Gardırop Atatürkçüsü Kimdir?
Kategori: Makale |
0 Yorum |
51377 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 20 Ocak 2018 07:20:53

80 darbesiyle birlikte hayatımıza girmiş olan bu tanımlama son günlerde çeşitli kesimlerce yine dillere pelesenk edildi. Kelime anlamı olarak düşünüldüğünde, sanki gardırobunda Atatürk gocuğu bulunduran ve sürekli olarak kaşlarını Atatürk gibi tarayan bir insan evladını çağrıştırıyor. Seneler önce İzmir’de -hani şu kalemiz olan İzmir canım- Atatürk’e benzediği için herkesin ağlayarak fotoğraf çektirmek istediği bir adam vardı. O mu ola ki bu Atatürkçülüğü gardırobundan menkul insan evladı?
...Devamı.»Başka olur ağaların kurultayı
Kategori: Makale |
0 Yorum |
48138 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 13 Ocak 2018 23:24:15

Elin oğlunun Star Wars serisinin sonuncusunu çektiği Kapadokya’da bizim konaklı, kumalı “ağa” dizisi çekmiş olmamız ve bu dizinin yıllarca izleyiciyi ekran başına kilitlemiş olması tesadüf olamaz. Hala bazı feodal alışkanlıklarımızdan kurtulamıyoruz. Fındık kadar iktidar alanını çitle çeviren dikiyor bayrağı, herkes başlı başına bir cumhuriyet oluveriyor kuruluşun partisinde.
...Devamı.»Fikirtepe Düştü!
Kategori: Makale |
0 Yorum |
46972 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 13 Ocak 2018 23:22:39

“Yeni Fikirtepe konaklarında iş, alışveriş ve ev bir arada. Hayat bize güzel…” dedi eli yüzü temiz bir bey televizyondaki reklamda. Mahallenin eski haline Fikirtepe bebelerinin korkusundan son model arabalarıyla bile giremezken yeni Fikirtepe bebeleri, şimdi güvenlikli sitelerinde güvenle arz-ı endam ediyorlardı.
...Devamı.»Organik aydın, turfanda vekil
Kategori: Makale |
0 Yorum |
46464 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 29 Ekim 2017 18:45:09

Kimyager olan Primo Levi, “Periyodik Tablo-Hayatta Kalma Öyküleri” isimli kitabında elementler üzerinden kendi hayatta kalma öykülerini anlatır. Yaşamın anahtar elementi karbona geldiğinde sıra, bir karbon atomunun seyrini izler ve şöyle der: “Fotosentezin mekanizmasını ve karbonun rolünü çözdüğümüzde dünyayı açlıktan kurtarabiliriz”. Aşk ve devrim dahil her şey, kimyadan ibarettir.
...Devamı.»Merkel’in çatalı ve Polonyalı muslukçu
Kategori: Ayorum Güncel |
0 Yorum |
67541 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 26 Eylül 2017 17:53:28

Resmi tarih, devletlu büyüklerimizin bir savaşta yenik düşmesini kabullenemediğinden senelerce Almanlar yenilince bizim de yenilmiş sayıldığımızı anlattı durdu. Adamların tek yenilgisi var tarih boyunca, o da benim necip milletime denk gelmiş, iyi mi? Aynı resmi tarih 1. Dünya Savaşının başlangıcını Avusturya - Macaristan veliahtının saldırıya uğramasına bağlardı. Çocuk aklımda bu veliaht bir şımarık oğlan çocuğu olarak kalmıştır.
...Devamı.»CHP’li kız kardeşime açık mektup
Kategori: Türkiye |
0 Yorum |
48938 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 19 Eylül 2017 13:26:58

Yoldaşım, Bu partinin ve ülkenin geleceği uğruna süpürge ettiğin saçların üzerinden ne kadar çok eleştirildin. “Laikçi teyze” diyerek seni yerden yere vuranlar sadece karşındaki siyasi güruh olmadı, aynı yolda yürüdüğünü sandıkların da çelme takmaya çalıştılar sana. Kürsülerde TRT haber spikeri gibi konuşan, beden dili eğitimi ve diksiyon terbiyesi almış, ancak örgüt terbiyesinden yoksun, hissiz bir siyaset kapladı her yanı.
...Devamı.»Kütük Siyaseti: Nerelisin?
Kategori: Yaşam |
0 Yorum |
55647 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 14 Ağustos 2017 16:23:48

Her birey kendi hikayesinin yönetmeni olmak ister. Avuç içi kadar kalan parklarımızda kene korkusuyla çimlere oturamadığımızdan sırtlarımızda taşıdığımız rejisör koltuklarına merakımız bundandır belki de. Mekanlarımız elimizden alındığı sırada rejisör koltuğunda başkaları oturduğundan elimizde açılır kapanır koltuklarla kalakaldık. Oysa ki bu bizim hikayemizdi ve bizimkisi bir aşk hikayesiydi. Öyle bellemiştik. Mekan kurgusunu iyi yapamadığımızdan, gitmediğimiz görmediğimiz köylerin hala ve illa ki bizim olduğunu iddia ettiğimizden hikayemiz bizim istemediğimiz mekanlarda ve mecralarda bizden bağımsız akmaya başladı.
...Devamı.»Atanamayan sol ya da al yazmalının ölümü
Kategori: Yaşam |
0 Yorum |
54682 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 19 Temmuz 2017 04:28:14

“Samet, baba demişti” der Asya, sevginin emek olduğunu anladığında. Oğlu “baba” dediğinden değil, Asya’yı her şeyiyle sevdiğinden Cemşit’i seçer. Güzel günler göreceğiz diyen o muhteşem şiirli şarkı marş gibi söylenirken ve sürekli geleceği işaret ederken, orta sınıfın taşrada hizmet etme aşkını anlatan dizi bile “Yarın Artık Bugündür” demektedir. Dizideki genç doktor “Ah bir elektromuz olsaydı” der, kalp krizi geçirmekte olan hastasının başında, çaresiz.
...Devamı.»Yanarak Ölenlerin Yok Ülkesi
Kategori: Makale |
0 Yorum |
48246 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 01 Temmuz 2017 11:49:28

“Allah döşek ölümü versin” der büyükler. Kendi evlerinde, kendi yataklarında huzur içinde ölmek isterler. “Güzel ölmenin” karşılığı budur onların sözlüğünde. Ölmenin de güzeli olur mu, olur. Ölüm kültürü bu toprakların en çok geliştirdiği, beslediği kültürdür. Ölenin ayakkabısı kapı önüne konulur ki birileri alsın da giysin. Giysileri yoksullara dağıtılır. Bakıldıkça insanın içini acıtan eşyalar başkalarını sevindirir.
...Devamı.»Süttozu
Kategori: Yaşam |
0 Yorum |
56014 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 18 Haziran 2017 21:35:25

Birkaç sene önce, Etiyopyalı genç bir kadının ilginç küpeli bir fotoğrafı ortaya çıkmıştı. Ama isimli kadın, Etiyopya’nın Dimeka yerleşkesini gezen bir şoförde gördüğü Türk Hava Yolları bagaj etiketini çok beğendiğini, bunları alarak kulaklarına küpe yaptığını, renkleri ve şekli nedeniyle beğenerek taktığını söylemişti. Bölgeye giden prodüksiyon ekipleri onunla buluşarak mini bir belgesele imza atmışlardı daha sonra.
...Devamı.»Yarının Gazetesi
Kategori: Makale |
0 Yorum |
57559 Okunma
Yazan: Ayşe Özer | 14 Haziran 2017 05:27:01

Dayım anlatmıştı. 70’lerde bizim oralara gazeteler birkaç gün sonra gelirken, dedemle İstanbul’a gittiklerinde akşamüstleri gazeteci çocukların “Yarının gazetesi!” diye bağırarak bir sonraki günün gazetesini sattıklarını görmüş. “Çocuk aklımla “yarın ne olacağını nereden biliyorlar da yazıyorlar? “diye düşünmüştüm” demişti.
...Devamı.»
1 Sayfada 11 sonuç bulundu.