A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Göz Doyması

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 04 Aralık 2016 03:47:19

Eskilerin çok doğru tesbitleri vardır, deyimler olarak bize ulaşmıştır. Asırlar geçse de anlamlarını, değerlerini hiç yitirmezler. Çocukluğumuzda yatılı okulda bazı yemekler vardı, sofraya geldiğinde biz gözlerimizle o yemeğin üzerine odaklanırdık. Bunlardan en önemlisi kuru köfte ve kızarmış patatesti.

Okulumuzda sofra düzeni şöyleydi. Diktörtgen bir masanın iki başında son sınıftan birer büyüğümüz oturur, iki yanlara üçer çocuk sıralanırdı. Yemekler birer büyük tas içinde sofra başlarının önüne gelir konurdu. Sofra başları adil davranmak adına, köfteleri önce sayarlar, masanın etrafında bulunan çocukların sayısına bölerlerdi. Hatta kızartılmış patatesinde adedi sayılır, kişi başına düşen kızartılmış patates tabaklara pay edilirdi.

Kimine bir fazla, kimine bir eksik, amma her seferinde sofra başları kendi tabağına iltimas geçer birer fazla koyarlardı. Eğer yanlarda oturan küçük sınıftan biriyse sineye çekmek kaçınılmazdı. Çünkü günde üç öğün o masada olmanın ötesinde devamlı şikayetçi duruma düşen bir talebe diğer talebelerin gözünde pek muteber sayılmazdı. Haftada sadece bir gün, özellikle Cuma günleri verilirdi. Ertesi gün Kayseri’ye gitme izni vardı. Bazı durumlarda bu haktan da mahrum kalırdık.

Kayseri’de mutlaka akşam okula dönerken Kiçikapu’daki fırından akşam ekmeğini sıcak olarak alır, içine doğranmış pastırmayı yerleştirir, afiyetle yerdik. Otobüsün tamamı pastırma kokardı. Şehir izinleri cezaya yakalanan kardeşlerin istekleri doğrultusunda onlara da pastırmalı ekmek getirilirdi. Sofrada kayıp ettiğimiz doyum arzularımızı orada giderirdik. Hele bir Zümrüt Pastahanesi vardı meydanda, otobüsten inince doğru oraya gidip, iştahlarımızı orada köreltmeye çalışırdık. Zümrüt pastahanesi bu konuda çok duyarlıydı. Bir sonraki hafta ne istediğimiz konusunda bilgi alır, ona göre pasta, tatlılar yapardı.

Asıl ziyafetler ise ders yılı ara tatillerinde eve geldiğimiz zaman yaşanırdı. Okulda yemediğimiz yemekler, tatlılar hatta ev yemeği ortamında özlem duyduğumuz yemekler evde kaldığımız karne tatili döneminde pişerdi. Masaya konduğu zaman sofrada kimse el atmaz, önce bizim tabağımıza istediğimiz kadar konurdu. Yemeği yemeden evvel şöyle uzun uzun bakardık. Önce gözümüz doyardı. Daha sonra çala kaşık yemeğe başlardık.  Bizim evde ilk yemek kızarmış kuru köfte ve patates olurdu. Tabağıma yiyemiyeceğim kadar kuru köfte ve patates konur, ben önce seyrederdim. Gözüm doyardı. Rahmetli anneme tabağımdaki yemeğim çok olduğunu söyler, bir miktarını almasını isterdim. Çünkü gözüm doymuş olurdu. Bir üç ay daha okulda bu doygunluğu kullanırdım.

Yıllardır ülkemde tek adamlık hırsı gözlemlemekteyim. Bütün erkin bir elde toplanması, ve bu hırsın kontrolsuz kullanıma açık hale gelmesi için sarf edilen özel çaba. Bu nasıl bir demokrasi olur bilmiyorum, murakabesi olmayan güç, her zaman kontrolsuz yapılan hatalarla dolu olur. Yalnış yaptığınızı anlamadan, uçuruma gittiğinizi göremezsiniz. Bir mekanizmanın sizi denetlemesi gerekir, ve sizin de hesap verecek bir kuruma ihtiyacınız olması gerekir. 

Yasama, Yürütme, ve Yargı’nın  tek elden kullanılması, bilhassa çoğunluğu cahil olan bir toplum için, riskli neticeler doğurur. Her yaptığınız yalnış sonunda, laf arasında ‘Bizi aldatmışlar, Böyle olacağını bilmiyorduk’  gibi cümleler kullanmaya mecbur kalırsınız. İnsanın önce gözünün doyması, ve bunun için iyi bir eğitim alması gerekir.

Hani ata binmeyi bilmeden atın üstüne atlarsanız, beygir sizi yere çalar ya, işte onun gibi bir şey diye bir sözüm geldi söyledim, hem nalına hem mıhına.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git