Bir sözcüğü ya da kavramı doğru anlamak için ilk baktığım yer sözlüktür… Mutluluk, Türk Dil Kurumu sözlüğüne baktığınızda “Bütün özlemlere eksiksiz ve sürekli olarak ulaşılmaktan duyulan kıvanç durumu, ongunluk, kut, saadet, bahtiyarlık, saadetlilik” olarak tanımansa da durum ve kişiye göre bir çok değişiklik gösteriyor. En azından beklentilerin niteliği ve onlara ulaşmanın yolları bakımından. Neden mi?
İnsan mutluluğu bazen maddi bazen manevi alanda, kimine göre de her ikisinin karışımı olarak düşünür.
Bazıları mutluluğu bu dünyada ararken bazıları kendi inancına, görüşüne göre ertelemekte. Ruhun dünyaya gelme amacının mutlu olmak değil, olgunlaşmak, gelişimini tamamlamak olduğunu savlayan inançlar da var. Bu insanlar için mutluluk bir amaç değil, bir sonuç. Gerçek ya da devamlı mutluluk, geçici olmayan manevi değerlere bağlı olup, sonsuza değin yaşayacak olan canlılara duyulan sevgiyle ilgili. Bu görüşe göre gerçek mutluluk, başkaları için verilen emeklerin ruhta bıraktığı hazlar, üstlendiği görevi yerine getiren varlığın duyduğu huzur ve sevinç halidir.
Kusura bakmayın günümüzün “gözde” mesleklerinden hayat koçu tadında bir formül veremeyeceğim ama bana göre mutlu olmak için gereken şeyleri üç başlık içinde toplayabilirim
1.
Özgür olmakÖzgür olmak derken ekonomik özgürlük ya da düşünce özgürlüğü değil yalnızca. Özgürlük kendi içimizdeki ve dışımızdaki egemen güçlerin baskılarına karşın kendini tanımlayabilmek ve ifade edebilmektir.
Söylemesi kolay da ya yapması, dediğinizi duyar gibiyim!!!
Abartmayın bunu ne kadar yapabilirseniz o kadar özgür olacaksınız.
2.
Kendin ile barışık olmakKendin ile barışık olmak o kadar zor değil…
Geçmişinizde iz bırakan, sizi siz yapan olaylara ve deneyimlere tapınmaktan vazgeçmek gerek öncelikle. Gelecekten bireysel beklentileri de hafifletmek gerek O zaman göreceksiniz ki, sürekli kendiniz ile girdiğiniz haksız savaştan vazgeçmişsiniz.
Sonuçta, kendi içinizde kendinize daha adil, yani kendinizle daha barışık olacaksınız.
3.
Kimseyi yargılamamakEn büyük hastalığımız olan çevremizdeki insanları yargılama alışkanlığından vazgeçmeliyiz. Tanıdığımızı sandığımız insanları yargılamanın, kendimize ve o insanlara yaptığımız en büyük haksızlık olduğunu düşünüyorum.
Bir çok kez duymuşsunuzdur. “Ahmet’ten hiç böyle bir hareket beklemezdim” Aslında söylediğimiz sözün içinde açıklaması var. Ahmet'ten bu hareketi beklemeyen biziz. Ahmet biz tanımadan önce de aynı Ahmet’ti. Bizim kafamızda bir kalıp vardı. Ahmet’i o kalbin içine koyduk ama Ahmet bu kalıba sığmadı ya da o kalıbı dolduramadı. Sorun bizde mi bizim yargılarımızda mı yoksa Ahmet’te mi?
Biz Ahmet'in yalnızca bir kısmını bilebiliriz, bir buzdağının görülebilişi gibi. Ahmet’le ilgili bütün yargılarımız o görülen kısmı kadardır Vereceğimiz yargı sonuçta Ahmet'in tamamı değil Ahmet'in görünen kısmıdır.
Unutmamamız gereken bir başka konu da, insanı insan yapanın onun hataları olması, yaptıkları kadar yapamadıkları olmasıdır. Bir düşünün çevrenizde yalnızca mükemmel insanlar olsa bir nevi tanrılar dünyası, herkes birbirine benzer, dünya çok sıkıcı olurdu.
Bu üç başlıkta anlattıklarım, sizi mutlu etmeye yetmeyecektir ama mutlu olmak için nasıl bir çaba içinde olmak gerektiğine ilişkin üzerinde düşünülecek doğru alanlar açacaktır.
Umutmamamız gerek.
Mutluluk koşup yakalanacak birşey değildir.
Mutlu olmakla tatmin olmayı karıştırmayalım.
İnsanlık tarihi boyunca tutsaklar, köleler mutlu olamamıştır.
Çağlar boyunca bu konuya kafa patlatanlardan bazı düşünürlerin ne dediklerine bir bakalım:
“Sonu mutluluğa varan bir yol yoktur: Yol mutluluğun kendisidir.” | Gautama Buddha (M.Ö. 500)
“Her konuda tedbirli olmalıyız, ancak; severken tedbirli olmak gerçek mutluluk için en zararlısıdır.” | Bertrand Russell (19. yy)
“Mutluluk, güçle çoğalan; direncin üstesinden gelindiğinde ortaya çıkan bir duygudur.” | Friedrich Nietzsche (19.yy)
“Mutluluk daha fazlası için uğraşarak değil; daha azdan keyif duyma kapasitesine ulaşma ile elde edilir.” | Sokrates (M.Ö. 450)
“Mutlu olmak için yalnızca kendisine ihtiyaç duyan adam, mutlu bir yaşam için en kısa ve pratik yolu bulmuş demektir.” | Platon (M.Ö. 500)
“Mutluluk bize bağlıdır.” | Aristoteles (M.Ö. 300)
“Mutluluğu; isteklerimi tatmin etmek yerine, onları sınırlayarak buldum.” | J. S. Mill (19.yy)
“İnsan iyi şeyler düşündükçe hem kendi dünyasını, hem de tüm dünyayı daha iyi bir hale getirir.” | Konfüçyüs (M.Ö. 500)
“İnsanlığa bahşedilmiş en büyük nimet, herkesin içinde ve ulaşabileceği bir yerdedir. Bilge kişi sahip olmadığını istemek yerine, kendinde ne varsa onunla mutlu olmayı bilir.” | Seneca (M.Ö. 400)
“Mutsuzsan geçmişte yaşıyorsundur. Endişeliysen gelecekte yaşıyorsundur. Huzurluysan şu anda yaşıyorsun demektir.” | Lao Tzu (M.Ö.600)
“Hayat, çözülmesi gereken bir problem değil; yaşanması gereken bir gerçekliktir.” | Kierkegaard (19.yy)
“Mutluluk kelebek gibidir. Siz yakalamaya çalıştıkça o kaçar. Ne zaman ki dikkatinizi başka şeylere verirsiniz, ancak o zaman gelip omzunuza konar.” | Henry David Thoreau (19.yy.)