A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İyi, Kötü ve Çirkin

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 04 Nisan 2023 07:34:14

Çocukken sinemaya gitmeyi hiç sevmezdim. Nedenini bilmiyordum. Ankara`da Ulus`da birkaç sinema vardı. Ailecek sinemaya gidilirken çok tedirgin olurdum. Film sahnelerinde insanlar senaryo gereği kavgaya tutuşsalar, ben hemen ellerimi yüzüme kapatır, kulaklarımı da kapatır, sahnenin değişmesini beklerdim. Benim için bu bir ıstıraptı. Komedi filmlerinde, o tarihte ünlü komedyenlerin oynadıkları filmler vardı. Laurel ve Hardy`nin yarattıkları karakterlerin Sons Of the Desert, Way Out West ve Block Heads gibi filmlerinde, her iki komedyen birbirine tokat atardı, benimse bunları seyretmeye cesaretim olmazdı.

Başlardım ağlamaya. Annem ve babam filmi yarıda bırakıp, benim için sinemayı terk edip çıkardık. Ablam bana çok kızardı. Her seferinde ‘Onlar film icabı birbirine tokat atıyor, niye ağlıyorsun, senin yüzünden sinemaya gidemiyoruz.’ derdi. Ama benim elimde değildi. Her seferinde ‘Onlar film icabı birbirine tokat atıyor, niye ağlıyorsun, senin yüzünden sinemaya gidemiyoruz.’ derdi. Ama benim elimde değildi.
 


Yatılı okula gittiğimde de bu konu beni bırakmamıştı. Okulda film oynatacak bir makine vardı. Bazı cuma akşamları büyük salona bu makine kurulur, film oynatılırdı. Hepimiz salona dolardık. Ben ise bir kenara oturur, filmin bazı sahnelerinde kulaklarımla gözlerimi ellerimle kapatırdım. Kimse de görmezdi.

Ankara’da birkaç sinema vardı ve bu sinemalar güzel filmler getirirdi. Ankara, Ulus ve Büyük adlı sinemalara yeni vizyon filmler gelirdi. Ancak filmlerde genelde, hani COWBOY diye adlandırdığımız türden silahların gölgesinde, atların üzerinde, posta arabaları ile bezendirilen türde üretilmiş konular işlenirdi.

Lise çağlarımda değişik konuları işleyen güzel filmler geldi bu sinemalara. Arkadaşlarıma uyum sağlama adına sinemalara gitmeye mecbur kaldım. Yine bazı sahnelerde arkadaşlarımdan gizli kulaklarımı ve bilhassa gözlerimi kapardım.  Bu elimde değildi.

Hiç unutmam 1970li senelerde bir film gelmişti.  Sinemalarda gösterilmeye başlandığı günlerde gişelerdeki biletlerin tamamını toplayan çeteler, karaborsa bilet satarlardı. Bu filmin biletleri de karaborsaya düşmüştü. Filmin adı Love Story idi. Filme Türkçe  olarak ‘Bir Aşk Hikayesi ‘ adını vermişlerdi. Filmin yönetmeni Arthur Hiller , ve filmin baş oyuncuları ise Ali MacGraw ile Ryan O’ Neal idi. Tipik bir zengin ailenin oğlu ile fakir bir ailenin kızının aşk hikayesi anlatılmaktaydı. Ben bu filme kaç defa mecburen gittiğimi bilmiyorum amma her seferinde gözlerim kan çanağı içinde kalmıştı.

Nedenini hala bilemiyorum, ancak hissi konular beni  ziyadesi ile etkiler, ve gözlerime hakim olamam.  Hatta bir başka sefer eşimin ısrarı ile ‘BABAM’ filmine beraber gitmiştik. Nihat Durak’un yönetmenliğini yaptığı ve Çetin Tekindor, Melisa Şenolsun, Berker Güven ve Erkan Kolçak Köstendil’in rollerini paylaştığı bu filmi izlerken, eşimin tedarikli geldiğini anladım. Bir paket kağıt mendili filmi seyrederken tüketmiştim.

Bir dönemvde Dean Martin ile Jerry Lewis`in baş rollerini oynadıkları ve bilhassa güzel sesi ile şarkı söyleyen Dean Martin ile abartılı saf karakteri canlandıran Jerry Lewis`in davranışlarını konu alan filmleri tercih ediyordum. Ne de olsa gülmek insana ruhen rehavet vermekteydi. Bu nedenle komedi filmlerini tercih etmekteydim. Bütün bu serüveni, ülkemizde televizyonun yayına girmesinden evvel yaşamıştım. Aslında televizyon ülkemizde 1968-1969 yıllarında başladığında haftada birkaç gün ve birkaç saat için devreye girmişti. Daha sonraları televizyon yayınları TRT bünyesinde gelişirken, özel kanallar da rahmetli Turgut Özal’ın başbakanlığı döneminde yayına başlamışlardı.

Yine 60lı senelerde sinemalarda bir film çok fazla rağbet görmüştü. 1966 yılı yapımı Sergio Leone’nin yönettiği ve baş rollerini Clint Eastwood, Lee Van Cleef ile Eli Wallach’ın  paylaştığı bu filmin İtalyanca ‘ İl Buono, il Brutto , il Cattivo ‘  idi. İngilizce  ‘The Good, The Bad and The Ugly’ olarak yayına girmişti. Türkçe adı afişlerde ‘ İYİ, KÖTÜ ve ÇİRKİN ‘ olarak yazılmıştı. Bu filmdeki oyuncular filmin içindeki iyiyi, kötüyü ve çirkinliği yansıtmaktaydılar.

İnsan yaşamı içinde ya iyi ya da kötü bir karakteri yansıtır. Kimi insanlar ise, belki genlerinden dolayı çirkin bir karakteri sergilerler. Bu davranışları toplum içinde siyasette de bulmanız mümkündür. Kimi siyasi figürler topluma iyi hedefler gösterir, sözleri çiçek gibi gelir insana, kimi siyasi liderler kaşlarını çatarak kötülük diler, kimi siyasi figürlerin ise sözleri çirkinliklerle doludur ve işgal ettikleri makamı hak etmezler diye bir  sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git