A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

HAŞHAŞİLER

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 02 Aralık 2023 09:03:20

Yıllar önce İran Şahı Rıza Pehlevi, ülkesinde meydana gelen ayaklanmaların ardından İran'ı terk edip önce Mısır'a, oradan da Fas'a geçti. Daha sonra Bahama Adaları'na geçerek orada bir süre yaşadı. Buradan da Meksika'ya geçen Rıza Şah Pehlevi, 2000 yıllık bir mazisi olan ülkeyi hastalığı nedeniyle terk ederek tedavi amacıyla Amerika'ya gitti. Tahran'daki Amerikan Büyükelçiliği halk tarafından istila edilip, Rıza Şah Pehlevi'nin iadesi istenince Amerika ile İran arasındaki ilişkiler kopmuş oldu. 1 Şubat 1979 tarihinde iki ülkede eğitilen, Molla'ların desteklediği kurtarıcı figür, Ayetullah Humeyni, Tahran'a Devlet Başkanı olarak büyük bir coşkuyla geri döndü.



Büyük petrol, doğal gaz, altın ve uranyum rezervleri bulunan bu ülkede, Şahlık döneminde Rıza Pehlevi'nin üretimden payı tek başına alması üzerine kurulan bir düzen vardı. Mollalar ülkeyi yönetmeye başladığında petrol üretiminin geliri, Mollalardan oluşan bir grup tarafından paylaşılmaya başladı, bu da ülkede milli gelirin fert başına düşen payında büyük bir düşüşe neden oldu.

Tabii ki, Şah zamanında kişiyi doyuran petrol geliri, Molla grubunda paylaşıldığında kişi başına düşen pay azaldı.

Bilir misiniz bilmiyorum, "Haşhaş" kelimesi İran'da bilinen bir kelimedir. Aslında Arapça'da kuru ot veya hayvan yemi olarak algılanır. Sonraları bu kelime Hint keneviri ile özdeşleşip, uyuşturucu anlamında kullanıldı. Marko Polo'nun seyahatnamesinde anlatılan cennet bahçelerini bulmak için kullanılan "HAŞHAŞ" işte budur. Şah zamanında halkın uyuşturucu kullanımı devlet tarafından hoş görülüyordu. Halkı uyuşturarak düzenin sorunsuz devamını sağlamak amaçlandı.

Aslında İslam dinindeki ilk kırılma, peygamber Muhammed'in ölümü ile başladı. Dini lider ve siyasi liderlerin kimler olacağı konusunda belirsizlik, Şiilik ve Sünnilik mezheplerinin ortaya çıkmasına neden oldu. Arap aristokrasisi Sünnilik temsilcisi olarak iktidar olunca, Arap olmayan muhalif Müslümanları da Şiilik temsil etmeye başladı.

765 yılında çok ilginç bir olay yaşandı. Hz. Muhammed'in 632'de ölümünden sonra, Şii toplumu temsil eden Cafer Es-Sadık 765 yılında vefat etti. Onun ölümünden sonra, ana akım Şii grup, küçük oğlu Musa Kazım'ı yedinci imam olarak kabul etti. Ancak bu olaya karşı olan üç grup, Cafer'in büyük oğlu İsmail bin Cafer el Mübarek'i yedinci imam olarak ilan etti. Tarikatlar, İsmailik mezhebi ile temeli atılan Fatımî Devleti'nde, dinsel bir hizipleşme sonucunda ortaya çıktı. Fatımi Halifesi kim olursa olsun, eğer oğlu bir den fazla ise, bu tarikatın bölünmesi kaçınılmaz olmuştu. El-Amir'in yerine halife olan kuzeni on birinci Fatımi Halifesi El-Hafız li-Din-Allah'ın halifeliğini tanımayarak, El-Amir bi’AhKamili-Lah'ın yeni doğmuş oğlu Et-Tayyib Ebu-i Kasım'ın halife olması gerektiğini savunmuşlardı.

Böylece TAYYİB’iyye dalını oluşturarak Davudî İsmaillilik’ten türeyen ve Bohralar adı verilen tasavvufi düzen içinde günümüze kadar gelmişlerdir. Selahaddin Eyyübi tarafından yıkılan Fatımî Devleti ortadan kalktı ama tarikat ve cemaatlerin faaliyetleri sona ermeden günümüze kadar aynı felsefe ile bölünerek büyümeye devam ettiler.

Fatımî'den sonra ortaya çıkan iki koldan biri Nizariliğin temsilcisi olan Haşhaşiler önce İran, daha sonra Suriye'de mekan buldu ve günümüzde hala devam etmekte. Nizarilik kolu ise bugün Ağa Han tarafından temsil edilmektedir.

Osmanlı hükümdarı Yavuz Sultan Selim, 1516'da Mercidabık'ta Memluk ordusunu yendikten sonra Şam, Halep, Kudüs, Hama, Humus'la başlayan fetih zinciri Mısır'a kadar devam etti. İstanbul'a geri dönerken Şam'da yerleşmiş bulunan tarikatlar, cemaatler, tekke ve zaviyeler Padişah’tan İstanbul'da birer dergah açmak için izin dilediler. Koskoca Osmanlı Devleti için bu pek önemsenmedi ve Padişah izin verdi.

İşte bu, Osmanlı'da sonun başlangıcı oldu. Tophane, Fatih ve Üsküdar civarında konuşlanmış bu cemaatler ve tarikatlar, Osmanlı Devleti'nin içini oymaya başladılar. Nazırlara hatta padişahlara bile hükmetmeye başladılar ve Osmanlı çöktü.

İşte bu nedenle büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, 1923'te Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kurduktan hemen sonra Büyük Millet Meclisinde tesis ettiği kanunların başında, öncelikle 3 Mart 1924 senesinde çıkarılan Tevhid-i Tedrisat Kanunu gelir. Atatürk’ün, bu Öğretim Birliği kanunu ile bütün öğretim kurumlarını bir merkezden kontrol etmenin gerekliliğini, daha Cumhuriyet'in kurulmasından önce tasarladığına inanıyorum.

Ne büyük bir insan ATA Rahmetlik! ATAMIZIN dehasını, ne kadar ileriyi görebilen bir LİDER olduğunu, din adı altında faaliyet gösteren Kuran kurslarında çocuklara yapılan tacizleri, kız evlatların henüz çocuk yaşta okutulmayıp evlendirilmeye çalışılmasını izlediğimiz bu günlerde daha da fazla anlamaktayız diye bir sözüm geldi, söyledim hem nalına hem mıhına.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git