Ava Berham'da Mutlu Olmak - Şirin Ailesi
Kategori: Hizan Köy Masalları | 7 Yorum | Yazan: Deniz Günal | 31 Temmuz 2008 03:03:32
Ağılözün'den bir küçük öykü bu. Dağların, gururlu, güçlü, güzel ve çalışkan insanlarının, bizimkinden çok uzakta, çok başka olan, yoksunluklar, yokluklarla örülü yaşamlarından bir inci tanesi.
Resimlerine bir bakın. Herşeyi söylemiyor mu?
Mehmet, Hasibe ve küçücük Kübra Nur. Birbirlerine nasıl sevgiyle bakıyorlar.
Onlarınki bir aşk evliliği.
Mehmet istemiş kızı, ailesi olmaz demiş.
O senden çok büyük.
Ben seviyorum, istiyorum demiş Hasibe.
Mehmet, 8 milyar başlık parasını sayınca vermişler kızı.
Mehmet, sekiz milyarı biriktirirken de yaşlanmış olabilir. Kolay mı? Üstüne bir de ceyiz düzüp, takı yapmış. Ama durun, beni okumayı bırakın. Hasibe’ye bir daha bakın. Dağların tepesinde, tüm yokluğun, yoksulluğun içindeki zerafetine... Duruşundaki, başını örtüşündeki güzelliğe…
Konuşkan bir adam Mehmet. Çocukmuş, bir filmde oynatmışlar. Tatar Ramazan! Anlatmaya doyamıyor. Belki tanıyamazsınız, çok küçüktüm. Yatakta yatarken çektiler beni. Ama dikkatli bakarsanız tanırsınız, diyor.
Öğretmenin köydeki can dostlarından Mehmet. Yardımsever, girişken. Arkadaş canlısı olduğu kadar hareketli, güçlü bir adam da. Belinde telsiz dolaşıyor. Köy korucusu.
Anası yüzüne gururla, karısı saygıyla, aşkla bakıyor. Ya küçük Kübra Nur! Onun bakışlarının başladığı yerde söz bitiyor. Geçen kış çok hastalanmış. Ölecek sanmışlar. Kar kapatmış yolları. Ava Berham’a hapsolmuş umutlar. Ama hep almıyor dağlar, bazan da geri veriyor. Kübra Nur hayata dönmüş.
Biz bu köyün aşıklarıyız, diyor Mehmet gururla. Karısına da kızına da hayran. Gökyüzündeki yıldızlar gözlerinde ışıyor onlara bakarken. Mutlu olmak hiç de zor değil sanki. Hayranlıkla sevdiğin o adam, o kadın, o küçük çocukla yaşayabilmek yetiyor.
Mehmet, küçük kızını okutur mu? Ne dersin Edip Öğretmen, okutur mu? Sen yalnızca çocuklara değil, köyün genç kızlarına değil, erkeklerine de okuma sevgisi aşılıyorsun. Bilgiye, bilmeye saygı duyuyorlar.
Kızını okutacak mısın, Mehmet?
Biraz utanarak başını önüne eğiyor. Okutacak elbette. Yeter ki dünya yerinde dursun.
Yorumlar
Güzel düşünen herkese selam ve sevgiler!
Edip öğretmenim den mail gelmiş. İş yoğunluğumu atlattıktan sonra bir bakayım dedim ne haberler var.
Hikayeyi okuduğumda inanın o 3 dakikada huzur buldum ve sanki oralara gittim.
Eline , yüreğine sağlık Edip öğretmen
umutsuzluga kapıldıgımız bugunlerde yuzumuze gulumseme yuregımıze umut oldu...
hersey var sevgı umut huzun ...
bu sevgı dolu hıkayeyı bıze ulastıran herkese tesekkurler en cokta hıkayenın kahramanlarına..
yuregınıze saglık
sevgili Deniz Gunal:
Edip ogretmen'in bizlere heyecanla anlattigi kadar varmis yazdiklariniz...
Ellerinize, gonlunuze saglik.
Edip egretmen(ler)mize inanarak onbinlerce kilometre yol kat edip gonlunuzu paylasmisssiniz. Lutfen gordukleriniz, yasadiklariniz bizimle paylasmaya devam edin.
Size ve Edipe'e cok tesekkur ederim.
Ismail Arslan
BTF - Saymani
NC, ABD.
Ellerine saglik o kadar guzel yazmisinki okurken duygulandim.. cok guzel bir hikaye tertemiz ask ve sevgi dolu bir aile. umarim hic bozulmaz
Umudunu hic yitirmemesi dilegiyle.
Köyün öğretmeni yani ben; dünya yerinde durdukça okuyacağım dedim. evet aynen öyle Annecim Mehmet Şirin evlenirken bile hayatın ne kadar acımasız olduğunu, paranın bu dağ köyünde bile gerekli olduğunu anladı. Yıllatca gönüllü koruyuculuk(para karşılığı olmadan) yaptı, ne bir iş sahibi olabildi nede bir birikimi oldu, evlenirkende 8 bin Ytl(onun için bir kez daha bir araya gelmeyecek kadar büyük) para vermek çok ağrına gitti, sırf bu yüzden bile olsa Kübra Nur okuyacak. Annecim ellerine yüreğine sağlık o kadar güzel anlatmışsınki bizim Büsakan''ı ben içinde yaşayarak bazen duyarsızlaştığım bu köyü bir kez daha anladım.
Gelecek bu günden daha güzel olacak, yeni aşıklar olacak yeni sevdalar, hayat daha güzel olacak.
Köy öğretmeni.
canım ellerine sağlık , okuyunca içime huzur ,yüzüme gülümseme geldi
en önemlisi de bu gibi örneklerin verdiği umut ....
Diğer Sayfalar: 1.
Yorum Yazın