OECD Genel Sekreteri Angel Gurria'nın açıkladığı "2030'a Doğru Çevre" başlıklı raporunda, ülkelerin elde ettikleri zenginliklerin yüzde birlik kısmının bu mücadeleye ayrılması halinde, 2030 yılına kadar çevre sorunlarının azalacağı, nemelazımcılığın bedelinin ise çok daha büyük olacağı görüşü dile getirildi.
Oslo’da açıklanan rapora göre; iklim, biyolojik çeşitlilik, su ve insan sağlığı gibi temel konularda bir dizi tedbir alınması şart. OECD Sekreteri, raporu açıklamak için düzenlediği basın toplantısında, “Tedbirlerin maliyeti yüksek sayılmamalı. Bu, vurdumduymazlığın daha sonra yol açacağı sonuçların bertaraf edilmesinden çok daha ucuza gelecek. Maliyet-kar dengesi olumlu. Ahlaki, sosyal ve siyasal sonuçlarını bir tarafa bıraksak bile, çevreyle bir an önce ilgilenmeye başlamak sırf ekonomi bakımından bile iyi fikir...” dedi.
Çevre sorunlarıyla mücadelede özellikle azotdioksit ve kükürtdioksit emisyonunun azaltılmasını ve sera etkisine yol açan karbon gazlarının sınırlandırılmasını tavsiye eden OECD raporuna göre, bu mücadelenin maliyeti 2030 yılında gayri safi iç hasılanın yüzde birini ancak geçecek.
Genel Sekreter Gurria, “Düşman belli. Adı karbon. Onu yenmeliyiz” diye konuştu ve çevre kirliliğine en fazla yol açan sektörlerde enerji kaynaklarının daha akılcı şekilde kullanılması ve uluslararası eşgüdümün geliştirilmesi gerektiğine işaret etti.