ŞEHR-İ İSTANBUL
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
1365 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 16 Mayıs 2025 17:35:35

İstanbul şehri ne zaman kurulmuştur diye sorarsanız, tarihsel olarak kesin bir kayıt olmamakla birlikte, M.Ö. 7. yüzyılda kurulduğu rivayet edilir. Sevgili İlber Hoca’nın bu kuruluşla ilgili ciddi açıklamaları vardır. Ancak bir efsaneye göre, Antik Yunan kolonilerinden biri olan Megara’nın kralı Byzas, yeni bir şehir devleti kurmak için Delphi’deki Apollon Tapınağı’na gider ve oradaki bilge kahinlere başvurur. Onlara, yeni koloniyi kurmak için en uygun yerin neresi olduğunu sorar.
...Devamı.»MECLİS PAKETİ
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
1260 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 16 Mayıs 2025 14:13:47

Osmanlı Devleti, İstanbul’un fethiyle meşgul olduğu yıllarda, 1451 yılında İtalya’nın bir kentinde - muhtemelen Cenova civarında - dünyaya gelen Kristof Kolomb, denize olan tutkusu sayesinde genç yaşta uzak denizlere açılmıştır. Britanya adalarına ve Afrika’nın kuzeyinden başlayarak Gana’ya kadar inmiş bir denizci olarak bilinir. En büyük hayali, baharat yollarını keşfetmekti ve bunun ancak batıya gidilerek mümkün olabileceğini düşünüyordu.
...Devamı.»Bir Fırtına Tuttu Beni
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
1512 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 16 Mayıs 2025 13:38:47

Türkiye’nin çok önemli bir ihracat kalemi olan fındık, Karadeniz’in ülkemize bir hediyesidir. Bu hediyenin değerini iyi bilmek gerekir. Nasıl ki Gaziantep fıstık üretimiyle öne çıkan bir yöreyse, fındık da Ordu ve Giresun için o kadar kıymetlidir. Ancak Doğu ve Güneydoğu illerimizde yetişen mercimek üretimine baktığımızda, örneğin Diyarbakır, Gaziantep, Urfa ve Mardin’de son 15 yılda ciddi bir gerileme yaşandığını görmekteyiz. Mercimek üretimi 2000’li yıllarda 1 milyon ton seviyesindeyken, 2015’te 360 bin tona, 2020’li yıllarda ise 263 bin tona kadar düşmüştür. Oysa bir zamanlar Türkiye’nin mercimek ambarı Gaziantep’ti.
...Devamı.»MAGNA CARTA
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
1008 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 16 Mayıs 2025 13:23:39

Yıllar önce, bir memlekette birileri ortaya çıkmış ve bir konuda bütün ülkelerin aynı düşüncede birleşmesine vesile olmaya çalışmış. İnsan yaşamına yönelik bir konuda fikir birliği oluşturmuşlar. Bu müşterek düşünceyi kaleme almışlar ve madde madde insan haklarını yazıya dökmüşler. İlk maddesinde insanın yaşama hürriyeti yer almış. Bu uzun metne de “Büyük Karne” anlamına gelen bir isim bulmuşlar: MAGNA CARTA LIBERTATUM. Siz de hatırladınız değil mi?
...Devamı.»KURBANIM BUGÜN
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2541 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 24 Nisan 2025 09:39:52

Bayramlar denince, aklıma hep çocukluğumdaki bayramlar gelir. Her biri ne kadar güzel ve değerli hatıralar barındırır… Her bayramda çocuklara yeni giysiler alınır, hatta yeni ayakkabım da genelde bayramlarda alınırdı. Hiç unutmam, yeni ayakkabımı yatağımın başucuna koyar, deri kokusuyla uykuya dalardım. Siz hiç deri kokusuyla uyudunuz mu? O ne muhteşem bir histir, yeni bir ayakkabıya sahip olmak… Bayram sabahı erkenden kalkılır, bayram namazı için camiye gidilirdi. Dini iki bayram, her yıl değişen aylarda kutlanırdı. Bahara denk gelen bir bayram, birkaç yıl sonra yaz mevsimine rastlardı.
...Devamı.»KAZ DAĞI
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2436 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 24 Nisan 2025 09:26:29

Bütün hikâye, Hern Korfmann ile tanışmamız sonrası başladı. Hern Korfmann, benim tanıdığım dönemde TROİA (Truva)’da yıllar süren bir kazı çalışması yürütmekteydi. Kazı sahasına kimse alınmıyordu. Yüksek çadırların altında kurulan uzun masaların üzerinde kazılarda çıkan her şey sergileniyordu. Her bir parçaya etiket yapıştırılıp isimlendiriliyor, bir haritanın üzerinde de hangi noktadan çıktığı işaretleniyordu. İlk kez böyle bir arkeolojik kazıyı ziyaret ediyordum. Korfmann, hem çok nüktedan hem de bilgili bir tarihçiydi. Amacımızı öğrenince gözleri parladı. Sit alanının içine girmemize izin verdi. Antik TROİA’yı bizzat kendisi bize gezdirdi.
...Devamı.»GÜNÜN HABERİ
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2457 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 23 Nisan 2025 18:43:32

Hemen hemen her gün gazetelerin manşetlerinde şu ifadeleri görmekteyiz: "Dahiliye Nazırlığından bildirilmiştir; 9 ayrı suç şebekesi eş zamanlı operasyonla çökertilmiş, örgüt mensubu 146 şüpheli yakalanmıştır." Bu tür haberleri yıl boyunca toplarsanız, yakalanan şüphelilerin yıllık toplamı yaklaşık 5000 kişiyi bulur. Bu kadar organize suç şebekesi bir günde oluşmamıştır. Hiç düşündünüz mü, bu çeteler Dahiliye Nazırlığı döneminde nasıl bu kadar örgütlenebildi? Bir saat ya da bir günde bu uyuşturucu baronları teşkilatlanamaz. En az 5-10 yıl süren bir yapılanma gerekir. Peki bu örgütlenmenin hesabını kimden sormalıyız? Tabii ki bir önceki görevli ve yöneticilerden.
...Devamı.»NE İSEN O
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2247 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 23 Nisan 2025 11:31:57

Türk sanat müziğini ve şarkı sözlerini çok severim. Hatta bir-iki koronun çalışmalarına düzenli olarak katılırım. Her koronun bir şefi, bir de koro başkanı vardır. Koroyu yöneten musiki üstatlarına biz "hocam" diye hitap ederiz. Sazendeler ve hanendeler bir bütünü oluşturur. Koro şefliğini genelde musikiyle iç içe yaşamış kişiler üstlenir. Koronun uyum içinde icra yapmasını sağlayan da yine şeftir. Her şarkının güftesinde mutlaka bir hikâye gizlidir.
...Devamı.»KILAVUZ KARGA
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2457 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 23 Nisan 2025 11:19:13

Bir süre önce, dostlarla birlikte Makedonya’nın başkenti Üsküp’e seyahat etmiştik. Vardar Nehri’nin iki yakasında kurulu olan bu şehir, eski şehir ve yeni şehir olarak ikiye ayrılmış durumda: Biri nehrin kuzeyinde, diğeri güneyinde yer alıyor. Eski şehri gezerken kendimi Ankara Kalesi'nde gibi hissettim. Küçük dükkanlar ve yapılar, Osmanlı dönemini anımsatıyordu. Üniversiteden bir tarih öğrencisini rehber olarak tuttuk, bizi bilgilendirsin diye. Ardından bir araçla Kosova’ya geçtik; zaten aradaki mesafe sadece 70–80 kilometre civarındaydı.
...Devamı.»HİTLER Diye Biri
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2457 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 02 Nisan 2025 11:34:50

Hayatının bir bölümünü bildiğimiz, fakat diğer bölümünü hiç bilmediğimiz tarihi bir karakter vardır ki, kimi zaman aklıma gelir, hayatını inceler, muhasebe yapmaya çalışırım. Gelin, bu karakterin doğumundan Almanya'nın başına geçinceye kadar olan hayatına kısaca bakalım. 20 Nisan 1889 yılında Avusturya'nın Braunau am Inn kasabasında dünyaya gelen Adolf Hitler'in incelenmeye değer bir yaşamı olduğuna inanıyorum. Deutsche Arbeiter Partei'nin kuruluşunda hizmeti geçen Alfred Rosenberg ve Baron Sebottendorf, partinin yeni, genç bir yüze ihtiyacı olduğunu düşünerek, Münih'e gelen Adolf Hitler'i 1919 yılında partiye üye yaparlar.
...Devamı.»ZAMANI VAR
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
3297 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 25 Mart 2025 13:15:25

Zaman zaman düşünüyorum da, bu ülkede yaşamak için ya dünyaya erken gelmişim ya da çok geç kalmışım. Yaşadığımız bu ülkeyi, insanlığın başladığı yer olarak görmekteyim. Her medeniyet bu topraklarda doğmuş. "On bin yıl bile az" söylemlerine doğrusu inanmaktayım. Yazılı tabletler, yapılan kazılar, bulunan eşyalar ve en sonunda, tesadüfen bir çoban tarafından bulunan Göbekli Tepe, bu düşüncemi doğrulamakta. Daha da geriye gidebilecek, mutlaka toprak altında keşfedilmeyi bekleyen bulgular olduğuna inanıyorum. Bu nedenle, gelişmiş birkaç ülkenin bu topraklarda gözü ve emelleri olduğuna adım gibi eminim.
...Devamı.»TASARRUF
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2709 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 20 Mart 2025 06:37:19

Bu konudan bugüne kadar pek kimseye bahsetmedim, ancak rahmetli validem, büyük dedemin köklerinin Mevlâna'ya kadar uzandığını söylerdi. Elde ettiğim birkaç belge de bunu doğruluyor. Kanımca, bu bağ nedeniyle rahmetli dedemin Yemen’de mutasarrıf olarak görev yaptığını ve orada nenemle nikâhlandığını biliyorum. Hangi yaşta evlendiğini bilmemekle beraber, yedi çocukları dünyaya gelmiş.
...Devamı.»DUR YOLCU
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2604 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 19 Mart 2025 16:35:42

Çanakkale'ye mutlaka gittiğinizi düşünüyorum. Çünkü bu şehri ve ülkeyi düşmandan korumak için Çanakkale Boğazı'nda verilen destansı mücadeleyi görmemiş bir yurttaş bana yabancıdır. Bu muhteşem şehri ve kahramanlık destanı yazan, "Mehmetçik" diye adlandırdığımız askerlerimizi her daim minnetle anmadan edemiyorum. Dağın yamacına yazılmış "Dur Yolcu" yazısının yanında, elinde tüfeği ve süngüsüyle devasa bir Mehmetçik durmakta.
...Devamı.»EMRİ HAK VAKİ
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
3045 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 07 Mart 2025 08:50:44

Televizyonda haberleri dinlerken çok dikkatli olurum. Bir kelime bile kaçırmak istemem. Çünkü artık konuşanlar her cümlelerine başka mana koymaya çalışmaktalar. Hani derler ya, "Satırların arasında söylemek istediği konular saklı kalmakta," diye. Ben, rastgele konuşan insanı çok severim. Dürüst olurlar, hiç kelimelerin arasına anlamlar sıkıştırmazlar. Siz de benim gibi böyle insanlardan hoşlanırsınız diye düşünmekteyim.
...Devamı.»Hatalar Zinciri
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2457 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 07 Mart 2025 08:46:49

Kim söylemişse doğru söylemiş; olduğuna inanmaktayım: "İhtiras ve hırs aklın önüne geçerse, hatalar zinciri boşalmaya başlar." Bu söz bana ait değil ama altına kalın çizgilerle imzamı atarım. Zaten her zaman söylerim, her yerde de söylenir: Aklın kullanılmadığı yerde hataların oluşması mukadderdir. Din kitaplarında da "Aklı olanlara burada çok dersler vardır." diye hep ikaz edilmekte. Yani, aklın kullanıldığı her yerde olumlu işler yapılır. Dostlarla çeşitli konularda tartıştığımızda, konuya matematik dâhil edildiğinde anlatım daha sağlam bir zemine oturmakta.
...Devamı.»Para...
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2856 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 26 Şubat 2025 08:38:07

Bugün eskilere gitmeyi düşündüm. Günümüzde kullanılan para ne zaman, nerede ve nasıl bulunmuş diye bir düşünce geldi aklıma. Hani para olmadığı zaman mal ve hizmet karşılığında ne ödenirdi diye siz de düşünmüşsünüzdür. PARA kullanıma girmeden önce mutlaka bir madde para yerine geçiyordu diye düşünüyorum. Yahut da takas usulüyle ticaret yapıldığına inanıyorum. Baktığım kaynaklarda deniz kabukları, değerli boncuklar ve taşların para yerine kullanıldığını yazıyor.
...Devamı.»Sarıkamış 1915
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2226 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 24 Şubat 2025 08:10:40

Sarıkamış konusunda yüzlerce sayfa yazı, onlarca kitap yazılmış, ve biz her sene 4 Ocak'ta Sarıkamış'ı hüzünle anarız. Düşünün, 9 askerimiz değil, 90 askerimiz değil, 900 askerimiz değil, 9000 askerimiz değil, kesin bir rakam olmasa da 90.000 askerimiz Sarıkamış'ta harp etmeden donarak ölmüştür. Sarıkamış'ı hüzünle anarken, dönemin Osmanlı Harbiye Nazırı Enver Paşa'yı iyi okumamız gerekir.
...Devamı.»KIRIK
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
1869 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 24 Şubat 2025 07:56:16

Anadolu'da yaşayıp da depremle yüzleşmeyen insan çok azdır. Anadolu'nun her bölgesinde birçok medeniyet yaşamış, ancak zamanla bu medeniyetlerin yaşadığı yerler harabeye dönmüştür. Efes, Bergama, Hierapolis, Truva ve Sardis gibi tarihi kalıntıların oluşumunda büyük depremlerin etkili olduğuna inanıyorum. O dönemde burada yaşayan insanlar, depremlerle yıkılan dev taşların altında yok olmuş, hayatta kalanlar ise yakındaki başka bir bölgede yeni şehirler kurarak hayatlarına devam etmişlerdir.
...Devamı.»HANGİ İNANÇ?
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
1827 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 24 Şubat 2025 07:41:40

İster inanın ister inanmayın, ülkemizin nurlu ufukları maalesef son yirmi yıldır karanlık görünmeye başladı. Ülkemizi parçalamak isteyen güçlerin adım adım mesafe aldığını izlemek, düşünen ve aklını kullanan herkese ağır gelmekte. Bu durumu kabul etmek mümkün değildir. Bakın, Kur’an’da bile insanlara onlarca kez tekrarlanan bir söz bulunmaktadır:
...Devamı.»TOPRAK
Kategori: Nalına Mıhına |
0 Yorum |
2415 Okunma
Yazan: Metin Atamer | 24 Şubat 2025 07:30:06

Üzerinde yaşadığımız bu topraklara biz ezelden beri cennet deriz. Tarihten gelen bir söz vardır: “Toprak, uğruna şehit olan varsa vatandır.” Çok doğru bir düşünceyi özetler bu sözlerler. Çok iyi hatırlarım, seneler önce bir NATO tatbikatından geri dönen donanmamıza bağlı bir denizaltımız, Dumlupınar, Naboland adlı İsveç şilebi ile gece saat 02.30 sularında Çanakkale Boğazı’nda çarpışır ve batar. Tarih 4 Nisan 1953’tür. Dumlupınar Denizaltısı’nda tatbikattan dönen 81 denizcimizden güvertede bulunan 8 kişiden sadece 5’i kurtulabilmiştir.
...Devamı.»