A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Söz-ün gösterilmesi | Sözlü tarih dersleri : iki

Kategori Kategori: Makale | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: M. Şehmus Güzel | 21 Mayıs 2020 21:36:41

Şimdi tam sırasıdır gelin birlikte bakalım: Acaba sözü gösterme(k) olanağını bulabilecek miyiz? Türkiye’de, bildiğimiz gibi, neredeyse her şey sözlü olarak kuşaktan kuşağa aktarılıyor. Ama bununla birlikte, bir önceki yazımda değindiğim gibi, sözlü tarih çalışmalarımız maalesef gelişmemiştir. Hatta hemen hemen hiç yoktur. Veya epey sınırlı da olsa son on yıllarda bir kıpırdanma söz kosunudur diyelim. Evet son yıllarda sözlü tarih söz konusudur kimi üniversite çevrelerinde.



Ortak hafızamızın canlı tutulması, ortak gelenek ve göreneklerimizin yaşatılabilmeleri için sözlü tarih gereksinimi birincil önemdedir. Hele bizimki gibi, “kalkınma”nın ve “avrupai” / ”batısal” / “yabancı” yeni yaşam biçimlerinin her yönden saldırdığı, gelenek ve göreneklerimizi sarstığı hatta yıktığı, yokettiği toplumlarda.

Evet yeni tür yaşam biçimleri bütün araç gereçleriyle, reklam, video, televizon, her türlü medya, sinema ve filmlerdeki dolaylı reklamlar ve daha binbir yol ve yöntemle hücumdadır:

Örneğin ABD çıkışlı içecekler, örneğin yine ABD çıkışlı “köfteler” bütün toplumların içecek ve yiyecek alaşkanlıklarını allak-bullak ettiler, ediyorlar. Hemen hemen her cografyada, her ülkede, her memlekette yerel gelenekler, yerel yemekler, yerel içecekler savunmadadır:

Örneğin lahmacun (ekmek içinde et anlamına geliyor Arapçada. Arapçadan diğer dillere geçince, doğuşsal anlamı unutuldu) neredeyse “tu kaka” konumuna getirildi.

“Döner Kebab” / “Kebab” dayanıyor, ismini herkese duyurdu, yeni mekanlarda da “oynuyor”, yeni fanlar kazanıyor  ama “İskender Kebab”lar,  Adana kebablar, Urfa kebablar maçı yitirmek üzere...

Oysa adını andıklarımın tümü ve daha niceleri yemek kültürümüzün ve giderek bizzat kültürümüzün önemli birer unsurudur. Sahip çıkılması gereken. Ulusal  zenginliğin  parçalarıdır yemek alışkanlıkları, yemek türleri.

1900’lerde “Beyazlar” Kanada’nın kuzeyinde yerleşik İnuit’lere (“Eskimolar” adı takılan halk) şekeri karşılıksız dağıtıyorlardı. O günleri bir İnuit bakın nasıl anımsıyor:

“Başlangıçta hiç hoşumuza gitmiyordu şeker. Bir türlü sevemiyorduk. Bunun için şekeri bize beleş veriyorlardı. Yıllarca ugraştılar. Sonra şekeri beğenip kullanmaya başlayınca, fiyatını artırdılar. Şimdi  şeker fiyatı çok yüksek.”

Uluslarüstü, devletlerötesi dev şirketlerin artık insanları şekere  alıştırana kadar ücretsiz dağıtılanların da karşılığını aldıklarında kuşkumuz yok.

Bir halkın yemek alışkanlığının nasıl altüst edildiğinin başka  örnekleri de var: Türkiye’den çocukluk günlerimden bir anımı aktarayım:

1960’lı yılların başında, ilk getirildiği sırada, margarinin fiyatı son derece düşüktü.Yemek yapmakta kimse margarin kullanmazdı. Ama ardı arkası kesilmez reklamlar, zaman zaman “hediye” adı alında beleş dağıtımlar sonucu insanlar, “Bir de bunu deneyeyim” diyerek, ufak ufak ta olsa margarin kullanmaya başladılar. O zamanlar süresince fiyatının düşüklüğü de bu tercihte belirleyici oldu elbette.

Ve margarine alışıldıkca, tüketimi arttıkça ve ülke içinde yayıldıkça fiyatı yükseltildi.

Piyasaya gittikçe eğemen olan devletlerüstü şirket (adını reklamını yapmamak için yazmıyorum) 1970’lerin ortasında yapay kıtlık bile yaratarak Bülent Ecevit hükümetinin düşmesine katkıda bulundu. Hem yemek alışkanlıkları değiştiriliyordu, hem de, gerekirse, hükümetler ... Böylece yemekteki göreceli tekel siyasi araç biçiminde de kullanılmış oluyordu.

Bunları böylesine yazıp, anlatmak yerine elimde annemin, ninemin, ablalarımın, teyze veya halalarımın bunları anlattığı bir film olsaydı ve bu filmi size gösterebilseydim, algılamamız, o günleri anlamamız mutlaka daha kolay olurdu.

O yıllardaki  reklamları, beleş margarin dağıtım kampanyalarını, yurttaşların takındıkları tavırları, adı geç(mey)en şirketin yarattığı yapay kıtlığın basın ve yayın organlarınca nasıl yansıtıldığını da belgelemiş olurdum.

İşte söz o zaman gösterilmiş (de) olacaktı. Aradığımız da budur. Sözün gösterilmesi sözlü tarihimiz için. Ortak hafızamızın kalıcılaşması  umuduyla.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Barınma Krizi Değil, Sınıf Savaşı, Türkiye’de Konut, Kira ve Kentsel Dönüşüm Üzerinden Yürütülen Sessiz Tasfiye
Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?

Narva’da Sessiz İhlal, Rus Sınır Muhafızları Estonya Toprağında, Dünya Yine Seyirci
Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

Avrupa’da en fazla Türk’ün yaşadığı ülkeler hangileri?
"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Yıldızlara Bakanlar ve Adaleti Seçenler: Sâbiî Kozmolojiye Karşı Yahudi Etik Devrimi
Mişka Yaponçik Yahudi Mafya Babası
Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git