A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

BOTAN ÇAYI

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 12 Eylül 2023 10:00:55

Her ülkede halk şarkıları bir öyküden yola çıkar. Bu türkülerde genellikle sevgi ve aşk temaları işlenir. Ülkemizdeki türkülerin çoğu da hikayeleri içinde barındırır. Bu hikayeleri türküyü söylerken değil, sözlerini okurken anlarız. Ancak türkünün sözlerini dikkatle incelediğimizde, hikaye anlamının daha belirgin hale geldiğini fark ederiz. Özellikle Karadeniz'deki türküler, köklerinden gelen kelimeleri ve ağızlarıyla dinlenirse hem hoş bir müzik deneyimi sunar hem de latif bir hikaye dinlemiş olursunuz.

Örneğin, bir türkü şöyle başlar: "Ben Seni Sevdiğimi Dünyalara Bildirdim," Bu sözlerle, bu dünyada ve belki de başka dünyalarda yaşayan herkesin bu sevgiyi duymak için sabırsızlandığına dair bir his uyandırılır. Ancak Karadeniz şivesiyle söylendiğinde, hikayenin devamını merak etmemek elde değil gibi görünür. "Endirdun Kaşlarını Babani mu Babani mu Öldurdum" gibi sözlerde ise, konuşma dilinin yazma dilinden farklı olduğu görülür. Bu hikayede, bir genç adam ve sevdiği kız ayrılmış, ancak genç adam hala kızı unutamamaktadır. Kızın saçlarını geri vererek, kara topraklara gitmesini istemektedir.  



Bir başka Karadeniz türküsünde ise, "Koyuverdin Gittin Beni, Allahından Bulasın, Kimse Almasın Seni, Yine Bana Kalasun, Sevdüğum Senin Aşkın, Ciğerlerimu Dağlar, Hiçmi Düşünmedun Sen OY, Sevduğum Böyla Ağlar," gibi açık ve duygusal bir hikaye anlatılır. Bu tür hikayelerin ardında bol miktarda beddua bulunabilir. Karadeniz kültürü, bu tür hikayelerle dolu bir hazine sunar.

Karadeniz'den derlenen türkülerde sıkça platonik aşkların hikayelerini bulabiliriz. Bir genç adam delicesine aşık olur güzel bir kıza, ancak kızın bu sevgiden haberi yoktur. Şiirsel bir dille duygularını ifade eden genç adam, kağıt ve kalemle köşesine çekilir ve bu aşkı yazmaya başlar. Bazen ağaç gölgesinde, bazen uzak bir fındık bahçesinin köşesinde yazdığı şiirleri., bir de kemençe çalmayı biliyorsa, hemen türkü haline getirir. Notaya , usule gerek olmaz, ezgi bir anda ortaya çıkar.

‘Bir Fırtına Tuttu Bizi Deryaya Karşı, O Bizim Kavuşmalarımız A Yârim Mahşere Kaldı,’ Türkü, bir kişinin yaşadığı yarım kalan bir aşk hikayesidir, fakat toplumda yüzlerce insan kendi hayat hikayesini bu türkünün içinde bulur. Kimi zaman dinlerken, gözlerini kapar, kendilerinden geçerler.

Eskişehir yöresinden derlenen bir türkü vardır, mutlu sonu olmayan bir aşk hikayesinden esinlenmiş bir türkü. Sözleri SATI YEŞİL’ e ait olduğu söylenir, ve kayıtta derleyenin Muammer Uludemir olduğu bilinir.  ‘Odam Kireç Tutmuyor, Kumunu Karmayınca, Sevda Baştan Gitmiyor Sarılıp Yatmayınca,’ Türkünün Bir sonraki sözleri daha dokunaklı, ‘ Baba Ben Derviş miyem Hırkamı Giymiş miyem, Ben Sevdim Eller Aldı, Niye Ben Ölmüş müyem,’ Ne kadar da yalın bir ifadede sevdiği insanların başkaları ile evlendirilmesine isyan etmekte. Öykünün son bölümde ise ‘ Odam Kireçtir Benim Yüzüm Güleçtir Benim, Soyun da Gir Koynuma Terim İlaçtır Benim ‘ der, talihsiz aşık. Hikayesi olmayan türkü var olduğuna inanmamaktayım.

Bir iki satır söz yazıp onu türkü haline getireyim diye çalışma yapsanız bile , yoksa bir hikayesi, şiir veya güftenin ortaya çıkması zordur. İki yöredeki hikayeler türkü hazinemizin  en büyük kaynağıdır. Güneydoğu Anadolu kültürünü ve Karadeniz yöresinin kültürünü yansıtan yüzlerce türküyü dinleyip onların hikayelerinden haz alacağınıza eminim.

Bir türkü vardır, yine Güneydoğu Anadolu’da söylenen, türküyü dinlerken aklıma hep bu ülkemizde yaşamış , vatan toprağı için kendilerini feda etmiş veya feda etmeye hazır yürekli insanlar  gelir aklıma. Türküyü birçok sanatçı seslendirmişti. Yörenin lehçesi ile söyleyenlerden dinlemek ayrı bir keyf verir insana. Türkü şöyle başlar, ‘ Tüfenk Aldım Çıktım Keklik Avına, Ta Urfa’dan Geldim Botan Çayına, Aşiretler Bir Yiğitten Söz Eder, Pala Remzi Derler Onun Namına Vay Vay Remzi, Alem Remzi’den Razı , Sordum Namın Verdiler, Pala Remzi Dediler,  Pala Bıyığı Değil  Yüreğidir Dediler ‘  

Anadolu insanı olarak ne kadar büyük  kültür hazinesine sahip bir milletiz, bir düşünün. Kimler gelmiş kimler geçmiş bu büyük Asya’nın küçük çıkıntısı Anadolu  topraklarından. Hititler, Sümerler, Frigler, Romalılar, Makedonyalılar, Moğollar, Persler, Selçuklular, ve sonrası Osmanlı ve onun çöküşünde İngiltere ve Fransa başta olmak üzere bir çok ülkenin hedefleri haline gelen bir Anadolu kültüründen söz ediyorum. History Of War adlı bir kitap vardır, emekli bir İngiliz subayının kaleme aldığı, bu kitapta savaş tarihi Anadolu’da başlar .
 
Geçtiğimiz günlerde kadınlar voleybol şampiyonası maçlarını izlemeye çalıştım. Türk Milli takımının maçlarını seyrederken, elimde olmadan, çok heyecanlandım. Kadın milli takımında oynayan her bir sporcu ortaya ciddi performans koydu. Sanki Çanakkale’de ülkeyi savunan kahraman askerler gibiydiler, yüreklerini koydular ortaya. Kaybolmaya yüz tutmuş bir maçı geri çevirip almalarını izlerken gözlerim doldu. İşte bu vatan böyle kuruldu, böyle yürekli insanlar kurdular, dedim kendi kendime.  Bir de dedim ki, keşke ülkeyi yönetenler de, bu kadınlar kadar yüreklerini ortaya koysalar, ülkemde refah olsa diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.
Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi’nde yükselen o çığlık

Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi

Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Hanuka, Devrim ve Makabiler
Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel
Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git