Sizin de benim gibi Büyük Millet Meclisi`ndeki 2021 yılı bütçe tartışmalarını izlediğinizi düşünmekteyim. Sıkı bir maraton, ancak bu yarışın kazananı olmayışı izleyenleri hüsrana uğratmakta. İki kadın konuşmacı verilen yarım saat konuşma süresinde Türkiye’nin 18 yılını çok güzel özetlediler. Meclis Genel Kurulunda yapılan bütçe kapanış konuşmalarında, iki hanımın konuşmaları bir tek itiraz bile çıkmadan dinlenen eleştiri konuşmaları idi.
Dikkatim dağılmasın diye, konuşmaları dinlerken nefes bile alamadım. Konuşmacıların ellinde bulunan kağıtlara bakmadan yaptıkları konuşmalarda ülke gerçeği olduğundan, kadın konuşmacılar okumaktansa anlatmayı düşündüler. Çünkü başkalarının yazdığı değil, kendi düşündükleri bir söylemdi, ellerindeki.
Ülkenin gerçeklerini mikrofonlardan dile getirdiler. Hele sayın BÖKE’yi dinlerken gözlerimden yaş gelmedi desem yalan söylemiş olurum. Selin Sayek Böke’yi dinlerken gözlerimin önüne annesi, rahmetle andığım Füsun geldi. 1996’dan 2006 yılına kadar kesintisiz Türk Tabipler Birliği Başkanlığı yaptığı süreçte, rahmetle Füsun Sayek, inandığı her konuyu, sonuna kadar müdafaa eder, kelimelerini hiç sakınmazdı. 16 Ekim 2006’da aramızdan ayrılan sevgili Füsun Sayek’in yetiştirdiği kızı Selin Sayek Böke’nin, 18 yıllık bir devrin ne kadar yanlış politikalarla yönetildiğinin resmini, çok çarpıcı örneklerle ortaya koymasını, hayranlıkla izledik. Ekonomi üzerinde Düke Üniversitesinden Yüksek Lisans ve Doktorası olan Selin Sayek Böke’nin, makro ekonomide, kaynak kullanılmasını analiz etme yeteneğine sahip olduğunu, bütün ülkeye gösterdiğine şahit olduk.
En az onun kadar başarılı Afyon Millet Vekili Sayın Burcu Köksal’ın, ‘ Yazıklar Olsun‘ beyitlik söyleminde, münferit olaylardan başlayıp, genelleme yaparak, bütüne vurduğu damgada, kendisini izlerken hayran kalmamak mümkün değildi. Neleri dile getirdiği çok önemli. En çarpıcı yanı ise, her bir konuda verdiği örneğin sonunda ‘Yazıklar Olsun’ cümlesini, insanların hafızasından silinmeyecek derecede bir damga gibi vurmasıydı.
Bu çarpıcı konuşmaların berisinde meydana gelen bir sözlü sataşmanın, 2020 senesinde gerilmiş olan sinirlerde, patlama olarak meydana geldiği kabul edilmektedir.
Denizli’nin Antalya yolu üzerinde 35. kilometresinde Serinhisar kasabası vardır. SALDA gölüne bu kasabanın Yatağan Caddesi kavşağından dönülür. Bir doğa harikası olan SALDA gölünün de, bu 18 yıllık dönemde neredeyse talan edilmesine ramak kalmıştı. Doğal sit alanı olan SALDA gölü ve civarı hakkında, mahkeme tarafından istenilen belgeleri ibraz edemeyen Çevre Bakanlığı’nın açılmış olan davada, kaybeden taraf olduğunu kabul ettiğini gördük.
Denizli’nin Serinhisar kasabası KURUYEMİŞ’i ile ünlüdür. Her yerde kuruyemiş kavurma atölyeleri, kuruyemiş toptancıları, kuruyemiş dükkanları vardır. Nereye baksanız KURU kelimesine rastlarsınız. Bu kasabada, Serinhisar’da, 15 Aralık 1966’da doğan Şahin TİN, 26. dönem Denizli millet vekiliseçilir. 2021 yılı bütçe görüşmelerinde, ülkemdeki kötü yönetimi anlatmaya çalışan İstanbul Milletvekili Sayın Engin Altay’ın, çok çarpıcı bir lisanla, ülkenin yoksulluğa doğru gittiğini dile getirmesini izledik. İnsanların işsiz dolaştığını, hatta iş bulamadığı için İş ve İşçi Bulma Kurumuna bile müracaat etmede bir yarar görmeyen halkın, kendi imkanları ile iş aramaya çalıştığını dile getirdi. Hatta insanların ellerinde son kalan imkanları tüketmemek adına, iş aramaya bile çıkmadıklarını ifade etti. İşsizliği yok göstermeye çalışan bir Bakana da, sitem dolu sözlerini çekinmeden yüzüne söyledi. Sayın Engin Altay konuşması sırasında : ‘Herkesin midesine bir şey giriyor, ama KURUekmek giriyor’ cümlesine, iktidar sıralarından bir sataşma cümlesinin gelmesi gecikmedi.
‘ O zaman aç değiller’.
İşte bu cümleyi sarf eden ve bu görüşün sahibi, Serinhisar’lı Şahin TİN , 2021 bütçe görüşmelerine derin bir iz bıraktı. Bu cümlenin sahibi belki, doğduğu kasabanın KURU yemiş entegre tesisinden esinlenerek ‘o zaman aç değiller’ cümlesini sarf etmiş olabilir, ancak bu günlerde Serinhisar’da yaşayan halkın gelirinde, ülkede kuruyemiş tüketimi en alt seviyede olduğu için, ciddi azalma mevcuttur. Bu nedenle Serinhisar’da yaşayan halkın, borç içinde olduğunu bilinmekte. Buna bakarak biz şimdi, Serinhisar halkı için , Denizli Millet Vekili Şahin TİN gibi ‘’ o zaman aç değiller‘’ diyebilmemiz mümkün müdür, diye bir sözüm geldi söyledim, hem nalına hem mıhına.