A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Çığlık

Kategori Kategori: Kültür/Sanat | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: M. Şehmus Güzel | 01 Ağustos 2017 06:09:40

Anlatılan epey garip, kabussal, heyecanlı ve düşündünücü: “ Derin uykumdan aniden sıyrıldım, eşimin akıl almaz çığlıklarıyla. Korku ve heyacandan gözlerimi açar açmaz suratımın orta yerine saplanmak üzere ucu sipsivri kasap bıçağını gördüm ve nasıl olduysa oldu başımı ve suratımı yastığın soluna atabildim, can kurtarma derdi neler yaptırmaz insana. İnsana. Panik poyrazı esiyor yatak odamızda. Başımı ve suratımı kurtardım ama yastık sizlere ömür : Kuş tüyleri odada uçu uçuverdiler.

Bunları, doğrusunu isterseniz, olaydan epey sonra anımsayabiliyorum, birbiri peşine  sıralayabiliyorum. Yoksa o anda ne olup bittiğini anlayacak, kayıtedebilecek veya hele “ yazacak ” durumda hiç değil(d)im. Yastığı kurtaramadım. Yastık paramparça. Döşek te nasibini aldı. Birkaç bıçak darbesi de onun “ hakkına düştü ”  (!!!) Ama kan yok. Önemli olan da bu. Eşim ne iyi ki tüy siklet, iki üç hamlede derdest edebildim, bıçağı nedeni bilinmez bir biçimde duvara doğru sallamasından sonra ve başını şiddetle duvara vurmak üzereykenden hemen önce, o minik başını ille duvara vurmak için sallayadururken. Bağırıp çağırmalarına, anlaşılması ve çevirisi nâ–mümkün küfürlerine, çığlıklarına kulak asmadan, nazikçe ve canını yakmamaya özen göstererek, ellerini bağlamak zorunda kaldım. O anda elime geçen ne varsa onunla. Sonra ayaklarını, yoksa tepinip duracaktı, zembereği boşanmış yada cereyana kapılmış oyuncak bebekler gibi, ayaklarını sağa sola, masa, koltuk ve sandalyelere vurup canını açıtmasından korktum. Susması için çare yok. Ne  yapmalı ? Ağzına bir tenis topu mu koymalı ? Oha ! O kadar da olmaz. Ayıp. Bir elma mı ? O da olmaz. Yorulana kadar bağırıp çağırmasına engel olamazdım, olmadım da. Hem böylece “ içindekileri ” çıkarması da iyi oldu. Bu benim sevdiğim kadın mı ? Hani adına şiirler yazdığım, güzel gözlerine bakıp bakıp uzaklara çoookkkk uzaklara “ gittiğim ”... Gölgede unuttuğum. Evdeki demirbaşların arasında, yanında, “ içinde ”  kendi başına terkettiğim sevgilim mi ? İş, metro, “ dodo ”/ uyku sarmalında esir olup, özümle birlikte tutsak ettiğim canım, cananım mı ? Sorular peşpeşe ta yüreğimden vuruyor. Birden gözüm çalar saate takılıyor. Gecenin üçü. Ne yapmalı ? Anne ve babama ve teyzeme telefon etmeliyim diyorum. Önce teyzem Pat’ı arıyorum. Adı Patricia ama biz kısaca Pat diyoruz. Psikiyatrdır, hallerimizden anlar, bir çare bulur, bir yol önerir diye. Pat her zamanki gibi cin, leb demeden leblebiyi anladı ve : “Hemen acil servisi ara. Merak etme. Ben hızla yola çıkıyorum, bir saatte varırım ” diyerek telefonu kapadı. Pat, mutfakta kahve makinasını fişe takılı unutup, evinden çıkıyor, atlıyor otomobiline ve saatte 130-140 ile gazlıyor... Birazdan bunları o bana anlattı. Sonra anne ve babama telefon ettim. Keşke aramasaydım. Annem uyku ilaçıyla, babam dün gecenin şarabıyla sersem. Ne söylediğimi anlamadılar ve saçmalamaya başladılar bile. Pes ! Yanlış kapıyı çaldığımı bir kez daha anladım. Telefonu  kapadım. Acil servisi aradım ...

Acil servisten iki erkek, bir kadın ambulans, takım-takavatla geldiler. Baktılar. Sesi soluğu kesilmiş, sanki bütün kanı akıp boşanmış, bembeyaz yüzlü, bembeyaz vücutlu, yeşil ve az bulutlu gözleri koskocaman açık, ağzı kupkuru eşimi aldılar. Ben de onlarla gittim... Eşimi bu saatte yalnız bırakacak adam mıyım ? Değilim ...

Eşim şimdi “ Akıl ve Ruh Hastalıkları Hastanesi ”nde gözetim altında. Eşim, çözemediği ve çözemedikçe abarttığı binbir sorunun esiri. Yıllarca kapalı kaldı. Aklını çaldı.

Ben ölseydim eşim arkamdan ağlar mıydı ? Bu soruyu sormamın yersizliği pek açık artık. Değil mi ? Doktorlara kalırsa eşimin gözetim altında kalması “ bir parça sürebilir ”. Bense kendimi denetim ve özgözetim altına aldım. Ya ben de delirirsem. Ya ben de zaten deliysem. Eşime yaptıklarıma bakılırsa belki anadan doğma deliyim. Pat ve doktorlar “ merak etme delilik bulaşıçı değil ” diye beni ikna etmeye ve sakinleştirmeye çabaladılar. Ama beni kandıramadılar. Eşim örneğin mini minicik, tatlı sudan daha tatlı, balık etli, lokumdan yumuşak, şekerden şeker, güzelmigüzel, sevecen, şirin, dokunmaya korkarsın türündendi, ama bak nasıl aniden delirdi ? O delirdiyse ben de delirebilirim. Belki ben şu an zaten deliyim. Ama o kadar deli arasında kimse farkına varamıyor olmalı.
 
(...)

Terden sırılsıklam uyanıyorum. Böyle de rüya mı olur diye, “ yönetmene ” ters ters bakıyorum. Yönetmense bana daha beterinden beter bakıyor ve “ Bana bakacağına kendine ve şimdiye kadar yaptıklarına bak ! ” diyor. Aaa adama bak be. ”

Sevgili okuyucularım, bıyıklılar ve bıyıksızlar, durum vahim, bu nedenle uyarmak için şuraya not düşüyorum yine de : Dikkat ! Dikkat ! Delilik kapı(mız)da. Hem bugün veya yarın, mutlaka pek yakında, zamanı gelince, kadınlar günü kutlanacak. Sakın unutmayın : Kadınları(mızı)n çığlığını. Şimdiden tedbirinizi alın : Uyanır uyanmaz hemen mutfağa doğru savrulun ve bugün de sabah kahvaltısını siz hazırlayın. Hani değişiklik olsun diye. Bu kadarıyla kimse size “ ayol bizimki  delirdi mi ne ? ” demez ( !) Söz ! Deli sözü.


 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.
Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi’nde yükselen o çığlık
Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi
Zehirlenen yalnizca tabaklar değil: Türkiye’de gida güvenliği krizi ve sistemin çürümüşlüğü…

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git