|
Ağılözü İlkokulu Öğrencisi - İbrahimKategori: Hizan Köy Masalları | 7 Yorum | Yazan: Deniz Günal | 03 Ağustos 2008 09:15:30 Edip öğretmenin öğrencilerinden biri İbrahim. Bu yıl ortaokula başlayan akıllı, çalışkan Ayşe'nin bir küçüğü. Öğretmeninin, çok sevdiği çok güvendiği bir öğrenci. Bu yıl babasını yitirdi. O yüzden gülümserken bile hüzünlü bakıyor. Öyle temiz, akıllı ki... Onu tanımak, onu yazmak beni daha mutlu bir insan yaptı.
Öyküsünü O Yazacak keçilere kadınlara çocuklara dağlara rüzgara hayata, anlama renklere, gülüşlere bir daha geri gelmeyeceklere ama en çok geleceğe bir öykü İbrahim Yorgun hasta bir kadın, onarım isteyen bir ev, işsiz oğlanlar, bekar kızlar, bakım isteyen küçük çocuklar. Ali Çelik’ten geriye ne kaldı? Son yıllarını kanserle savaşarak geçiren Ali Amcadan bir resim olsun kaldı mı? Bir askerlik hatırası? Yedi çocuğunun anası, karısıyla düğünlerinde çekilmiş bir resim? Bütün çocukları çevresinde, dağları arkasına almış bir aile resmi? Ya da incelmiş ufalmış bedeni ile toprak evde küçük camın önündeki hasta yatağından kalmış son bir anı? Izdırabı, çaresizliği, kabullenişi donduran bir resim… Nuriye, Fatma ablaları evin. Ömer küçük abisi, büyük abi İstanbul’da iş arıyor. Ayşe bu sene ortaokula başladı. Hatice daha çok küçük. Bir de İbrahim var. İbrahim. Bir sabah evde İbrahim’in canı sıkılmış. Defterini, boya kalemlerini çıkarıp resim yapmış. Bir dere, okul, Türk bayrağı, rengarenk çiçekler, alçak dağlar, üstlerinde uçan güzel kuşlar, ikişer ikişer el ele tutuşmuş çocuklar… Bu okulun önündeki kim İbrahim? Benim. Bak, sen de birinin elini tutmuşsun. İbrahim başını öne eğer, kollarının arasına saklamak ister gibi. İbrahim, kulağıma söyle, kim bu kız? Utanır ya biraz da gururlanır sanki. Kötü bir şey yapmadığını biliyor. Yüzünü, kısacık kesilmiş saçlarını yeni yıkamış, sabun kokuyor. Derisi sert elleri tertemiz. İbrahim, sevginin, elele tutuşmanın, omuz omuza yaşamanın çok güzel olduğunu biliyor. Gözlerinde neşeyle hüzün birlikte. Gülümserken gözleri doluyor. Gözleri dolmuşken, bir söze gülümsüyor. O kadar içinde hayatın. O kadar açık sevmeye, sevilmeye. Su gibi bir çocuk. Yüzüne bakınca yüreğini okuyabilirsiniz. Öyle lekesiz ki… Dağlarda esen rüzgarlar, gökyüzündeki tatlı güneş, ürkek kara bir oğlak, köyün toz toprak taş yolları, evlerin düz damında çamaşır yıkayan kadınlar, tandırdan yeni çıkmış ortası delik yuvarlak ekmekler… Dut ağacının cılız dalları, yaylaya giden dik yol, ilk durakta çeşmenin cana can katan soğuk suyu…. Ya da dereye yuvarlanan topun peşinde koşturan İbrahim. Bilim adamı olmak istiyor. Kitap okumayı çok seviyor, doymuyor okumaya. Ödevlerini hep zamanında yapıyor. Sınıfta öğretmenin baş yardımcısı. En önde oturuyor. Elleri masanın üstünde, tüm dikkatiyle ders dinliyor. Çok güzel konuşuyor. Öğretmenin sorularına güvenle yanıt veriyor. Akla, bilime, insana dost bir çocuk. Bilim adamı olabilecek mi? Yalnız, güzel ve çok çok karışık memleketimiz, dağların, ovaların, köylerin gururlu, güzel insanlarının su gibi berrak çocuklarına o şansı tanıyacak mı? Bu İbrahim’in öyküsü değil. Bir girişti yalnızca. Çünkü öyküsünü İbrahim yazacak. Belki bu girişi değiştirir. Eğer değiştirirse mutlaka daha iyi bir giriş yazar. Ben ona güveniyorum. Ne dersiniz, yalnız, yoksul ve çalışkan insanların köyü Ağılözü’nün İbrahim’i bilim adamı olmayı, hep böyle gururlu ve kaynak suyu gibi temiz kalmayı başarabilecek mi? Öyküsünü İbrahim nasıl yazacak?
Yorumlarmehtap
{ 09 Ekim 2008 11:17:43 }
okurken içim ürpererek okudumm..hayatın bu yanı saf,temiz,berrak,masum yanı..bize ne kadarda uzakta...ibrahim diil ibrahimler gelecekteki aydınlık yürekler umarım ibrahimler bi gün gelir bu karanlık ülkemızde ay gibi dogarlar üstümüze.....çabuk ol ibrahim ülke yokolmadan ülkeyi harcamadan örümcekbeyinler yetiş... onlara inat bilim adamı ol...onlara inat türkülerinle gelll...Yolundayız.....o guzel yuzunden umut hiç eksik olmasın.....
Nadire Gölbaşı
{ 30 Eylül 2008 07:54:58 }
Bayram sabahı ibrahimin yaşamı okurken inanın
bazı şeyleri anlamak daha anlamlı oldu... İbrahimi gibi çocuklarımzın bu imkansızlıklar içinde yaşama tutanma ve çabaları karşısında ben kendi adıma birşey yapmak istiyorum... Bu çocuklar geleceğimizin emanetçileridirrr.. İbrahim yüzün gülümseme hiç eksiklemesin şengül yeniçeri
{ 30 Eylül 2008 07:37:26 }
bu mektup küçük ibrahim''e.
bence ibrahim sen gerçekten çok büyük adam olacaksın.o çocuk bakışlarında büyümüş bir insanın ifadesini gördüm.insan karakterinin %70 i 7 yaşında gelişmiş olur.bu yüzden demişler 7sinde ne ise 77sinde odur diye.bilim adamı olursun inşallah.ama bilimi insanların yaşaması için kullan olur mu?ne demek istediğimi büyüyünce daha iyi anlayacaksın.bir de ülkemizde bilim yapmak zor.büyük ihtimalle yurtdışına gideceksin.ama doğduğun toprağı,seni yetiştirenleri hiç unutma.yolun açık,şansın bol olsun. nihat ziyalan
{ 12 Ağustos 2008 05:03:15 }
BEKLİYORUM
kaynak suyu gibi temız İbrahim yazacağın öyküyü merakla bekliyorum. deniz ablanı geçmelisin. yoksa gelirim yanına bilesin. sydney'den dostlukla. nıhat ziyalan Seval
{ 08 Ağustos 2008 03:42:57 }
Çok dokunaklı olmuş. Beğeniyle okudum. Umarım İbrahim'in bahtı güzel olur.
Tugba Temurcan
{ 06 Ağustos 2008 08:27:19 }
Cok guzel yazmissin ellerine saglik.. Okurken duygulandim.. Ibrahim gibi hayirli evlatlar yeni nesiller yetismeye yardimci olmamiz dilegiyle.
Insallah yuzundeki o gulucugu, kalbindeki o saf temiz sevgiyi, ve mutlulugu hic eksik olmasin. edip
{ 03 Ağustos 2008 09:35:18 }
Akla bilime inanıp, birde su gibi berrak, yaşadığı doğa kadar temiz bir insan olacak İbrahim. Bizim istediğimizde tam olarak bu değilmi, işe yarayan, içinde fesatlık olmayan, vatanını milletini seven gençler yetişsin istemiyormuyuz? Alın işte size İ
Diğer Sayfalar: 1. brahim. Annecim yüreğine sağlık, o kadar güzel bir giriş olmuş ki umarım geleceğide böyle güzel ve berrak olur.
Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|