A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Bulu’n bakalım

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 22 Temmuz 2021 10:32:11

Kayıtlarda doğum günüm olarak yazılan 1 Ocak 2021 tarihinde niye korkmuştum biliyor musunuz? Bay Recep, Cumhurbaşkanı olarak 2 Ocak`da yayınlanan kararnamesi ile İstanbul Boğaziçi Üniversitesine hariçten bir rektör olarak, Melih Bulu’yu atamıştı. Eyvah dedim, İstanbul’un en mutena yeri Boğaz`daki Bebek sırtlarındaki, eski adı ile Robert Kolej’inin, yerleşkesi kısa bir zaman sonra Katar emirine altın tepsi içinde sunulup, karşılığında bütçenin açığı kapatılacak diye endişem vardı.



Hemen antenlerimi çalıştırıp, arazinin kimin veya kimlerin adına kayıtlı olduğunu araştırdım. Çünkü 1852 ile 1856 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri`nin üçüncü harp gemisi İstanbul Dolmabahçe açıklarına demirleyip, Osmanlı Devletinden okul açmak için icazet koparmaya gelmişdi. Osmanlı Devletinin  Duyunu Umumiye adı ile vergilerinin yabancılar tarafından toplanmasına cevaz veren fetvası ile yabancılar alacakları için İstanbul’un üstüne çökmeye başlamışlardı.

İşte bu arada Amerika da, genelde Ermenilerin yoğunlukla yaşadıkları yerlere okul açma için Osmanlıdan aldıkları 240 okul icazetinin ilkini İstanbul’da, Bebek’te Robert College adı ile gerçekleştirdiler. Bunu daha sonraları Kayseri’de Talas’da, Mersin, Tarsus, Merzifon, Samsun, Tokat, Gaziantep, Elazığ, İzmir’, İstanbul Üsküdar’da  okulların açılmaları takip etti. Bütün bu kurgulamanın  açık bir hedefi vardı.

Amerika, az gelişmiş ülkelerde zengin yeraltı kaynağı varsa, o ülkeyi idare edenlerle yakın ilişki içinde olmayı çok ister. Çünkü mühim olan ülke değil, onun sahip olduğu yeraltı kaynağıdır. Bu nedenle, belirlenen ülkede ‘FRIENDS OF AMERİCA‘ yı pekiştirecek bir sistemi, o ülkelerde İngilizce konuşulan okullar tahsis ederek, bu okullara misyonerleri gönderip, eğitim görecek çocuklarla sağlamayı planlamış oldukları hakikattir.

Hatırlar mısınız, hani petrol fiyatlarını bir günde arttıran İran Şahı Rıza Pehlevi yerine Molla Humeyni’yi CIA yetiştirmiş, organize edilen bir devrimle rejim değişikliği yapılan İran’a getirilmesine yardım etmişlerdi. Bu senaryo tutmamış, mollalar ülkede Amerikan karşıtı dini rejimi yerleştirmişti. Bu olaydan sonra, Orta Doğuda ılımlı İslâm devletleri olacak,  sınırlar değişecek diye, Condoleezza Rice ilan etmişti.

Bizde ise bir müptezel din adamını kullanarak, Türkiye’de ve çevre ülkelerde, onun adına okullar ve hastaneler yapılarak, burada yetişen cemaate bağlı çocukların, ülkemizin önemli yerlerine atanması, mevcut iktidar tarafından ‘NE İSTEDİLER DE VERMEDİK’ adına yapıldı. Kim ne derse desin Amerika’nın bu oyunu, önce 17 Aralık 2013’de rüşvet skandalı ile denendi. Daha sonra 15 Temmuz 2016 yılındaki darbe girişimi, senaryosu iyi planlanmamış bir orta oyunundan ileri gidemedi. Meddahın kavuğu düştü, kel göründü.

Türkiye Cumhuriyeti hudutları içinde Türk Silahlı Kuvvetleri, eğer bir harekat planlarsa, emir komuta zinciri esasına göre yapar. Ancak ülkemin içinde Talat Aydemir misali bir ayaklanma, ancak 15 Temmuz komedisine benzer. O gün evimin balkonundan seyrettiğim, jet uçaklarının Mamak- Kayaş-Meclis hizasındaki sortilerinde, bunun ne kadar acemi bir plan olduğunu söylemiştim.

Şimdi bu tiyatro oyununun, Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan Melih Bulu ile ne bağlantısı var diye düşünmekteyim. 15 Temmuz’da BULU neden görevden alındı? Aslında Melih Bulu, kendine iki rektör yardımcısı atamıştı. Büyük bir ihtimalle Saraydan verilen direktifle yapılan bu atamaların ne kadar mer-i olduğu konusunda endişelerim var. Toplum, Sarayın bir Rektör ataması yerine, Üniversiteler için kalıcı bir çözüm olan idari ve akademik özerkliğin kurumsal yapıya dönüştürmesini beklemekte.

Ülkemin temel değerlerine saygı gösteren idarecilere ihtiyacımız var. Aptal insanı yönetmek basittir. Önce aç bırakırsın, sonra vereceğin bir dilim ekmek, bir şişe su ile istediğini yaptırmak kolay gözükür. Ancak eğitimsiz aç insan, çaresiz kaldığında inançlarını bile yer. Bu nedenle ülkem için gelecek, pek de aydınlık olmasa gerek.

Bulu’nun atılması Saray’ın toplumla  didişmeyi bırakıp şirin görünmeye çalışarak, Z  kuşağının ortada sürüklenen oylarına talip olmak için attığı bir olta mıdır diye düşünmekteyim. Saray algı mekanizmasını çok rasyonel kullanmakta. Fakat ülkedeki milli gelirin büyük bir bölümü, Saraya iş yapan müteahhitlere aktarıldığından, fakir halkın sırtına daha fazla yük binmekte, ülkenin değerleri heba olmakta. Belki Saraya yakın beş müteahhide aktarılan bu meblağların bir kısmının, iktidar partisine geri dönmediğini kimse iddia edip, ispat edemez. Olsun Boğaziçi Üniversitesi Bulu’dan kurtuldu ya, gerisi önemli değil dersek yanlış olur. Bu adamın şimdi evinde çocuklarına, toplumun içinde arkadaşlarına ne diyeceğini düşünmekteyim, siz olsanız ne yapardınız, diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Barınma Krizi Değil, Sınıf Savaşı, Türkiye’de Konut, Kira ve Kentsel Dönüşüm Üzerinden Yürütülen Sessiz Tasfiye
Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?

Narva’da Sessiz İhlal, Rus Sınır Muhafızları Estonya Toprağında, Dünya Yine Seyirci
Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

Avrupa’da en fazla Türk’ün yaşadığı ülkeler hangileri?
"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Yıldızlara Bakanlar ve Adaleti Seçenler: Sâbiî Kozmolojiye Karşı Yahudi Etik Devrimi
Mişka Yaponçik Yahudi Mafya Babası
Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git