A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Abidin Dino ile Düşünmek

Kategori Kategori: Makale | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: M. Şehmus Güzel | 06 Aralık 2019 12:17:10

Abidin’in düşünce ile felsefe ile gizli bir ilişkisi vardı. Kısa Hayat Öyküm isimli anılarında çocukluk zamanı için ve çocukların ana, baba ve kardeşleriyle ilişkileri üzerine yazdıklarıyla, Ölüm mü?Ne Buluş! isimli kitabının tamamı, ve hele ölüme ilişkin satırları açıkca felsefedir, ismini söylemeden, kendini ele vermeden.

Abidin düşünceye ilişkin olarak, kendi çizdiği “Eller”, “Parmak İstifleri” ve genel olarak eller konusundaki bir sohbetimiz sırasında felsefi şeyler söyledi, işte tadımlık bir parça :

“Düşünce insanın elinden gelir. Nasıl olabilir yani düşüncenin elden gelmesi? Şöyle olabilir; örneğin çocuğun ilk duyguları, anasıyla olan ilişkisi; annesi uzaklaşırken küçülür fakat çocuk bilir ki, annesini tekrar yokladığında, annesi küçülmüş değildir. Yani dünyayı algılama konusunda ellerin verdiği, daha belirgin belki. Bazı düşünce ve duygular var sadece ellerden geçer.”



Abidin, dünyayı yalnız gözleriyle değil, elleriyle de görür. Dokunmanın önemi. Ve bize gösterir.

Su üstünde suluboya yapar.

Nâzım Hikmet’i dinler : “On dokuz yaşım Beyazıt Meydanı’ndan geçiyor çıkıyor/Kızıl Meydan’a Konkord’a iniyor Abidin’e/rastlıyorum da meydanlardan konuşuyoruz (...) Abidin uçsuz bucaksızın renklerini döktürüyor/ben renkleri yemiş gibi yerim”.

“Dünyanın en optimist pesimistiyim” diye kendini tanımlayan Abidin bilgileri, sanatı, anıları, yaşanılanları “taşıyan”, bir dönemden öbürüne, bir kuşaktan öbür kuşağa “götüren” ve böylece kuşaklar arasında “köprü” kuran bir bilgedir. Burada geçmiş zaman kullanmıyorum, çünkü eserleriyle bu işi sürdürdüğü ortada.

Kuşaktan kuşağa arkadaşlarının, dostlarının, tanıdıklarının, yoldaşlarının hepsini sayamayacağım ama bir fikir vermesi için yine de birkaçını anmak lazım : Nâzım Hikmet, Fikret Muallâ, Babel, Meyerhold, Yutkeviç, Tzara, Gertrude Stein, Picasso ve daha birçok sanatçıdan aldıklarını, yılları, çağları, sanat akımlarını leblebi yer gibi yiyerek atlamış, yeni kuşaklara, diyelim Yaşar Kemal’lere, Selçuk Demirel’lere ve bizlere aktarmıştır. Mutlaka burada isimleri geçenlerin başka başka ve kendilerine özgü değişik kaynakları da var(dı). Ama burada isimleri geçenlerin ve geçmeyenlerin her birine ayrı ayrı veya  birlikte Abidin’den de mutlaka bir şeyler kalmıştır. Mutlaka BİR ŞEYLER.

Bu anlamda Abidin hepimizin öğretmenidir. Öğretmenlerimizden biridir. Ama mutlaka en beğenileni. En dost. En can arkadaş. Yoldaş.

Kendi payıma bana yazım konusunda öğrettiklerini asla unutamam. Sanki hiç ders verir gibi değil. Nasıl olduğunu bilmeden. On yıllık arkadaşlık iz bırakmaz mı? Bırakır elbette. Örneğin yaptığmız söyleşileri sesaygıtından kağıda geçtikten sonra alır nakışlardı, bazı paragrafları yeniden yazar, ender de olsa işi azıtır, kalkar benim yerime kendi kendine soru sorardı. Söyleşimiz işte o zaman abidinik olurdu. Çerçevesinden çıkar kendi başının çaresine bakardı.  

Abidin “dünyası” içinde yolculuk yapanlardan Mehmet Basutçu, bir yerde aynen şunu yazıyor :

“Abidin ders vermeyi sevmeyen bir insandı. Ancak, kendisine dikkatle kulak verenler için alınacak çok ders vardı.”

Evet aynen bu.

Abidin’in “gençlere” tavsiyeleri yok muydu? Vardı elbette. İşte aklımda kalanlardan bir demet : Bir gün veya başka bir gün işimize yarayabilir :

Sabırlı olmak.

İnatçı olmak. Doğru bildiğimiz yolda yürümek, eğilmeden, bükülmeden.

Çalışmak. Çalışmak. Yine çalışmak. Yılmadan. Aç kalarak gerekirse. Bu bağlamda iyi ressam Behçet Safa bana kalırsa hakiki abidinik “resim fedasi”dir.

Ama ille ressam olmak şart değil Abidin’in söylediğini tatbik etmek için. Başka alanlarda da benzerini yapmak mümkün.

İşte birkaç yol daha :

Nazik olmak. Bilhassa kadınlarla. Hele yaşlı kadınlarla. Tam sırasıdır, buyurun Güzin Dino’ya kulak kabartalım : “Kardeşim, adamda hem şeytan tüyü var, hem de ne lakırdılar bulurdu, şaşardınız, inanamazdınız. Bakarsınız bir yemekte, bir toplantıda, bir sergi açılışında, bir köşede yaşlı bir bayanla oturmuş, tadına doyum olmaz bir sohbet bağlamış. Çekici, rahat ettirici bir tarafı vardı Abidin’in. Kızması çok enderdir. İki-üç kişi vardır hani ‘defterinden sildiği’ denebilecek. Kin tutmazdı asla. Bu açıdan çok rahattı. Maddi sıkıntıyı umursamazdı. Ve böyle durumlarda hep ‘Nasıl olsa bir çaresini buluruz’ demesini bilirdi ve sizi de rahatlatırdı.”

Abidin’in enaz bilinen yönü filozof yönüdür. Evet felsefe hayat dersleri vermekse ve kimi alanlarda konseptler yaratmaksa Abidin Dino filozoftu. Bunu uzun uzun anlatmak mümkün. Ancak burada bunu yapmam olanaksız. O nedenle Abidin’i anmak için birkaç deyişini, birkaç “formülünü”, Güzin’in deyişiyle birkaç “lakırdısını” sunmak istiyorum: O’nu anarken aynı zamanda düşünebilmek umuduyla. Elbette Abidin’le birlikte:

Soru: “-Şairlerin eli zelzeleden titrer mi?
Yanıt: -Titrer.”

“-Ekmek bir kitap mıdır?
-Ekmek misafirdir, ya gelir ya gelmez.”

“-Haritada bir yeni deniz görüyorum,
-Ter denizi,
-Bu denizde kim boğulacak?
-Bu denize sebeb olanlar.”

“-Sen doğrusunu söyle: Köprülerden ne geçecek?
-Düğün alayları.
-Ormanlardan?
-Kadın sesleri.    
-Yollardan?
-Ben ve zafer müjdeleri (belki de bensiz).”

“İstanbul’da ‘Sabah rüzgârı tuz kokar.”

“-Günlerden hangi gündeyiz?
-Ana baba gününde.”

“-Toprağın denizden farkı ne?
-Balığı azdır.”

 “-Çabuk sırrını söyle.
-Ekmek, özgürlük, barış.”

“-Sen söyle kimi berhava edeyim?
-Ümit nedir bilmeyenleri.”

“Anlamak yetmez, anlatılan, anlamak gayretine değmeli.”

İşte Abidin bunları ve daha birçok şeyi, resimlerini, heykellerini, kitaplarını bize emanet etti. Emanetine sahip çıkmalıyız derim.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git