|
|
Yavaş seyahat nedir, nasıl yapılır?Kategori: Yaşam | 0 Yorum | 12 Temmuz 2019 09:29:17 Bir sonraki tatil zamanınız geldiğinde ağır ama sürekli olan seçenek ilginizi çekebilir. Lizzie Pook en sakin seyahat modasını inceliyor. İster eski bir buharlı trende Sri Lanka’nın çay tarlaları arasında aheste aheste geziyor olun, ister sadece bir çift yürüyüş ayakkabısı ve hafif bir yağmurlukla Transilvanya ormanlarında kendi yolunuzda dolaşın, işleri ağırdan almakta yadsınamaz bir romantizm var.
Yavaş seyahatin temelini oluşturan da işte bu büyü. Kısa sürede bir şehirden ötekine koşuşturup her yeri gezmeye çalışmaktansa acele etmeden dolaşmak, çok geç saatte yapılan uçuşlardansa gösterişten uzak gemi yolculukları artık gittikçe daha çok tercih ediliyor. Seyahat bir hedef peşinde telaşla koşturmaktan, listenizdeki maddeleri karalamaya çalışmaktan (ki “turist tükenmişliğine” ulaşmanın kesin bir yoludur) çok daha fazlası olmalı. İşte yavaş seyahat için bilmeniz gereken her şey. Yavaş seyahat tam olarak nedir? Kağıt üzerinde yavaş seyahat; yerel tarıma, bölgesel mutfaklara, imece usulü yemek yapmaya ve geleneksel yemek pişirme yöntemlerine odaklanan ve 1980'lerde Roma’da McDonald's açılmasının protesto edilmesiyle İtalya’da başlayan yavaş gıda hareketinin sonucu. İnsanlarla ve yerlerle bağlantı kurmaya yoğunlaşarak “zaman yoksulluğunu” sorunlaştıran ve bu meseleyi irdeleyen girişim zamanla “Yavaş Hareketi” olarak bilinen bir yaşam tarzına dönüştü. Peki bu hareket seyahat için ne anlama geliyor? En temelde uçak yerine tren kullanmak var. Original Travel'ın kurucu ortağı Tom Barber “Yavaş seyahat en basit şekliyle tren, at, yürüyüş, bisiklet ve tekne gibi belirli ulaşım yöntemleriyle seyahat etmek anlamına geliyor. Tamamen manzarayı takdir etmek ve onunla bir olmakla ilgili. Araba veya uçak gibi bir ulaşım aracı kullanıyorsanız bunu camın ardından yapmak pek de mümkün değil” dedi. Ancak çoğu insan için yavaş seyahat sadece bir dizi seçenek değil, bir düşünce şekli haline geldi. Responsible Travel CEO'su Justin Francis “Fiziksel olarak da yavaşlamak elbette gerekli ama yavaş seyahatin meselesi hareket hızından çok zihin. Yavaş seyahat; meditasyon uygulamaları yaşamlarımız için neyse hepsini turizme taşıyor. Burada tarihi, yiyecekleri, dili ve insanları aracılığıyla bulunduğunuz yerin ruhuna bağlanmak, yapılacaklar listesi veya Instagram fotoğrafları kovalamaktan daha önemli hale geliyor” diye konuştu. Neden moda oldu? Francis “Paket turizmine, turizm ve Instagram takıntısına karşı tepkilerin bir parçası” diye açıkladı. Sözlerine “Tren yolculuğu unsuru epey önemli çünkü eko-kaygı ve uçuş karşıtı hareketler yaygınlaşıyor” diyerek devam eden Francis burada Flygskam’dan, geçen yıl İsveç’te ortaya çıkan ve insanları karbon salımlarını düşürmek için uçmayı azaltmaya teşvik eden uçuş karşıtı hareketten söz ediyor. Ancak bu değişimin başka bir nedeni daha var: Y kuşağı. Barber “Sorumlu turizm büyük ölçüde geri döndü. 2000’lerin başında seyahatin mottosuydu, ancak kavram ekonomik krizden sonra insanların maddi endişeleri yüzünden kayboldu. Şimdiyse tekrar karşımıza çıkmaya başladı ve bir daha da yok olmayacak çünkü Y kuşağının yeni nesil gezginleri buna izin vermeyecek” dedi. Barber bu genç tüketicilerin tur şirketlerinin çalışma tarzını da şekillendirdiğine inanıyor. Barber’a göre “Yeni nesil gezginler şimdiye kadarki en çok etik hassasiyet sahibi tüketiciler. Bu yüzden şirketler de giderek daha etik ve gezegene daha az zarar veren seyahat yöntemleri sunuyorlar.” Yavaş seyahatin üzerimizdeki etkileri nelerdir? Gerçekten de çok fazla etkisi var. Francis “Yavaş seyahat bizim için öğrenmeyi, rahatlamayı ve gençleşmeyi mümkün kılıyor. Sadece kısa bir süre için bir yerde kalmak yerine o yerin parçası olmamızı sağlıyor. Sorumlu bir şekilde yapıldığında uzun süredir eko-turizmle ilişkilendirilen “Kendi ayak izinden başka bir şey bırakma” sözünün ötesine geçmemize izin veriyor. Eğer doğru yapılırsa yerel topluluklara, ekonomilerle doğal yaşama faydalı ve seyahatinizden de uzun sürecek olumlu etkiler bırakabilir” dedi. Ayrıca bazen bu şekilde seyahat etmek de çok daha ilginç olabiliyor. Slow Cyclist (Yavaş Bisikletçiler) organizasyonun kurucusu Oli Broom “Gölgedeki yerleri keşfetme fikri yavaş seyahati anlamanın iyi bir yolu. Yani daha az görülen ve daha az ziyaret edilen ancak eşsiz bir cazibeye sahip yerleri... Bir keresinde Londra'dan Hungerford'a giden bir tren yakaladım, sonrasında da birkaç gün boyunca açık alanlarda kamp kurarak bisikletle Salisbury'e döndüm. Günlerinizi bisikletle ya da yaya olarak yaptığınız keşiflerle doldurduğunuzda beş günlük bir yolculuk bile kendinizi çok daha uzun süredir uzaktaymış gibi hissetmenizi sağlıyor” diye konuştu. Bu kadar yavaş seyahat etmeyi yaşam tempomuza nasıl sığdırabiliriz? Seyahatinizi yerel seviyede tutmak iyi bir başlangıç. Francis “Yerel halkın sahip olduğu otellerde kalın, yerel tur rehberleri kiralayın, yerel restoranlarda yemek yiyin ve yerel mağazalarda alışveriş yapın; bu kendinizi yavaş turist haline getirme mücadelesinin yarısı” dedi. Ulaşım şeklinizi değiştirmek de hayli sağlam bir kazanım. Durun ve düşünün: O uçağa binmek yerine oraya trenle gidebilir miyim? Taksi çağırmak yerine bu şehirde yürüyebilir miyim? Barber “Her zaman trenle yolculuk yapmayı tavsiye ediyoruz” dedi ve şunları ekledi: Trenler varış yerinin ruhuna açılan pencerelerdir. Hareket eden seyyar bir topluluğun parçası gibi hissedersiniz. Uzun yolculuklarda bir arada sıkışıp kaldığınız için her zaman sohbetler başlatır; yöreler ve yöre insanları hakkında yeni bir şeyler öğrenirsiniz. Barber ayrıca Arjantin'de at sırtındaki tatiller, ABD'de kovboy turizmi veya Zambiya'daki Güney Luangwa benzeri yerlerde yürüyüş safarileri gibi seçeneklerle de seyahatleri yavaşlatmayı tavsiye ediyor. Barber’a göre “Rehberiniz iyiyse ekosistemin çalışma şeklini açıklayarak ve size küçük hayvanları ve kuşları göstererek doğal hayatı şaşırtıcı yollarla canlandırabilir, 4x4 bir araçtayken neredeyse kesinlikle kaçıracağınız şeyleri görmenizi sağlayabilir.” Sonuç olarak küçük değişiklikler yapmaya başlarsak daha büyükleri de takip edecektir. Broom “Yavaş seyahat bir yaşam tarzı. İster tozlu arka yollarda oyalanın, ister dağlara tırmanın, isterseniz de kır çiçeklerinin açtığı çayırlarda uzanın. Bu küçük değişimlerle hayata geçirilebilir bir şey. Çevreyi takdir etmek, her dakikayı en iyi şekilde değerlendirdiğinizden emin olmak ve etrafta hızla dolaşırken kolayca gözden kaçırabileceğiniz küçük şeylerin tadını çıkarmak için her gün yürümeye ya da bisiklete binmeye başlayın” dedi. Kaynak : independentturkish.com
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|