A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

AYDIN MI (?) YIZ ?

Kategori Kategori: Makale | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: M. Şehmus Güzel | 31 Mayıs 2017 21:36:35

12 Eylül 1980 sonrasındaki aydının aldığı tavır, “korkusu”, korkuyu içelleştirmesi, hem iliklerine kadar korkması hem övünmesi, açık kapılara omuz atması, iktidar sahiplerinin ve hele devletin saldır dediğine saldırması, kıskançlıkları, çekememezlikleri ve daha pek çok konu incelenmeyi bekliyor.

Bu arada kimi ilerici, devrimci, yurtsever siyasi partilerin ve siyasi kümelerin aydın harcama konusunda öteden beri birbirleriyle yarışmaları da irdelenmeli mutlaka :

Aydınları “kullanmak”, “denemek” ve sonra kimini “çok bağımsızdı”, kimini “kariyeristti”, kimini “ajandı” ve hatta “polisti” veya buna benzer suçlamalar ve aşağılamalarla devre dışı bırakmak çok görülen tatsız bir oyun havasına girdi. Ve bu oyun aralıksız sürdürülüyor. Böylece bu tür siyasi partiler ve siyasi kümeler aynı zamanda birer “aydın yeme” makinasına dönüşüyor.  

Kimi siyasi partiyse hem aydınlarla birlikte yürümekten yana hem de onların angajmanının samimi olmadığını zannetmektedir. Yani aydının siyasi angajmanını bizzat o aydının siyaset yapmasını isteyenler ciddiye almamaktadır. Bu da bize özgü bir durum.

Siyasi bir partiye üye olan aydınlardan kiminin o siyasi partinin kayıtsız şartsız militanı havasına bürünmesi de son derece garip : Bütün siyasi partilerin yeterince yöneticisi, üyesi, militanı varken üyeliğe kabul ettiği aydından beklediği herhalde onun sıkı bir militan kesilmesi değildir, o aydının aydın olarak yürüyüşünü sürdürmesidir. Ülkemizde ve benzer cografyalarda ihtiyaç duyulan aydındır, siyasetci, militan ve siyasi yönetici değildir, bu sonunculardan çünkü bol miktarda zaten bulunuyor. Uzun siyasi dönemler ve binbir deneyimden sonra hemen hemen her ülkede siyasetle ugraşmak bir tür meslek biçimini alıyor ve siyasi kümeler, “siyasi sınıflar” oluşuyor, siyasetten yaşamak, zengin olmak bile artık çocuk oyuncağı. Rüşvet, hırsızlık, yakınlarını korumak, kollamak, para-pul, mal-mülk sahibi olmalarını sağlamak hemen hemen her ükede bilenen yollardan. Denemeyenler istisna.  

Bu bağlamda işte aydınların yarattığı/yaratacağı, birer etik, ahlak, mesleki ahlak, dürüstlük merkezi olarak işleyecek kümelere ise gereksinme her zamankinden daha çok.

Aydınlar arasındaki çekememezlikler, kıskançlıklar, dedikodu, iftira, suçlamalar, intihal (yani bilimsel veya sıradan çalışmalar hatta sıradan bir makale için bile başkasının araştırmasını, incelemesini çalıp çırpmalar) da ilgi çeken ve ele alınması gereken konulardan. O kadar çok hırsızlık, çalıp-çırpma var ki bunların sıralamasını yapmak bile bir kitap oluşturacak boyutta. Böyle bir ugraşta amaç sadece isimler vererek bu tür ahlaksızlıkları yapanları teşhir etmek değil, onlar zaten kendileriyle mutlaka hesaplaşıyordur, amaç bu tür terbiyesizliklerin yinelenmesini önlemektir.

Bütün bunlar incelendikten sonra ülkemizde aydın var mı yok mu sorusuna yanıt vermek olanağını bulabileceğimizi umuyorum.

Bu bağlamda işte diğer ülkelerdeki ve ülkemizdeki aydın örnekleri, ükemizdeki aydınların kendi deneyimlerine dayanarak çıkardıkları çözümlemeleri, önermeleri ve benzer çalışmalar yararlı ve yol gösterici olabileceklerdir.

Bunların gerçekleştirilmesini artık büyük ölçüde yeni araştırmacı kuşaklara bırakabiliriz sanıyorum. Bize gelince, bu çabaları vaktimiz, bize ayrılan zaman  dilimi elverirse, mutlaka bir köşesinden tutarız elbette.

İşte bu amaçla şu birkaç noktayı burada dikkatinize sunmak istiyorum :

Aydının birincil görevi aydınlatmaktır : Araştırmalar yapmak, bilgileri toplamak, incelemesini geliştirmek ve kamuoyuna sunmaktır. Halk(lar)ının dünyadaki gelişmelerden haberli olmasını sağlamaktır.  

Hoşgörüyü geliştirmektir.

Doğaya saygılı olmak, onu korumaktır. İnsanın  dünyanın merkezi olmadığını bilmektir. Bunları olanakları ölçüsünde yaymak, duyurmak, yazmak, iletmektir ...

İçindeki çocuğu ve kadını öldürmemektir.

Laik olmak ve laiklik taraftarlığını geliştirmektir. Körü körüne itaat yerine kuşkucu bakış alışkanlığını benimsetmektir. Baş eğme ve kayıtsız şartsız bağlılığa karşı kişisel düşünmeyi ve kişisel karar verme yetisini ve özgürlüğünü savunmaktır. Tek başına da karar almasını bilmek ve öğretmektir.

Eleştirmekle yetinmemek, eleştirilen konu için çözümlemeler üretmek ve önermektir. Sözü eylemle pekiştirmek/bütünleştirmek.

Çareler ve çözümler insan için ve insanı göz ardı etmeden toplum için  üretiliyor ve öneriliyor. Genel çıkarlarla insani çıkarların birleştirilmesini bilen genel bir mutluluk yaratmanın yollarını aramak, tasarlamak, önermek.

Aydın toplumun sanat ve kültürle ilişkilenmesine öncelik vermelidir.

Aydın iyiliği, güzelliği, mutluluğu kendi yaşantısında gerçekleştirmeyi ve paylaşmayı bilendir. Bir kişiyi mutlu edemeyenin bütün bir toplumu mutlu edemeyeceğini bilmek. Evet bir kişiyi mutlu etmeyen/edemeyen nasıl bir toplumun mutluluğu için mücadele edebilir ? Nasıl bir toplumun mutluluğunu sağlayacak yol gösterici olabilir ?

Aydın sosyal/toplumsal olmalıdır : İşçi hareketi ile dost ve karşılıklı anlayışa dayalı kalıcı ilişkiler kurmak anlamında.

Demokrat olmalıdır : Değişik halkların, bu arada bilhassa “azınlık” oldukları iddia edilen halkların haklarını savunmak, onların mücadeleleriyle dayanışma içinde bulunmak yani.   
 
Aşık olmayı unutmamak. Aşkı yaşamak. Aşkı yaşamak için zaman ayırmasını bilmek. Sevilenleri asla ihmal etmemek.

Düşüncemizi özgürleştirmek. Bugün ve hemen burada, yeryüzünde iyiliği, güzelliği, eşitliği, bilhassa kadın ve erkek eşitliğini, kardeşliği, adaleti, özellikle toplumsal adaleti ve özgürlüğü yaratmak, bunlar için mücadeleden kaçınmamak.

Yaşamımızı kültürel, sanatsal, sportif, felsefi çalışmalarla, uygarlık yaratmaya yönelik ugraşlarla  anlamlı kılmak.

Barış ve huzur içinde insanın kendi kendini oluşturması, geliştirmesi ve aşması için çabalamak.

Barış ve huzur içinde yaşamaya engel olan her türlü yaklaşım biçimleri ve tavırlarla mücadele etmek.

Akl(ımız)ı bütün tapınaklardan uzak tutmak. Esir düşen akıllar varsa onları kurtarmaya çabalamak ve kurtarmak.

Akıl ve bilimin mutluluk için elele yürümesini sağlamak. Bunun için ugraşmak ve gerekirse mücadeleden kaçınmamak. 

Böylece aydın olmak. Yolumuz açık olsun. Yarınlara.



 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git