A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Kuzey Denizi'nde sızıntı korkusu

Kategori Kategori: Çevre | Yorumlar 0 Yorum | 02 Ağustos 2023 20:20:21

Fremantle Highway yük gemisi, Kuzey Denizi'nde yanmaya devam ediyor. Gemiden yakıt sızması en çok korkulan senaryo. Bu, büyük bir çevre felaketine yol açabilir. Hollanda'nın Kuzey Denizi kıyıları açıklarında, Schiermonnikoog adaları yakınlarında günlerdir bir yük gemisi yanıyor. Fremantle Highway adını taşıyan geminin güvertesinde, 498'i elektrikli araç olmak üzere 3 bin 800 otomobil bulunuyor. Şu ana kadar kesin bir sonuca varılmamış olsa da yangının, gemideki elektrikli araçlardan biri nedeniyle başladığı tahmin ediliyor. Bir kez alev aldıkları takdirde, elektrikli araçların bataryalarını söndürmenin çok zor olduğu bilinen bir gerçek.



Yangının başladığı 26 Temmuz'dan bu yana sahil güvenlik güçleri, alevleri kontrol altına almak ve gemiyi stabilize etmek için büyük çaba sarf ediyor. Gemi, özel bir geminin refakatinde belirli bir alana demirleşmiş durumda. Yarattığı riskler ise henüz bertaraf edilmiş değil. Meydana gelebilecek en büyük risklerden biri, geminin yakıt sızdırması.

Yangın hafta sonunda güç kaybetti, ancak geminin çelik duvarlarının ısıya direnememesi tehlikesi hâlâ oldukça yüksek. Herhangi bir çatlak veya kırılma gerçekleşirse, yakıt sızdırabilir. Bu nedenle Alman limanlarında takviye güçler yardıma hazır konumda bekliyor. Olası bir sızıntı, Kuzey Denizi'ni ve bu denizin koruma altındaki bir gelgit düzlüğü olan Wadden Denizi'ni de felakete sürükleyebilir. Bu bölgede belirli kuş türleri ve ada sakinleri yaşıyor.

"Eşsiz ekosistem tehlikede"

Alman Çevre Bakanlığı'nın aktardığı verilere göre, geminin güvertesinde bin 600 ton ağır yakıt ve 200 ton deniz dizeli bulunuyor. Çevre koruma kuruluşu Greenpeace, bu yakıtın sızmasının dünya ökosistemleri üzerinde de ağır hasara yol açacağına dikkat çekti.

Örgüt açıklamasında, "Gelgitler, yakıtın geniş çaplı bir biçimde yayılmasına yol açacaktır. Bu da bizleri yıllar boyunca meşgul edecektir" uyarısında bulundu. Açıklamada devamla "Böylesine bir felaket, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki Wadden Denizi'ni de etkileyecektir. Burası, dünya çapında eşsiz bir ekosistem olma niteliği taşıyor" denildi. Greenpeace, yaşanacak olası bir sızıntı ve kıyıların kirlenmesinin, şu anda tüy değiştirme döneminde olan ve bu yüzden muhtemelen uçamayacak durumdaki milyonlarca kuş için mutlak bir ölüm anlamına geleceğine de işaret etti.

Yakıtı süpürme yöntemi

Peki bir yakıt felaketi söz konusu olduğunda bununla nasıl baş ediliyor? Felaketin büyümesinin önüne nasıl geçiliyor?

Ağır yakıt, sudan daha düşük bir yoğunluğa sahip olduğu için su ile bir araya geldiğinde suyun üst yüzeyinde yüzüyor. Bu da yakıtın hava koşullarıyla ilintili olarak, hızlı bir biçimde yayılma riskini bünyesinde taşıyor. Çevreye gelebilecek zararları en aza indirgemek için mümkün olduğunca hızlı bir biçimde tepki vermek şart.

Yakıt kirliliğinden doğabilecek zararları bertaraf etme amacını taşıyan en önemli yöntemlerden biri, yakıtın su yüzeyinden süpürülmesini baz alıyor. Bu yöntemle kaza bölgesine getirilen su bariyerleri ile yakıtın yayılması engelleniyor. Bu amaca ulaşıldığında da bölgeye özel gemiler getirilerek yakıtın emilme yoluyla sudan uzaklaştırılması sağlanıyor. Örneğin 2019 yılının Mart ayında Fransa açıklarında batan yük gemisi Grande America'nın doğaya verebileceği olası zararlar bu yöntemle engellenmişti.

Yakıtın süpürülmesi ve emilmesi kulağa basit bir işmiş gibi geliyor, ancak kolay bir süreç değil. Bu yöntemin uygulanması, yakıt belirli bir bölgede kalırsa ve hava koşulları uygun olursa mümkün oluyor.

Denizi yakma yöntemi

Belirli şartlar sağlandığında deniz yüzeyinde bulunan yakıtın yakılması da bir başka yöntem. Bu yöntem, örneğin Arktik Bölgesi'nde veya buzla kaplı sularda uygulanabilecek tek çözüm yolu. Latince ismiyle "In situ", yani "yerinde yakmak" (ISB) olarak adlandırılan bu yöntem, özellikle felaketin kontrolden çıktığı ve aşırı miktarda yakıtın sızdığı durumlarda uygulanıyor.

Bu yöntem hayata geçirildiğinde doğaya zarar veren zehirli bir duman da ortaya çıkıyor. Yakıtın yeterince yanabilmesi için büyük çapta bir alana yayılmamış olması da gerekiyor. Eğer yakıt sızıntısının üzerinden birkaç gün geçmiş ve yakıt geniş bir alana yayılmışsa, yakma yöntemini uygulamak mümkün olmuyor. Yakıtın süpürülmesini ve bölgeden uzaklaştırılmasını baz alan yöntemler, teorik olarak diğer yöntemlere göre daha çevre dostu olabilir. Bu durumlarda yakıt, bir nevi süngerle emilmiş oluyor.

Ancak bu yöntemler, daha ziyade kıyı bölgesinde bulunan küçük çaplı yakıt kümelerinin bertaraf edilmesi için daha uygun.

İnsan saçı iyi bir malzeme

Bir Japon tankeri, Temmuz 2020'de Mauritius açıklarında kayalıklara çarptığında Hint Okyanusu'na bin tonu aşkın yakıt sızmıştı. O dönemde yüzlerce gönüllü seferber olmuş, şeker kamışından hortumlar inşa ederek petrol sızıntısını engellemek için çaba sarf etmişti. Aynı zamanda gönüllüler, felaketle mücadelede insan saçı da kullanmıştı.

Saç, suyu itse de yakıtı emme özelliği taşıyan bir malzeme.

Sydney Teknoloji Üniversitesi'nde 2020 yılında yürütülen ve bilgisayarda felaketlerin simüle edildiği bir araştırma, saç ve köpek postundan üretilmiş olan, yakıt yayılmasını önleme çitlerinin ham petrolü geleneksel malzemelere göre daha iyi emdiğini ortaya koymuştu.

Bu yöntem, 2007 yılında Kaliforniya açıklarındaki Cosco Busan veya 2010 yılında Meksika Körfezi'nde yaşanan Deepwater Horizon felaketlerinde de uygulandı. ABD, Birleşik Krallık ve Avustralya merkezli bazı çevre koruma kuruluşları, o dönemde yakıt engelleme çiti üretmek için kuaför salonlarından kesilmiş saç toplamıştı.

Ancak bazı uzmanlar, yakıt felaketlerinin saç gibi doğal malzemeler kullanılmasına kuşkuyla yaklaşıyor. Danışmanlık şirketi Marittima'da deniz temizleme uzmanı olarak görev yapan Nicky Cariglia, "Bu yöntemler laboratuvarda işe yarıyor olabilir ancak sahada uygulanmaları pek gerçekçi değil" değerlendirmesini yapıyor.

Almanya merkezli çevre koruma kuruluşu BUND da Kuzey Denizi'nde yaşanmakta olan krizin bir sonucu olarak otomobil taşıyan yük gemilerinin gelecekte "tehlikeli yük taşıyan gemi" olarak sınıflandırılması çağrısında bulundu. Bu gerçekleştiği takdirde, söz konusu gemiler daha yüksek güvenlik standartlarına tâbi olacak. Aynı zamanda bu durumda elektrikli otomobil taşıyan gemiler, modern yangın söndürme sistemleriyle donatılmak zorunda kalacak.

Kaynak:  DW | Tim Schauenberg

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git