlı bir tuğrası bile mevcut değil. Kervan yollarını kontrol etmek, Anadolu’da yerleşik Bizans tekfurlarından haraç almak esasına bağlı bir aşiret düzeni görmekteyiz. Aşiretin gelirlerini bu şekilde özetleyebiliriz. Osman Bey, Ertuğrul Gazi’nin Türk eşi Halime hatundan olmadır. ...Devamı.» UMDUĞUM BULDUĞUM Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 7758 Okunma Çocukluğumda yaşadığım bazı konular bende çok derin izler bıraktığından, bugün bile net detaylarını hatırlarım. İlkokulda okurken 1950 seçimleri olmuş, CHP`den ayrılarak Demokrat Partiyi kuranlar 1950 seçimini kazanmıştı. 14 Mayıs`da ülkemizde iktidar değişmiş, yeni yönetim Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Adnan Menderes hükümet kurarak iş başına gelmişlerdi. Bir sene sonra 23 Nisan 1951`de Çocuk Bayramı kutlanırken Ankara`da bulunan bütün ilkokullardan birer temsilci talebe seçilerek, zamanın Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ı, Başbakan Adnan Menderes’i ve Meclis Başkanı Refik Koraltan’ı ziyaret etme proğramı, öğretmenler eşliğinde düzenlenmişti. ...Devamı.» REJİM Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 7239 Okunma Tahran’da, şehrin hemen hemen ortasında bir havaalanı vardır, ancak bu hava alanındaki pist ilginçtir. Pistin konumu güney doğu ile kuzey batı ekseninde olup her iki ucun irtifa farkı yaklaşık 50 metre kadardır. Bu eğimde olan dünyanın ender havaalanlarındandır. Genelde uçaklar güney doğudan kuzey batı istikametine hem kalkış, hem de iniş gerçekleştirirler. Hiçbir zaman kuzey batıdan iniş yapmazlar. Bu havaalanından şehre yürüyerek gidebilirsiniz. İran’ın 2500. yıl kutlamaları için yenilenen bu havaalanından, 2500 yıl anıtı olarak yapılan SHAHYAAD anıtına kadar, devrin Şeyh-in Şahı Rıza Şah Pehlevi, dünya liderlerini burada toplamıştı. ...Devamı.» DARB-I MESEL Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 10011 Okunma Aslında kimin söylediği önemli olmamakla birlikte bazı cümlelere takılırım ben. Biz de hep atalarımızın söylediği cümleler diye tanımlarız ama, cümle doğru ise kimin söylediği önemli değildir. Ancak bazı cümlelerin kim tarafından söylenmiş olduğunu bilirsiniz. Mesela ‘Yollar yürümekle aşınmaz’ , ‘Dün dündür, bugün bugündür’ gibi cümlelerden pek bir şey anlamak mümkün olmasa da, bir bilen söylemiş olduğu için, cümleler tarihe kazınmıştır. ...Devamı.» ISIDAM Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 7125 Okunma Çocukluğumdan beri hamamlara bir ilgim vardır. İlkokula başlamadan önce babam götürürdü hamama. O günden alışkanlık mı neden, yahut nüfus kağıdımın kayıtlı olduğu şehrin isminden mi bilmiyorum. Denizli nüfusuna kayıtlı kütüğüm. Denizli’de deniz olmamasına rağmen, şehrin ismi DENİZLİ. Aslında tarihsel bir kökten gelmekte şehrin ismi. HİERAPOLİS, anlamı Su Şehri demek. Neden Denizli denilmiş bu şehre, kesin belge bulunmamakta. SUŞEHRİ dense belki daha iyi olabilirdi. Pamukkale’de bulunan tabii sıcak kaynak CaCO3 içeren su tepeden aşağı inerken kalker havuzları oluşturur. Bu nedenle oradaki görüntüye Pamukkale denilir. Bu havuzlarda, çocukken yıkandığım çok olmuştur. ...Devamı.» Dünyanın 8 Harikası Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 8322 Okunma Dünyanın 7 harikasını sayın desem mutlaka ilk Mısır’da MÖ. 2550 yıllarında, GİZZA’da yapılan Keops Piramidi aklınıza gelir. Yaklaşık yapılış tarihine bakarsak ve o tarihteki teknolojiyi dikkate alırsak, bu kadar muhteşem bir yapıyı başka bir yerde görmeniz mümkün olmaz. Hoş İNKA medeniyetinde de benzer yapı vardır ancak Keops Piramidinin ihtişamı inanılmazdır. KEOPS Piramidinin önündeki Sfenks’in de, piramitte çalışanların boş zamanlarında aklı, gücü ve güzelliği temsil etmesi için yaptıklarını, mihmandarlar ifade ederler. ...Devamı.» RUH... Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 7059 Okunma İnsanlar doğuşta bir maddesel vücutla doğarlar, erenlerin söylediği gibi Tanrı her vücuda bir ruh üflermiş. Biz insanların bu ruh yapısına, ileri yaşta da karakter demekteyiz. Her insanın bir karakteri vardır. Kardeşler arasında bile bu karakter farklılığı belirgin bir değişiklik gösterir. İki kardeş değil on kardeş bile olsa on kardeşin her birinin karakteri değişik gelişir. Birbirine benzeyen olabilir mi, bilmiyorum ama birbirine yakın karakterler olması olasıdır. Kimisinde yaratıcılık vardır, kimisinde romantik yaşam tezahürleri vardır, kimisi şair ruhludur, kimisinde ise insanların genetik yapılarını inceleme merakı vardır. ...Devamı.» 30 Ağustos’a Doğru Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 12633 Okunma Tarihi tekrar yazmak gerekirse neler konulmalı içine diye hep düşünürüm. Tarihi yaşayanlar bugün aramızda olmadığı için tekrar tarih yazmak biraz zor olsa gerek. Hele konu bir ülkenin tarihi olunca çok daha zordur.Ancak bu kısa yazımda bir konuyu sizinle paylaşmak istedim. Aklıma hep gelir Yunan orduları Ankara’nın Polat’lı kasabasına kadar gelince, ne yaşandı da koskoca üç Yunan Tümeni ve kolordusu, Afyon ile Ankara arasında yaygın konuşlanmış iken, 26 Ağustos günü binlerce askeri, onlarca subayı ve generalleri altı günde Anadolu’yu terk etmek mecburiyetinde kaldılar ? ...Devamı.» KALIN İFADE Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 12171 Okunma Kanımca birçok Türk vatandaşı ilkokulda ve lisede, tarih dersindeki Osmanlı Devletinin yükselme devrini keyifle okumuştur. Ben de okudum, hatta bazı tarih öğretmenlerimi sevmesem de tarihi çok severdim. Osmanlı Devletinin geçirdiği dönemler, yaptığı önemli seferler, yapılan hukuki düzenlemeler benim çok ilgimi çekmişti. Bilhassa 1500lü senelerde yerleştirilen DENİZ hukuku incelenmeye değer bir dokümandır. ...Devamı.» Bir Somun Eğitim Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 7770 Okunma Geçtiğimiz günler içinde sizin de gazetelerde okuyup şaşırdığınız haberler arasında bir tanesinin öne çıktığına inanmaktayım. Haber ekmek fabrikaları ile ilgili. Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunun hemen sonrasında ATA rahmetliğin, 15-21 Temmuz 1921 tarihinde toplumsal olarak ilk ele aldığı konunun Milli Eğitim olduğunu ve bu amaçla Milli Eğitim Kongresini Ankara’da topladığını biliriz. Kongre üyelerinin hepsini rahmetle anarım. Kongreye Hamdullah Suphi bey başkanlık eder. Çok önemli kararlara imza atarlar. ...Devamı.» İNSAN HAYATI Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 10617 Okunma Ülkemizde iki konuda büyük yıkımlara mal olan kazaları çocukluğumdan bu yana görmekteyim. Birincisi Devlet Demir Yolları işletmelerinin kontrol ettiği yolcu ve yük trenlerinde, tamamıyla ihmal neticesinde, oluşan çok önemli kazalar; diğeri ise kömür ocaklarındaki emniyet ekipman eksikliği ve işletmedeki ihmal neticesinde meydana gelen ve yüzlerce insanın hayatını kaybettikleri kazalar. Bir insan kolay yetişmemekte. Bir çocuğun doğması, büyümesi, eğitim görmesi, evlenmesi, yuva kurması ile bir iş sahibi olması sürecinde nelerle karşılaşıldığını bir düşünün? ...Devamı.» YOKSULLUK İBRESİ Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 10875 Okunma Merak ediyor musunuz bilmem, yurdum insanı seneler geçtikçe refaha kavuşuyor mu yoksa tam tersi olarak daha mı yoksullaşıyor? Bir tarihte, koalisyon hükümetleri döneminde, Sosyal Yardımlaşma konularına bakan bir kabine üyesi vardı. Hatta o bakanlık yeni tahsis edilmişti. Atanan bakan yakın bir arkadaşımdı. Ziyarete gittiğimde üyesi olduğum derneğin bu konularda senelerce çalıştığını, konunun açmazlarına çare aramak isterlerse, yardımcı olabileceğimi iletmiştim. ...Devamı.» SINAV Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 10950 Okunma Akkuyu Nükleer Enerji Santralı konusu Türkiye’nin gündemine oturduğu günden beri Nükleer santral, bir aklıevvelin söylediği ‘Faiz sebep, enflasyon netice ‘ ye benzer bir durum. ’Nükleer santral sebep, Akdeniz’de bir deniz üssü netice ‘ diye hep haykırdım. Bir çok enerji konferanslarında bu temayı işledim. Ruslar hiçbir zaman bizim gözümüzün rengine, boyumuzun selvi olmasına bir santral yapmaz. Neden Sinop Nükleer Enerji Santralı projesine talip olmadılar sanıyorsunuz? ...Devamı.» DEVLET Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 9252 Okunma Devlet kelimesini duyduğumda irkilirim. Çünkü devlet kuralları kaideleri olan, çeşitli etnik kökenlerden oluşabilen, çeşitli örf ve adetleri olan toplumların güvenli, adaletli, sağlıklı varolabilmeleri için gerekli bir oluşumdur. Hani mutlaka nüfusun bilmem kaç milyon olması gerekmiyor devlet olmak için. Çeşitli konularda bakanlıkları olması gerekir, her bakanlığın saygın birer siyasi ve sorumlu bakanı olmalıdır. Bakanlıklarında zaman içinde kademelerden geçerek yükselen bürokratlar olur. ...Devamı.» Bir Yiğit Gurbete Gitse Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 8136 Okunma Lise son sınıfta, bütün lise son sınıf talebeleri gibi ben de üniversite tahsilim için plan yapmıştım. Ailemin içinde çok doktor vardı, amcam doktordu, dayım doktordu, mühendisler ve öğretmenler de vardı ailemde. Diplomat vardı, dekan vardı, milletvekili olan da vardı, çok ünlü bir bestekar da... Tabii onların başarıları yanında benim de bir meslekte iyi eğitim almam gerekmekteydi. O yıllarda üniversitelerin hepsinin giriş imtihanları ayrı yapılırdı. Bir İstanbul’a, bir Ankara’ya koşup imtihana girdik. Hep tercihlerimde ilk sırada TIP Fakültesi oldu. ...Devamı.» KİM DOYMAZ Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 9729 Okunma Hayatta bazı konular vardır araştırmanıza gerek yoktur. Konunun başlangıcına bakın, neticesini kolay bulursunuz. Bilhassa sportif karşılaşmalarda bunu izlersiniz. Boks maçında ringde akıllı davranan sporcu ile gücüne güvenen sporcu arasındaki farkı kısa zamanda görürsünüz. Birisi kendini müdafaa ederken hücum eder, diğer ise şuursuzca saldırır. Müdafa durumunu kaybeder. Yediği yumruklarla kimi zaman maçın sonunu getiremez, hakem karşılaşmayı durdurur. Ancak dayak yiyen boksör maçı bırakmak istemez. Gözü rakibindedir. Hani hakem devam dese, saldırıp biraz daha dayak yemesi işten bile değildir. ...Devamı.» Sahte Pehlivan Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 10761 Okunma Kudüs ve Beyrut şehirlerinin dünya tarihi içinde kervan yollarında önemli duraklardan olduklarını biliyorsunuzdur. Bilhassa kervan yollarında taşınan mallar arasında zengin varlıklı ailelere satılmak üzere çok çeşit bulunurdu. Malların içinde neler yoktu ki: baharat, ipekli kumaşlar, ince kumaşlar, kaseler ve yükte hafif pahada ağır olan mallar önemli yer teşkil ederdi. Bazen de bu kervan pazarlarında güçlü erkek esirler ile evlerde hizmet tesis eden kadınlar da satılırdı. Satışlarda pazarlık etmek önemli bir işlemdi. Özellikle esirlerin satış ücretleri pazarlığa tabi olurdu. Esirlerin güçlü ve sağlıklı olmaları satış ücretini doğrudan etkilerdi. ...Devamı.» Büyük Lokma Büyük Söz Kategori: Nalına Mıhına | 0 Yorum | 8301 Okunma Büyük lokma her zaman yenir. Hani çağırsalar bir davete, önümüze konan tabakta ne varsa yeriz, kimse birşey söylemez. Hatırlarım Moskova`ya ilk seyahatimde komünist rejimde çatlama olmuş, Gorbaçov göreve yeni gelmişti. Her ne kadar serbest giriş çıkışlar o tarihte olmasa da, ülke içinde bazı serbestlikler vardı. Hatırı sayılı enflasyon da vardı. Dolar resmi kurda 0.68 olarak bankada işlem görürken, karaborsada 1 dolar 12 ruble olarak alıcı bulmaktaydı. Her yerde bireysel döviz bozan ayaklı döviz büroları bulabilirdiniz. Kaldığımız turistik otelin şef garsonu ayaklı banka idi. Hatta Marina isimli bir kadına telefon ettiğinizde, miktarı söylemeniz yeterli olurdu. Kısa zamanda bir çanta ile yanınıza gelirdi. Bir korunaklı yere gidilir, al parayı ver parayı, değiş tokuş yapılırdı. ...Devamı.»
|
| Tüm Yazarlar |
|