Irkçılık herkesin nöronlarında var mı, iradenin rolü ne? İnsanlığın tarihi gelişimi sürecinde ve modern çağlarda da kurtalamadığı bir olgu olarak görülüyor ırkçılık. Bilgiye ulaşmanın son derece kolaylaştığı, dolayısıyla da 'başka olan'ın bilinmezliğinin büyük ölçüde ortadan kalktığı bir çağda, bu çağın insanoğluna sunduğu en özgür ifade alanı olarak sayılabilecek sosyal medyada ırkçılığın yankılarını duymak mümkün.
Fakat politik hesapların ötesinde, ne tür bilişsel mekanizmalar ırkçılığı üretiyor? Ya da başka bir deyişle, bir ırkçı aklında ne var?
Wired dergisinin konu hakkında New York ve Amsterdam Üniversiteleri'nde doçentlik yapan nörobilim uzmanı David Amodio ile söyleşisi şaşırtıcı sonuçlar ortaya koydu.
Amodio'ya göre tüm insanlar bilinçsizce de olsa biraz ırkçı ama bu önyargılarının kontrolü aynı zamanda kendi elinde.
'Irkçılık en çok 'duygu eksikliği' ile ifade buluyor'
Profesör Amodio, ırkçı davranışları ortaya çıkaran duyguların sosyal durum ve gruplar arasındaki ilişkilere bağlı geliştiğini belirtiyor. Buna göre ırkçı tepkiler; korku veya tehdit, kin, hor görme ve iğrenme gibi duygularının farklı kombinasyonlarıyla ortaya çıkabiliyor.
Ancak Amodio'ya göre ırkçı davranışlar en çok 'duygu eksikliği' ile ifade buluyor. Örneğin karşısındaki yok farz ederek veya insan kimliğinin dışına çıkararak.
Zararsız bir etnik azınlığın üyelerine karşı duyulan korkunun temelinde ırkçı stereotiplerin ve önyargıların olduğunu belirten nörobilim profesörüne göre önyargılar; ekonomik tehditler, göreceli olarak yoksunluk hissi, steriotipler vasıtasıyla diğer grubun potansiyeli ya da düşmanlığı düşünceleri ile tahrik ediliyor.
'Bilinçaltı ırkçı önyargı her insanda kasıt olmadan ortaya çıkan bir durum'
'Bilinçaltı ırkçı önyargılar' hakkıda çalışmalar yapan Amodio bu kavramı "Herkesin davranışında bilinçli olmadan veya kasıt olmadan ortaya çıkan bir önyargı modeli" olarak tanımlıyor.
Duygusal hafıza ve duygusal tepkilerin oluşmasında öncül bir role sahip olan beynin amigdala bölgesinin 'bilinçaltı ırkçı önyargılar'ın oluşumunda etkisi hakkında çok az kanıta sahip olunduğunu ifade eden profesör, ön korteks ve striatum bölgesinin bu alanda daha direkt etkili olduğunu belirtiyor.
'İnsan davranışları üzerinde büyük bir kontrole sahip'
Amigdalanın, bilinçaltı düzeyde önyargılara bağlı tehditlerin öğrenilmesinde rolü olduğunu belirten nörobilimci, güven ile ilişkili konularda karar alma mekanizmasında beynin başka bölgelerinin devreye girdiğini ifade ediyor. David Amodio, bu noktada insanın davranışları üzerinde büyük bir kontrol kapasitesine sahip olduğunun altını çiziyor.
Amodio'ya göre, insanın önyargılardan arınmış bir tepki vermesi için motive olması gerekiyor. Doğru davranış biçiminin nasıl olduğunu bilmek de önemli.
'Kültürel önyargılardan kurtulmak çok zor'
Basmakalıp düşüncelerin ve önyargıların gelenekler ve kültürle aktarıldığını belirten Amodio beyne işlemiş bu duygulardan kurtulmanın çok zor olduğunu belirtiyor. NYU doçenti, bu konuda en etkili yöntemi, akla gelen her türlü önyargıyı görmezden gelmek yaklaşımı olarak ifade ediyor. Yani beyinde önyargıların oluşmuş olması bunun davranışlara yansımasını gerektirmiyor.
Kaynak : euronews.com | Burak Ortahamamcilar