A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Zarardan Dönersen Kârdır

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 27 Ocak 2020 12:26:45

Anadolu’da yaşamış olan devletler, hatta kavimler Anadolu’ya sahip çıkmışlar, toprağına, taşına, ormanına hatta denizlerine de sahip çıkmışlar. Tarım arazisi kazanmak için ormanları yakmamışlar. 1071’de Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu topraklarına giren Selçuklu orduları, Bizans’a galebe çaldıktan sonra bazı şehirleri yerleşim yerleri olarak seçtiler. Erzurum, Sivas, Kayseri, Konya ve Elazığ gibi kentler öncelikli yerler olarak tesbit edilmiştir.

Selçuklu Devleti’nin hedefinin İstanbul olduğu muhakkak, ancak oraya ulaşmanın zaman aldığı bir gerçektir. Selçuklu’nun Anadolu illerinde yerleşmesi, daha sonra bölünüp Osmanlı Devleti’nin kurulması sürecinde, halk tarıma yönelmiş.

Kurulan Osmanlı Devletinin hedefi İstanbul ve ötesi olmakta gecikmez. İstanbul fetih edildikten sonra, Padişah Sultan Mehmet Han yayınladığı fermanla Memalik-i Osmaniye çapında ses getirir. ‘Ormanımdan bir dal kesenin başını alırım’ . Ormanın bir vatan için servet olduğunu bildiğini düşünmekteyim. Ormansız bir vatan nasıl olur diye düşünsek iyi olur. Günümüzde Avustralya’da, dünyada oluşan iklim değişikliğine paralel olarak yangınların oluşması ile  aylardır bir kabus içinde yaşamaktalar. Binlerce hayvanın telef olduğu, kimi yerlerde türlerinin yok olduğu bu büyük yangının sonucunda mutlaka yine tabiat ana kökleri yanmayan ağaçları yeşertecek. Bitkilerin köklerine olumsuz etki olmadığından, ağaçlar yeniden çıkacak. Ancak bu bir kaç senede toparlanacak bir durum olmasa gerek.

Hatırlarım 2003 senesinin Ekim ayı başında İstanbul Burgaz Ada’da çam ormanı yanmaya başlamış, zor söndürülmüştü. 40 hektarlık bir alanda çam ağaçları yok olmuştu.  Sait Faik’in dostları hüzünle bakıyorlardı, adadaki kaybolan ormana. Her yer simsiyah, ağaçların arasında kalan evleri alevler yutmuş, söndürmek için saatlerce uğraşan, kanter içinde kalan adalı halk, çaresizliğin vurduğu şamarla yere çömelmiş, ağlıyorlardı. Söndürmeye yardım etmek amacı ile Heybeli Ada’dan koşarak gitmiştik Burgaz Ada’ya. Hiç ağaçların yanarken çıkardıkları sesleri duydunuz mu?  Ağlayan bir çocuğun sesi gibi çıkar çam ağaçlarının yanarken meydana getirdiği sesler. Oturur onunla siz de ağlarsınız.

Sonra seneler geçti. Burgaz Ada’da ağaçlar yeniden yeşermeye başladı. 17 sene sonra ağaçlar şimdi 150 santimi aştılar. Çıplak tepe yeniden yeşillenmeye başladı. Aslında yangından sonraki senelerde mevsimsel yağışlar olduğunda, Burgaz Ada’da zaman zaman yerleşim yerlerinde yoğun yağmur yağışının olumsuz etkilerine halk maruz kalmaktaydı. Günümüzdeki yağışlarda artık doğa, yağan yağmuru toprak ve ağaç kökleri emerek yöreye fazla bir olumsuzluk vermemekte.  Tabiat ananın çok hassas dengeleri olduğu muhakkak. Hani derler ya maddenin sakımı prensibi. Tabiatta hiçbir şey yok olmaz veya yoktan var olmaz, ancak şekil değiştirir. Lavoiser’in söylediği fizik kanunu. Bugün hala geçerlidir.

Okyanus ötesinden Türkiye’den, Marmara Denizi’nden Karadeniz’e Montreux‘de  tarif edilmeyen bir kanalın açılması istenildi. Bu, İstanbul’un Kanalı projesi diye  adlandırıldı. Maksat Karadeniz’den Rusya ve İran’ı kontrol edebilme isteği. Halkı günlerce meşgul edecek tartışmalara vesile oldu. Sokaktaki halk, böyle bir kanalın bilimsel olarak nasıl bir etki yaratacağını düşünmeden lehte veya aleyhte sözler söylemekten çekinmediler. Aslında, böyle bir proje için tarafsız bir birimin çevre etki değerlendirme raporu yapması gerekirken, para karşılığında yaptırılan ısmarlama bir rapora herkesin itibar etmesini beklediler. Bu gerçekleşmedi. Bilim adamları konuyu denizin görünmeyen canlılarına yöneltince, toplum bu sözlere itibar etmeye başladı. Deniz canlılarının meydana getirdiği bir yaşam zinciri bulunmakta. Plankton ve türevleri ile başlayıp balıklara kadar giden bir besin zinciri, asırlarca süre gelmiştir. Son elli senedir Karadeniz boğazının yapısal işleyişi ile Marmara çukurunda deniz tabanına çöken ölü canlılar bu çukuru doldurmaya devam etmekte. Suda eriyik olarak bulunan oksijen değerleri düşmekte, böylece canlıların yaşaması engellenmektedir. Giderek suda canlılar tükenmekte, kalanlar da yeterli beslenemediğinden, balıklarda verim düşmekte.  Tabiat anayı ne kadar sağlıklı tutarsanız, o da size o kadar bonkör davranır. Hatırlarım iki palamut 2.5 liradan satılır, tezgahlarda Kalkan balığı bolluğu olduğundan tezgahları kalkan balığı ile süslerlerdi. Büyükler söyler küçükler dinler, zararın neresinden dönerseniz kârdır, diye bir sözüm geldi söyledim. Hem nalına hem mıhına.
 
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü
DEVLET-ULUSTAN FEDERASYONA, ekitap
Dünyada altın madenciliği nasıl yapılıyor, kazalar ne kadar yaygın?
Afganistan: Aktivistlerden kadınlar için online dergi

AB, Türkiye'ye verdiği mülteci fonunun nasıl harcandığını öğrenemiyor.
Avustralya Dışişleri Bakanı Wong: Filistin'i tanımaya hazırız.
İngiltere'de polis, silah ruhsatı almak isteyenlerin eşleriyle de mülakat yapmaya başladı.
Beterin beteri var!
Sağ popülistler ilk kez AB Parlamentosu'nun kontrolünü ele geçirebilir…

Yoksulluk sınırı bir yılda 24 bin TL arttı.
Türkiye son 20 yılda faize 563 milyar dolar ödedi
Uber Avustralya'da taksi şoförlerine 178 milyon ABD dolar tazminat ödeyecek
Çin 2024 ekonomi hedeflerini açıkladı
Almanya'daki Türk doktor sayısı 2 bin 600'ü geçti

Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.
Franz Kolschitzky: Viyana Kuşatması'ndan Kalan Kahveleri Değerlendiren Girişimci
Kış güneşi arayan Britanyalıların adresi Türkiye

Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL
REMZİ RAŞA’YI ANMAK İÇİN

KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI
TARİHSEL KİŞİLİK
TARİHSEL İNSAN
SÜREÇ VE TARİHSEL ÖZNE

'Yeşil İslam' Endonezya'yı iklim çöküşünden kurtarabilir mi?
İsviçreli kadınlar AİHM'de görülen iklim değişikliği davasında zafer kazandı.
Yorgun dünya artık yavaş dönüyor
Avustralya’daki dev yosun ormanlarını yapay zekâ koruyor
2023'te sıcaklık rekoru kırıldı

Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar
Sanal Gerçeklik, Artırılmış Gerçeklik , Metaverse, Sanal Uzay Nedir?

Beynine çip takılan kişinin düşünceleri 25 dakika boyunca okundu.
14 Mart Pi Günü, Günün Kutlu Olsun Pi !
Tüm canlılar için en ideal sıcak
Avustralya’da 350 kişinin konuştuğu yeni bir dil gelişti
İnsanlık için küçük ama Türkiye için çok büyük bir adım

2023'te 282 milyon insan açlık yaşadı.
Servet dağılımı adaletsizliği: Türkiye'de %1’lik kesim servetin %40’ını alıyor
BM Raporu: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısında soykırım suçu iddiası
Doğurganlık oranında 'büyük düşüş': Ülkelerin % 97'sinde nüfusun azalması bekleniyor
Dünya Mutluluk Raporu yayınlandı: Avusturalya listenin 10., Türkiye 98. sırasında yer aldı.

GEÇİTKALE'DEN GELİYORDU...
GENÇ BİR YAZARA BİRKAÇ TAVSİYE
DEĞİŞİYOR, YOKSULLAŞIYOR
“KİRAZ ZAMANI” SERÇELER, KİRAZ AĞACIMIZ, RAZZİA
Enflasyon Rehberi

UCUZ ET
Hesap
---İST
SANDIK
TAKSİ DURAĞI

İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi
Dünyanın İlk Destan Kahramanı: Gılgamış


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git