A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Bir Akıllının Not Defterinden

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 09 Mart 2017 09:49:43

Bu başlık altında söylenecek söz ne olabilir ki? Başlığın bir esere ismini veren ‘Bir delinin not defterinden’ olması gerekmez mi? Günlerdir yurdumun içinde bulunduğu açmazı nasıl insanlara ifade edebilirim diye düşünürken kendimi bir anda yurt dışında buldum ve yurt dışında gezebileceğim yerlerde toplumun nabzını nasıl tutarım diye plan yapmaya çalıştım.

Hedefim ülkemizden göç eden ve milyonları bulan işçi kardeşlerim ve onların yetiştirdiği yeni nesil çocukları ile sohbet etmekti.

İlk uçakla Almanya`da bir kente gittik. Köln, Türk’lerin en yoğun yaşadıkları yer olduğundan bu şehire bir haftalık ziyaret yaparken bir iki günlüğüne de Brüksel’e gitmekti niyetim. Burada da yurdum insanları ile tanışıp yurt dışındaki siyasi havayı koklamak istedim. Bu şehirlerdeki Türk nüfusunu 4. kuşaktan insanların oluşturduğu bir hakikat. Kurban bayramlarında sokaklarda din adına koyun kurban etmeye kalkmayan Türk toplumu ile sohbet etmekti niyetim.

Köln’e inişte daha hava alanında bindiğim ilk taksiyi kullanan şoföre kendi lisanımla hitap ederek gideceğim otelin adresini verdim. Gayri ihtiyari cevabı Türkçe aldığımda hedefi yakaladığımı anladım. Ben daha ağzımı açmadan hemen gündeme giren yurdum insanı isyanlardaydı. Türkiye’den şikayetçi, neden doğru işleyen anayasamızdan vazgeçilip yeni bir anayasa istenmekte diye benden hesap sormayı denedi. Ne de olsa yurt dışında bulunan Türk vatandaşları bizim gibi ülkeden gelenleri yakaladıklarında Türkiye’nin  hesabını onlardan sormaya başlarlar. Neyse ki otele geldiğimizden bu soruyu geçiştirebildim.

Otelden akşamüstü Arjantin’e has büyük baş hayvan olan angus etinin sunulduğu bir lokantada yer ayırttık. Lokantaya geldiğimizde bizi yerimize Almanca buyur eden delikanlıya, ağız alışkanlığı ile teşekkürü kendi lisanımızda ettim. Delikanlı hemen atıldı:

- Hoş geldiniz benim adım Can.

Sanki kendi ülkemde bir lokantaya gelmiş gibi rahat hissettim kendimi. Hemen ne yiyebileceğimizi sordum bu sevecen gence.  Can’ın tavsiyesine uyarak sipariş verdik. Salatalarımızı getirip servis ederken hemen konuya girdi.

- Amca bu ne iş ? Sanki kullandığı yetki yetmezmiş gibi daha sınırsız yetkiyi neden istiyor bu adam?

Sanki ben kurgulamışım gibi. Haydi gelin siz durumu izah edin. Sanki Kanun Hükmünde Kararnameyi Meclisten ben çıkarmışım gibi sorunun adresi ben oldum.

- Bilmiyorum sen ne düşünüyorsun?

- Biz burada Alman Televizyonlarından gerçekleri öğrenmekteyiz. Türk kanalları hiç gerçek konuşmamakta.

Muhabbet derinleşmeye başladı. Benim söylemek istediklerimi, Can başladı söylemeye. Birden konuşmasını kestim.

- Oy vermeye gidecek misin ?

- Tabii ki oy vereceğiz. Ne istedi de bu ülkedeki insanlar ona vermedi ? Ama bu sefer doğru olanı yapacağız.

Bir garson olarak çalışan bu sade işçi yurttaşın düşüncesine saygı duymaktan başka bir kelime söylemek yersiz olur diye düşündüm.

Ertesi sabah Köln’den Brüksel‘e gidecektik. Tren istasyonuna getiren taksiyi kullanan Aslan ismindeki şoför vatandaşın anlattıkları değişik değildi. Hepsi aynı fikirdeydi.

O akşam enteresan bir akşam yemeği yedik Brükselde, yine ızgara Angus eti servis edilen lokantaya yolumuz düştü. Çeçen asıllı olan garson kızla Türkçe konuşurken,  yanımızdaki masada iyi donanımlı bir Türk çalışanı eşi ile yemek yiyiyordu. Bizim  garsonla kızla yaptığımız Türkçe konuşmamıza bir anda onlar da ortak oldular. Köklerinin Sivas”tan geldiğini söyledi. Kazak bir ailenin tek kızınına talip olmuş ve onunla evlenmiş. Brüksel’de Nato”dan büyük bir iş alan firmada çalışmaktaymış. Çok aydın bir gençti konuştuğum. Türkiye’de  tahsil görmüş, çok ileri görüşlü bir kişiliği vardı. Konu dönüp dolaşıp siyasetin içine girince, ülkemizdeki siyasi ortamı değerlendirip Anayasa değişikliğine getiren delikanlı;

- Ne gerek vardı bu değişikliğe?

diye sordu. O da öğrenmek istiyordu.  Haklıydı Kurtulmuş, ülkede gereksiz bir gerginliğin neden yaratıldığını anlamakta güçlük çektiklerini ifade etti.

Ertesi gün yine trenle Brüksel’den Köln’e geri dönerken trende yiyecek servisi yapan bir delikanlı, benim eşimle yaptığım Türkçe konuşmayı duyunca hemen atıldı;

- Türk müsünüz ?  

İçinde çay, kahve, meşrubat ve sandviçlerin bulunduğu el arabasını bir kenara bıraktı, yanımıza oturup bize Türkiye’yi ve Anayasa değişikliğinin neden yapılmaya çalışıldığını sordu. Ancak sorunun cevabını ben vermeye davranınca, sözümü kesip kendisi başladı anlatmaya.  Bu gidişin doğru bir gidiş olmadığını değişik anlatım tarzı ile bizlere izah etti. Nerdeyse istasyonu kaçırıp Frankfurt’a  gidecektik.

Kısa bir zaman diliminde sohbet ettiğim Türk vatandaşlarının verdikleri kararlarında  doğruyu görebildiklerine inanmaya başladım, yanlışı ayırt edebilme  kabiliyetlerine sahip olduklarını hissetmekten mutlu olarak not defteri muhtevasının geçerli sağ duyusunu izledim diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git