A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

YÜZLER

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 18 Ekim 2023 10:09:20

Son birkaç yıldır ülkemizin etkili bir şekilde yönetilmediğine inanarak, ülkemizin siyasi süreci hakkında düşünürlerin, özellikle gazetecilerin söyleşilerini dinlemeye başladım. Ancak, bazı gazetecilerin ideolojik yaklaşımlarından rahatsızlık duyduğumu da belirtmek isterim. Gazetecilik mesleği tarafsız bir şekilde icra edilmesi gereken bir meslektir. Doğruyu görmek zorunda olmaktır, gazetecilik. Tanışma fırsatı bulduğum gazetecilerden bazıları şunlardır: Cumhuriyet gazetesinden Burhan Felek, İlhan Selçuk, Ali İhsan Göğüş ve Nadir Nadi. Ayrıca, Pako'nun sahibi olan rahmetli Bekir Coşkun'u da büyük saygıyla anıyorum.

Tanıdığım diğer birçok gazeteciye burada yer vermek mümkün değil, ancak Mete Akyol'u da unutmadan geçemem. Mete Akyol, eski okul arkadaşım olup, onun gazetecilik kariyerine ve yazılarına her zaman saygı göstermişimdir.



Ayrıca, Başkent Üniversitesi'nin aylık yayını olan "BÜTÜN DÜNYA" adlı dergi türü yayının Türkiye'ye sevdiren isim Mete Akyol'dur.

Diğer bir büyüğüm, Dr. Engin Ünsal, Aydınlık Gazetesi ve Cumhuriyet gazetesindeki makaleleriyle toplumsal meseleleri siyasi bir bakış açısıyla değerlendirmesine saygım sonsuzdur.

Bu değerler, hayatta olsalar da olmasalar da, gazetecilik tutumları birer anıt gibi durmaktadır. Bugün böyle sembol insanları bulmak neredeyse imkansızdır. Toplum artık maddi değerlere, gerçeklerden daha fazla inanmaktadır. Birçok kişi beyazı parayla siyaha çevirebilecekleri yeteneklerini kullanmaktalar. İstenilen algıyı oluşturmak için gerçekleri saptırırlar, eğitimsiz, kültürsüz ve düşük zeka seviyeli insanları yönlendirmeye çalışırlar. Bu tabii ki bir yetenektir ve bu yetenekten para kazanmak onların hakkıdır. Ama sonuçta, kaybeden toplumun yanında birkaç söz sahibi kazanır.

Aslında, yaptıkları işi sevmektedirler. İnsanları kandırmak için yalan söylemek bir meslek gibi görünmektedir. Toplum içinde kabul edilebilir pembe yalanlar vardır. Bu pembe yalanlar, kimseyi incitmez, aksine birçok mutsuzluğun önüne geçebilir. Aile birliğini korumak için pembe yalan söylemek bir mahzur teşkil etmez. Çocukken, anne ve babamıza yalan söylediğimiz olurdu. Onlar gerçeği bilirlerdi, ancak bizim yüzümüze vurmazlardı. Sonrasında, iyi ki yalan söylemişiz, derdik.

Televizyon kanallarında farklı günlerde farklı konularda tartışma programları düzenlenmektedir. Sunucular farklı, konular farklı, ancak konuşmacılar genellikle aynı. Her konuda uzman olmak mümkün değildir, herkesin her konuda fikri olabilir, ancak tartışma yapmak için yeterli bilgiye sahip olmak gereklidir.

Sizin aklınız alıyor mu: Bir kişi var, biz onu HBB olarak tanımlayalım, her konuda, her açık oturumda tartışmaya katılabilmekte. Bir insan bir veya iki konuda uzmandır ve o konuyu savunur ve bilgisine konuşmasına  değer verirsiniz. Her konuda konuşan adama ne denir bilmiyorum.  

Hepinizin bildiği bu adamı seyrediyoruz ekranlarda hergün. Üniversiteden sosyal bilimler bölümünü bitirmiş, doçentliği sonrasında Uluslararası ilişkiler konusunda yaptığı çalışma ile profesörlük unvanını almış.

Ekranda sağlık konusu tartışılıyor, HBB diye tanıdığımız kişi, oturumda tartışmacı koltuğunda. İstanbul’a bir ikinci kanal yapılsın mı yapılmasın mı konusu tartışılıyor. Bir bakıyorsunuz, HBB yine konuşmacı koltuğunda ahkam kesmekte. Türkiye’nin uzaya hangi yıl gidip uzayda ne yapması gerektiği üzerinde bir tartışma geliyor ekrana. Bir bakıyorsunuz yine aynı HBB sandalyede konuşmacı. Deniz Hukuku ve Montrö konusunun tartışılmaya başlandığı oturumda, sandalyenin üzerindeki yüz aynı yüz, HBB.

Bizim HBB diye adlandırdığımız profesör arkadaş, her tartışma konusunun içinde, hem de boylu boyunca.   

Bu panellerde yine değişmeyen bir yüz daha var, biraz yuvarlak yüzlü kendini gazeteci olarak tanıtır.  Onu da aynı kategori içine almamız gerek. Her ne kadar üniversite tahsili olmasa da, konuyla ilgili eline bir not verip, sandalyeye oturturlar. Stüdyonun görünmeyen bir köşesinde birkaç akıllı bilgisayar  kullanıcı eleman, gazeteciye stüdyo içinde, her konu hakkında, elindeki telefona ne söylemesi gerektiğini suflör olarak iletir. Kimi bilgiler doğrudur, kimileri ise tartışılır. Kendisini gazeteci olarak tanıtır ancak, gazetecilik  meslek okuluna bile gitmemiş alaylı gazeteci de, eğer yeterince bilgi birikimi yoksa, torbadaki ile yetinir.

Ekrandaki tartışma programlarını artık insanlar seyretmemekte. O kadar bıktılar ki, tartışılan konuların bir neticesi olmayınca, tartışmanın gereği kalmamakta. Ben artık hiç bu programlara bakmamaktayım. Kimi zaman, yüzünü görmeye tahammül bile edemediğim insanlar çıkınca ekrana, kanal değiştirmekteyim. Bu arada rastladığım tartışma programlarında yüzler aynı yüzler, konular ise çirkin siyaset, ve cümleler hep beş tepeden verilen kalıp sözlerle toplumda algı yaratılmaya çalışılmakta, tıpkı Adolf Hitler’in en güvendiği propaganda başkanı Joseph Geobbels’in kullandığı algı taktiklerini anımsatmakta, diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.
Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi’nde yükselen o çığlık

Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi

Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel
Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git