AKP’nin kâbusu!!!
Kategori: Türkiye |
0 Yorum |
52302 Okunma
Yazan: Tayfun Şahin | 11 Ekim 2013 09:02:35

Haziran Direnişi bir kıvılcımla ortaya çıktı. Kıvılcımı gökyüzüne kadar yükselten şeyse, AKP'nin despot yönetim anlayışıydı. O güne kadar özellikle eğitimli, beyaz yakalıların sokağa çıkmayacağına dair var olan inanç, bir anda yerle bir oldu. Polis, Erdoğan'dan aldığı emirle hukuksuzluğun her türlüsünü sahneye koyarken, elinde bulunan biber gazı stoklarını eritmekte de büyük maharet sergiledi.
...Devamı.»Concept Organic
Kategori: Söyleşi |
1 Yorum |
99763 Okunma
Yazan: Akasya Kansu | 11 Ekim 2013 08:51:29

Ankara'da değişik takılar takmak isteyenlerin alternatifleri çok az. Değişik montürleri denemeyi sevenler, az bulunan, kimsede olmayanı taşımak isteyenler ya da dünyada olup bitenlere meraklı olanlar için Concep Organic çok iyi bir alternatif. Sadece bir takı dükkanı değil. Takılara bakarken her seferinde yeni bir şey öğrenmeniz olası. Çünkü Concept Organic'te her bir takının hikayesi var.
...Devamı.»Yemezler
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
43166 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 11 Ekim 2013 08:29:10

Çocuklarım küçükken yaz tatillerinde, herkes gibi biz de güneye, Marmaris'e giderdik. Marmaris, o tarihlerde küçük bir sahil kasabası idi. Sahilde salaş iskeleler üzerinde lokantalar vardı. Datça yolundan Turban Tatil köyüne ve Martı Motele ayrılan yoldan gidişte, bir küçük motelde, bir oda kiralardık. İki çocuk ve biz eşimle birlikte o motelde yaz tatilimizi geçirirdik.
...Devamı.»Türk halkı Erdoğan'ı sevmiyor!
Kategori: Türkiye |
0 Yorum |
57926 Okunma
Yazan: Tayfun Şahin | 08 Ekim 2013 08:01:34

Siz bakmayın o bindirilmiş kıtaların doldurduğu meydanlara. Hitler de doldururdu vakti zamanında. İşin gerçeği şu: "Halk Erdoğan'ı sevmiyor!" Bunu en iyi bilen de Erdoğan zaten. Bu yüzden etrafında yüzlerce korumayla dolaşmak zorunda kalıyor. Aslında içten içe halk kendisini sevsin istiyor ama bu da mümkün değil! Çünkü sevmek istediğinde beceremiyor.
...Devamı.»Bilmeye açık kalmak
Kategori: Felsefe |
0 Yorum |
81815 Okunma
Yazan: Mustafa Alagöz | 08 Ekim 2013 07:48:32

Ben bilinci insanın ayrıcalığıdır. Başka hiçbir varlığın böyle bir farkındalığı yoktur. Bu ayrıcalık bir o ölçüde de bize sıkıntı yaratır. Ne zaman "Ben" desek aynı anda "Ben Olmayan"ı da koymuş oluruz. Böylece "ben"in mutlaklığı ile "ben olmayanın" değişkenliği arasındaki karşıtlığa dayalı ilişkilerin doğurduğu sorunlarla yüz yüze gelmekten kurtulamayız. Bu sorunlu süreç bizlerde pek çok ruhsal sıkıntının, arayışın, umut ve korkunun da yaşamımıza sinmesine yol açar.
...Devamı.»Dünya vatandaşı olmak, tıpkı Diyojen gibi...
Kategori: Makale |
0 Yorum |
177133 Okunma
Yazan: Aynur Çağlı | 06 Ekim 2013 10:29:13

Televizyonda savaş haberlerini ya da Afrika’daki aç çocukları izlerken üzülüyoruz ama kendi mahallemizde işlenen bir cinayet bizi çok daha derinden sarsıyor. Dünyadaki yoksulluk, açlık ve haksızlıklar karşısında yüreğimiz sızlasa da, mal varlığımızdan ve bugüne dek elde ettiğimiz tüm kazanımlardan vaz geçerek kendimizi inandığımız davaya adayacak denli verici olamıyoruz. Sinoplu Diyojen bunu başaran ilk dünya vatandaşı olarak tarihe geçti.
...Devamı.»Ecevit - MİT - ABD
Kategori: Makale |
0 Yorum |
61666 Okunma
Yazan: Tayfun Şahin | 05 Ekim 2013 12:33:40

PKK lideri Öcalan’ın 1999 yılında ABD tarafından paketlenip Türkiye’ye teslim edilmesinden çok daha önemli olan şey, Ecevit’in bir cümlesinde gizliydi. Entelektüel açıdan derin bir siyasetçi olan Ecevit, bir gazeteye verdiği mülakatta: "Bize niye Apo'yu verdiler onu hala ben de bilemiyorum!” demişti. O günden bugüne konu üzerine pek çok yazı yazıldı, yorumlar yapıldı.
...Devamı.»Paket Siyaseti...
Kategori: Türkiye |
0 Yorum |
48067 Okunma
Yazan: Tayfun Şahin | 04 Ekim 2013 07:52:44

Toplumsal olayları tek sebebe bağlı olarak açıklamak büyük bir kolaycılık olabilir. Gezi Direnişi döneminde bütün hikâyeyi 90’lı yıllarda doğan gençler üzerinden açıklayabileceğini zanneden zevat gibi, açılım ya da paket siyasetini de tek sebebe bağlı olarak açıklayanlar var. Oysa ortada 11 yıldır ısrarla sürdürülen daha büyük bir politik hat var.
...Devamı.»Uluslararası Af Örgütünden Türkiye’ye ağır eleştiri!
Kategori: Raporlar |
0 Yorum |
59095 Okunma
Yazan: Haberci | 03 Ekim 2013 10:21:27

Uluslararası Af Örgütü, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili olarak hazırladığı raporda, Türkiye'ye ağır eleştiriler yöneltti. Gezi Parkı Eylemleri - Türkiye'de Toplanma Özgürlüğü Hakkı Şiddet Kullanılarak Engelleniyor' başlıklı raporda, bugün de devam etmekte olan süreçte ağır insan hakları ihlalleri yaşandığı ve 1 Kasım tarihinde başlayacak yargılamalardan da endişe duyulduğu açıklandı.
...Devamı.»Gülümsedi diye cezalandırılan kadınlar
Kategori: Günün içinden notlar |
0 Yorum |
64781 Okunma
Yazan: Saba Öymen | 30 Eylül 2013 18:09:56

Kimi zaman, kimi kadınların gülüşü cezalandırılır. Gülüşü cezalandırılan, güldüğü için cezalandırılan çok kadın vardır da, ben şimdi bir tanesinden söz edeceğim. Kanadalı yazar Margaret Atwood’un, Moral Disorders adlı kitabındaki My Last Duchess (Son Düşes’im) adlı öykü beni kitaptaki diğer öykülerin çoğundan daha fazla etkiledi. Bir edebiyat dersi, derste bir şiirin yorumlanışı, genç bir kızın yaşamının bunlardan dolayı değilse bile bunlarla birlikte şekillenişi...
...Devamı.»ANANI AVRADINI...
Kategori: Makale |
0 Yorum |
106751 Okunma
Yazan: Gündoğdu Gencer | 25 Eylül 2013 17:45:20

Neden kızılan insana değil de onun anasına, avradına küfredilir? Üstelik neden o küfürler hep cinsel içeriklidir? Tamam, "eşşeoleşşek", "puşt", "pezevenk" falan da vardır ama hiçbiri "ananı avradını..." diye başlayan küfür kadar galiz sayılmaz. Şimdilerde bir de internet diliyle kısaltılmış AMK var. Cinsel ilişkiyi küfür olarak kullanmak, "ananı, avradını..." "becerme" eylemini bir ceza olarak görmek cinsellik ve kadın konusundaki kafa çarpıklığının en iyi örneklerinden biridir, tecavüz kafasının bir ürünüdür.
...Devamı.»Uyan Berkin
Kategori: Yaşam |
0 Yorum |
68073 Okunma
Yazan: Akasya Kansu | 24 Eylül 2013 07:45:55

Biliyorum sen şimdi en güzel masalların içerisinde uykudasın. Ama uyanmalısın. Çünkü bozkıra sonbahar geldi. Bu senin son baharın değil. Rüzgar yanaklarına doğru esmeli. Küçük parmaklarının ucu üşümeli. Kış gelince kardan adamına burun takmalısın. Arkadaşlarınla belki poşetleri kızak yaparsın benim gibi.
...Devamı.»DİL VE DÜŞÜNCE - III
Kategori: Makale |
2 Yorum |
58584 Okunma
Yazan: Gündoğdu Gencer | 20 Eylül 2013 16:08:47

"Lingua Franca" evrensel, ortak, ana dili farklı olan insanların birbirleriyle iletişim için kullandıkları dil anlamına geliyor. Ve bu, hangi ülkenin, hangi devirde dünya üzerinde ne denli güçlü olduğuna göre değişiyor. İngiltere'nin "üzerinde güneş batmayan" imparatorluğunun ardından en büyük güç olarak onun yerini dili yine İngilizce olan ABD'nin alması bugün İngilizce'nin Lingua Franca olmasını sağlamıştır. Ayrıca o güçlü ülkenin dili diğer dilleri etkilemiş, o dillere girmiş, ayrıca o ülkenin kültürüne öykünenler tarafından sözde gelişmişlik göstergesi olarak kullanılmaya başlamıştır.
...Devamı.»DİL VE DÜŞÜNCE - II
Kategori: Makale |
1 Yorum |
60974 Okunma
Yazan: Gündoğdu Gencer | 20 Eylül 2013 16:05:08

George Orwell en çok 1945'te yazdığı "Hayvan Çiftliği" ve 1949'da yazdığı "1984" adlı romanlarıyla tanınan ve 1950 yılında 47 yaşında ölen bir İngiliz yazarı. 1945, Sovyetlerin ABD, İngiltere ve Fransa ile birlikte Hitler faşimini alt ettiği yıl. Amerika'da Stalin "Joe Amca" olarak sempati topluyor. Ama bir sosyalist olan Orwell Sovyetlerdeki sistemin aslında ne menem birşey olduğunu alegorik biçimde Hayvan Çiftliği adlı eserinde anlatıyor.
...Devamı.»DİL VE DÜŞÜNCE - I
Kategori: Makale |
1 Yorum |
59833 Okunma
Yazan: Gündoğdu Gencer | 20 Eylül 2013 16:01:16

Bugünlerde tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de dilin, nasıl güçlü bir silâh olduğunu farkedenler tarafından nasıl çok etkili ve sistematik bir biçimde kullanıldığından söz edecektim ama önce olaya biraz kuramsal açıdan yaklaşmak istiyorum.
...Devamı.»Hamam
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
55262 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 19 Eylül 2013 19:18:26

Çocukluğumdan beri hamamlara bir ilgim vardır. Okula başlamadan önce babam götürürdü hamamlara. Denizli nüfusuna kayıtlıyım. Denizli’de deniz olmasa da adı böyle. Hierapolis, aslında Su Şehri demek, fakat neden Denizli denilmiş bu şehre, kesin belge bulunmamakta. Pamukkale'de bulunan sıcak su ve banyolarda çocukken yıkandığım çok olmuştu.
...Devamı.»Ofiste her şey bıraktığınız gibi mi
Kategori: Günün içinden notlar |
0 Yorum |
50899 Okunma
Yazan: Saba Öymen | 17 Eylül 2013 19:02:23

Uzun yıllar çalıştığım şirkete uğradım iş arkadaşlarıma merhaba demeye. Çalışma yaşamı olan, yıllar içinde değişik yerlerde çalışmış herkesin eski iş yerine uğramışlığı vardır sanırım. Bir zamanlar her sabah kapısından girdiğiniz, içindeki yaşamın parçası olduğunuz yapıya, konuk olarak girmek değişik bir his verir. Eskiden hemen her gününüzü ve pek çok şeyinizi paylaştığınız kişileri görürsünüz. Onlar hala oradadırlar.
...Devamı.»Erdoğan ne yapıyor?
Kategori: Günün içinden notlar |
0 Yorum |
63377 Okunma
Yazan: Saba Öymen | 04 Eylül 2013 12:43:44

İri yarı bir adam, orta yaşa yakın. Yardımcısı gençten biri. Siyah saçlar, esmerce ten. Kırık bir İngilizce. Elektrikçi gerekmişti, ikisi geldiler. Bir yandan çalışıyor bir yandan laflıyorlar, ben de katıldım. Oradan buradan, havadan sudan konuştuktan sonra bir ara sözün bittiği yerde, “Müslüman mısınız?” diye sordu gençten olan. Türk olduğumu biliyorlar, daha önce patronlarıyla konuştuğumuzda sözü geçmişti.
...Devamı.»Meslek Sırları
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
60834 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 04 Eylül 2013 12:39:50

Her mesleğin bir veya bir çok sırları vardır. O meslekteki insanlar sırlarını nesilden nesile geçmesi için yanlarına çırak alır, yetiştirirler. Bütün sırlarını çıraklarla paylaşmazlar. Onlara yalnız anlaması veya edinilmesi gereken kadar bilgi ve beceri verirler. Bir marangoz çıraklarına, ilk önce tahtayı tutmasını öğretir. Tahtanın yapısına göre yalnış bir şekilde tutarsan eline kıymık batması kaçınılmazdır.
...Devamı.»Erdem, Ahlak, Adalet gibi Neşeli şeyler... 3
Kategori: Felsefe |
0 Yorum |
98349 Okunma
Yazan: Deniz Günal | 31 Ağustos 2013 09:14:06

Atinalı komutan Themistokles, Sparta, Atina, Korin ve diğer Yunan şehir devletlerinin donanmalarından oluşan ittifak gücünün başında, Perslere karşı büyük bir zafer kazanır. Buradan aldığı güçle, Atinalılara devletin refahı için bir planı daha olduğunu söyler. Ama bunun meclise gizlice sunulması gerekmektedir. Planı, müttefikleri olan Sparta`nın donanmasını gizlice kundaklayarak onlara büyük bir darbe indirmek, böylece Atina devletinin güclü konumunu sağlamlaştırmaktır.
...Devamı.»