|
|
Hayali düşmanla savaşan Türk ekonomisiKategori: Türkiye | 0 Yorum | 24 Ağustos 2018 16:36:33 ABD'nin ünlü Foreign Policy dergisinden Esther Owens’ın ‘Erdoğan Türk Lirası’nı reforme etmeye hazır’ yazısında, "Erdoğan’ın faiz oranlarına müdahalesi Merkez Bankası’nın bağımsızlığını zedeliyor. Maalesef destekçileri bu durumu kavrayamıyor ya da görmek istemiyor, aksine Erdoğan’la beraber hayali düşmanlara saldırıyorlar. Lira değer kaybetmeye devam ederken, bu taktikler sonsuza dek işe yaramayacak. Er ya da geç Erdoğan’ın gerçek bir reforma ihtiyacı olacak" ifadeleri yer aldı.
ABD'nin ünlü Foreign Policy dergisinden Esther Owens'ın kaleme aldığı yazısında Türkiye'nin içinde bulunduğu krize değinildi. "Er ya da geç Erdoğan’ın gerçek bir reforma ihtiyacı olacak" diyen Owens'in yazısı şöyle: Geçtiğimiz haftalarda Türk Lira'sında yaşanan düşüşün ardından Recep Tayyip Erdogan'ın vatandaşlara yönelik döviz mevduatlarını bozmaları çağrısını 'Türk Lirası'nın onurunu kurtarma' hamlesi olarak değerlendiren Owens, Erdoğan'ın bu hamlesinin tutmayacağını öne sürdü. Owens, Erdoğan'ın liraya yönelik daha büyük çaplı reformlara başvurması gerekeceğini ve bunun da daha fazla kaos anlamına geleceğini yazdı. Erdoğan tarafından, ülkeyi utançtan kurtarmak ve Lira'nın itibarını geri kazandırmak olarak pazarladığı bu hamlelerin şansına Türkiye ekonomisine bir kaç yıl da olsa daha güçlü bir görünüm verdiği, ayrıca Erdoğan'ın otoritesini muhafaza etmesine olanak sağladığı belirtildi. Tüm bu değişikliklerinin sağlam bir para politikasından öte milliyetçi duruşla alakalı olduğu belirten Owens, Erdoğan'ın asıl amacının gücünü sağlamlaştırmak ve tabanının desteğini perçinlemek olduğunu ve Erdoğan'ın bu politikasının işe yaradığını belirtti. ‘Bu nedenle Erdoğan, yeni para bastırmak ve ya bir kaç sıfır daha eksiltmek gibi yeni reformlarla milliyetçi kesimin desteğini arttırmak ve liraya olan inancı tazelemek gibi olumlu sonuçlar öncekiler gibi sonuçlar doğuracağı yanılgısında olabilir’ ifadeleri kullanıldı. ‘’Öte yandan işlerin iyiye gitmesini ummak için ufak da olsa bir neden var. Erdoğan’ın damadı kısa bir süre önce ekonomi bakanı olarak göreve geldi, yani Erdoğan’ın istediğini yapma gücü üzerinde oldukça az denetim var. Erdoğan’ın Türklere verdiği, ellerindeki dolarlardan kurtulmaları yönündeki tavsiyesi muhtemelen bir uyarıydı: 2016’daki darbe girişimi sonrası alınan tedbirler kapsamında Türkiye, CIA ya da Gülen Cemaati’ne bağlılığın sembolü olduğu iddia edilen bir dolarlık banknota sahip olduğu gerekçesiyle bir Amerikan çifte vatandaşını tutukladı. Yakında Türkler ellerindeki tüm yabancı paraları bozdurmak zorunda kalabilir ki bu durum sadece yatırımcıların güvenini zedeleyecektir. 'ERDOĞAN MİLLİ HASSASİYETLERDEN FAYDALANMAYA ÇALIŞACAK' Her şekilde Erdoğan büyük ihtimalle milli hassasiyetlerden faydalanmaya çalışacaktır. Erdoğan, Lira’nın çöküşünden ve Türkiye'nin ekonomik sıkıntılarından ABD’yi, iPhone’ları ve sahte haberleri sorumlu tuttu. Hatta partisi, Estee Lauder kozmetik ürünleri, Cheetos ve Febreze gibi ABD ürünlerine boykot kararı aldı. Ancak boykot listesi stratejik bir yaptırım sisteminden ziyade Erdoğan’ın alışveriş merkezinde gezerken gördüklerinin derlemesine benziyor. 'TÜRKLER, ERDOĞAN'I BİR SÜRE DAHA DİNLEYECEK' Aslında, Lira’nın çakılışı konusunda Erdoğan kendisinden başka suçlayacak kimsesi yok: Bu duruma gelinmesinin sebebi yıllardır süregelen hatalı mali yönetim. Erdoğan’ın faiz oranlarına müdahalesi Merkez Bankası’nın bağımsızlığını zedeliyor. Maalesef destekçileri bu durumu kavrayamıyor ya da görmek istemiyor, aksine Erdoğan’la beraber hayali düşmanlara saldırıyorlar. Lira değer kaybetmeye devam ederken, bu taktikler sonsuza dek işe yaramayacak. Er ya da geç Erdoğan’ın gerçek bir reforma ihtiyacı olacak. Aksi takdirde seçmenler arasındaki popülaritesini kaybedecek. Erdoğan çoktan halkı ‘şeytani faiz oranlarına’ karşı ayaklandırarak yeni bir kaynak arayışına başladı. Ama Türkler birikimlerini kaybettikçe, Erdoğan’ı sadece bir süre dinleyecektir. Almanya Merkez Bankası Başkanı Jens Weidmann, küresel politik risklerin arttığını belirterek ticaret savaşları uyarısında bulundu. Weidmann Türk ekonomisindeki sıkıntıları gidermenin yolunun, sağlam, sorumlu ekonomik ve mali politikalar izleyerek, fiyat istikrarı için bağımsız para politikaları uygulamaktan geçtiğini savundu. Almanya Merkez Bankası Başkanı Jens Weidmann, küresel politik risklerin arttığını belirterek “Siyasi riskler artıyor. Özellikle de uluslararası ticaret çatışmalarının artma riski" dedi. Weidmann, Berlin’de yabancı basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB), varlık alımını içeren ekonomik teşvik programını sonlandırmasının, Avro bölgesinde para politikasının normalleşmesi sürecine doğru ilk adım olduğunu söyledi. ECB’nin normalleşme sürecinin kademeli olarak önümüzdeki birkaç yıl süreceğini anlatan Weidmann, gecikme konusunda uyarıda bulundu. İsmi ECB’nin gelecek başkanı olarak gündeme gelen Weidmann, gelişmekte olan ülke ekonomilerindeki risklerin daha fazla önem kazandığını belirterek, Türk ekonomisindeki sıkıntıları gidermenin yolunun, sağlam, sorumlu ekonomik ve mali politikalar izleyerek, fiyat istikrarı için bağımsız para politikaları uygulamaktan geçtiğini savundu. Küresel ekonomik görünümde belirsizliklerini arttığının altını çizen Weidmann, “Özellikle dünyanın iki en büyük ekonomisi Çin ve ABD’nin sürüklediği küresel ekonomik büyüme canlı kalmaya devam etmekte. Bununla birlikte, siyasi riskler artıyor. Özellikle de uluslararası ticaret çatışmalarının artma riski.” değerlendirmesinde bulundu.
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|