A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Namert Köprüsü

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 09 Ekim 2023 18:30:18

Sizin de benim gibi, bazı konuların ekranlarda sıkça dile getirilmesi kanınıza dokunuyor mu? Bilmiyorum ama, ben toplumu idare edenlerin davranışlarından rahatsız olmaktayım. Her zaman aklıma geliyor: Ne oldu da 27 Mayıs sabahı insanlar evlerinden askerler tarafından toplandı? O sabahın ardından, anlaşılmaz bir süreç başladı. Tarihsel açıdan değerlendirmemin dışında, birkaç sene toplum yassı adayı ibretle izledi. Askeri müdahaleyi gerektiren ne vardı da 27 Mayıs tetiklendi? Bu süreç içinde hangi ülkelerin desteği oldu? Burayı çok iyi anlamamız gerekir. Yargıya konu olacak bebek ve köpek davasının altına başka gerçekler var mıydı? Bunu hala bilmemekteyiz. Kayıtlara geçenler dışında, iktidar sahipleri, başka usulsüzlüklerin altına imza attılar mı? Bunu hala bilmiyoruz.



Aradan 60 yıl geçti fakat dönemin Başbakanının, bazı cemaatlerin faaliyetlerini desteklediği bilgileri dile getirilmekte. 27 Mayıs tarihinden önce Ankara'da Kızılay'daki birçok eyleme fiilen katıldığımı hatırlarım. 555K olarak bilinen gösteride de PİKNİK önündeki toplumun içinde fiilen bulundum. Bu protestoların hedef ve amaçları konusunda ince detayları bilmemekle birlikte, yürütmenin bazı kararlarının doğru olmadığına inanmaktayım. Hatta Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı İsmet İnönü'nün 18 Nisan 1960 günü Mecliste yaptığı konuşma çok önemlidir. Şöyle sözleri vardır: "Biz böyle bir ihtilal içinde bulunmayız. Böyle bir ihtilal bizim dışımızda, bizimle münasebeti olmayanlar tarafından yapılacaktır. Biz Demokratik Rejim dedik, demokratik rejim kurulmuştur. Bu demokratik rejim istikametinden ayrılıp baskı rejimi haline getirmek tehlikeli bir şeydir. Bu yolda devam ederseniz, 'SİZİ BEN BİLE KURTARAMAM.' Bu konuşmadan 39 gün sonra askeri müdahale oldu.

Aslında Türk Silahlı Kuvvetler ile ilgili 211 sayılı iç hizmet kanunun 39. maddesi şöyle der: "Silahlı kuvvetlerde askeri eğitim ile beraber ahlak ve maneviyatın yükseltilmesine ve milli duyguların kuvvetlendirilmesine bilhassa itina olunur. CUMHURİYETE sadakat, vatanı sevmek, iyi ahlaklı olmak, üste itaat, hizmetin yapılmasında sebat ve gayret, cesaret ve atılganlık, icabında hayatını hiçe saymak, bütün silah arkadaşları ile iyi geçinmek, birbirlerine yardım, intizam severlik, yapılması men edilen şeylerden kaçınmak, sıhhatini korumak, sır saklamak her askerin esas vazifesidir."

Bu tarihten sonra da ülkemizde askerler tarafından bilhassa İç Hizmet Kanunu çerçevesinde siyasi yaşama müdahale oldu. Bu tür olayların alt yapısında bazı gerekçeler dile getirildiğine şahit olduk. Daha sonralarında, ülkeyi o güne taşıyanları yargılayıp, siyasilerin iade-i itibarlarını sağladık. İtibarı iade edilenlerin sanki hiç suçu yokmuş gibi davranmamızın doğru olup olmadığı konusunda çekincelerim bulunmakta.

İade-i itibarla tarihsel hatalar dizisini kapattık. Daha sonra aynı hataya düşerek yine seneler sonra bazı insanları, evlerinden alıp, değişik yerlerde ikamet etmeye mecbur kıldık. Daha sonra bu özel yerlerde ikamet ettirdiğimiz kişileri, ülkenin ya Başbakanı yaptık ya da Cumhurbaşkanı. Tekrar Partilerin başlarına gelmelerinde bir sakınca görmedik.

Tarih her zaman bir tekerrürden ibarettir. Büyük Önder Mustafa Kemal'in söylediği gibi "Tarihten ders almayan milletler mahvolmaya mahkûmdurlar."

Zaman zaman büyük nutku okuyup, daha iyi anlamaya gayret etmekteyim. Ülkemde Hilafeti geri getirmeye ahdetmiş, şeriat kanunlarını ülkenin çarklarına sokmak isteyen insanların varlığı, bu rahatsızlığımı daha da artırmakta. Kimlerden bu gücü alıp da böyle girişimlerde bulunmaktalar, bilmiyorum. Ancak birilerinin bu konuları kaşımakta olduğu aşikar. Bir atasözü vardır çok severim: "Geçme Namert Köprüsünden, Su Aparsa Seni, Yatma Çakal Yatağında Aslanlar Yese Seni."

Hani derler ya "Neyle Yatarsan Onunla Kalkarsın," durum bu durum olsa gerek.

Büyük önderin 'NUTUK' kitabını tekrar okumak zamanının geldiğini düşünmekteyim. Hatta gençliğe hitabındaki bütün sözler, bugün bile hala güncelliğini yitirmemiştir:

"... Gaflet ve dalalet ve hatta hiyanet içinde olabilirler."

alın bir başka cümleyi:  

".. şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleri ile tevhit.."


Genç neslin bu nutku çok iyi okuması ve değerlendirmesi gerekir.

Ulus olarak bir hastalığımız bulunmakta, o da önemli her konuyu çok çabuk unutmaktayız. Hiç izlediniz mi bilmiyorum, yarış atları, yarış başlangıç kapısına  girmekte her seferinde tereddüt eder, direnir. Fakat yine de o kutuya girmeden yarışamayacağını belleğine kazımaz, diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git