A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Yaşam Vermek

Kategori Kategori: Yaşam | Yorumlar 1 Yorum | Yazar Yazan: Deniz Günal | 06 Ağustos 2016 15:34:36

Herkes sağlıklı ve uzun yaşamak ister. Çok azımız her ikisini de başarabiliriz. Genetik özelliklerimiz, çevre koşulları, sağlığımıza gösterdiğimiz kişisel özen önemlidir. Yaşamaktan zevk almanın neredeyse ön koşuludur sağlıklı olmak. İstediklerimizi başarabilmek, toplum içinde değer üreten konumumuzu koruyabilmek için önce sağlıklı olmamız gerekir. Çok az sayıdaki şanslı kişi dışında hepimiz mutlaka hastalıklarla baş etmek zorunda kalmışızdır.



Bir de sağlığını hepten yitirmiş, ölümle burun buruna yaşamaya başlamış kişiler var.  Kimi zaman bu bir arkadaşımız ya da ailemizden biri olabilir.

‘Yaşam Vermek’

Elbette ölümün de yaşamın bir parçası olduğunun, kendimizin ve sevdiklerimizin ölümüne hazırlıklı olmak gerektiğinin felsefesi yapılabilir. Yapılmalı da. Ölümden, hastalıktan, sevdiklerimizi yitirmekten konuşabilmeliyiz.

Ama konuşmamızı istediğim başka bir konu daha var. Ölümden de az konuştuğumuz, nedense konuşmaktan korktuğumuz bir konu bu. Başkalarına yaşam vermek!

Melbourne’da Yaşam Vermek adlı bir fotoğraf sergisi açıldı. Fotoğrafçı Andrew Chapman’ın, karaciğer hastası bir gencin ailesi ile birlikte organ bağışı bekleyişi, organın bulunuşu, gencin ameliyata hazırlanışı, ameliyatın gerçekleşme süreci ve sonrasınında çektiği fotoğraflardan oluşmuş bir seçki bu. Fotoğraflar büyük boy ve siyah beyaz olarak basılmış.

Andrew Chapman, profesyonel bir belgesel fotoğrafçısı. Daha önce de hastanelerde çalışmış ama en önemlisi, kendisinin de zamanında bir karaciğer hastası olarak organ beklemiş, yapılan bir bağışla yaşamının kurtulmuş olması. Serginin girişinde karaciğer hastası iken ve organ nakli sonrası çekilmiş birer fotoğrafı var. Aslında bu iki fotoğraf bir çırpıda organ naklinin önemini insanın ruhuna işliyor. Neredeyse bir zombiye dönüşmüş, gözleri büyümüş, kederli bir bedenken nasıl da   ışıldayan, dirim, umut dolu bir insana dönüştüğünü görüyoruz. Elbette, bu sergiyi hazırlamak Andrew Chapman için bu yüzden de çok anlamlı olmuş.

Sergi Southern Cross istasyonuna çok yakın bir galeride. Düzenledikleri bir etkinliğe bugün, Austin Hastanesi Karaciğer Nakli Bölüm başkanı Professor Bob Jones da katıldı. Zaten, hem Andrew Chapman’ın hayatını kurtaran hem de fotoğrafları çekilen ameliyatın başındaki kişi. Küçük salon doluydu. Bebeğini emziren bir anne, 9-10 yaşlarındaki çocuklarıyla gelmiş aileler, Kızıl Haç ve Kan Hizmetleri görevlileri, sergi çalışanları, fotoğrafçılar, büyük olasılıkla profesörün bazı hastaları, ve sevgili dostum June ile ben.



Profesör Bob Jones, yaptıkları işin yaşam kurtaran yanına ilişkin örnekler verdi. Gebeliğinin 32. haftasında aniden karaciğerinin durması sonucu acile kaldırılan bir anneyi nasıl kurtardıklarını anlatırken bazılarımızın gözleri yaşardı. 84 yaşında yaşamını yitirmiş bir hastanın kızının yaptığı bağışla, genç anneyi hayata döndermeyi başarmış olduklarını duyunca içimiz aydınlandı. Aslında bu kadar yaşlı karaciğerleri kullanmanın riskli olduğunu, ama genç annenin durumunda başka hiç bir şansları olmadığını, büyük bir sürprizle karaciğerin genç bir insanın karaciğeri gibi sağlam çıktığını şen bir içtenlikle paylaştı profesör. Anlattığı başka bir kurtarma serüvenini ise soluksuz dinledik. Denizaşırı bir yerden karaciğeri getiren küçük uçağın kötü hava koşulları nedeni ile düşmesi, yakındaki bir donanmadan yardım istemeleri, donanmanın dalgıçlarının hem uçaktakileri hem de karaciğeri kurtarması, bu arada havanın soğukluğunun organın ömrünü uzattığından hastayı yaşatabildikleri… Yeni Zelanda’ya, ölmüş bir hastanın karaciğerini hemen alıp ameliyata yetiştirebilmek için pasaportsuz giriş çıkış yapması… Yine bir nakile hazırlandıklarında, bekledikleri karaciğerin yanlışlıkla Sydney’ye gönderilmesi… Karaciğerin şehirler, ülkeler arası nakli sırasında polis ekiplerinin gösterdikleri çaba… Yaşam verebilmek için canla başla, sevgiyle, biliçle  çalışan ne çok insan varmış.

Özellikle, çocuklarını yitiren ailelerin çocuklarının organlarını bağışlama konusunda, yetişkinlerin ailelerinden daha cömert olduklarını söyledi profesör. Organ bağışının cömert bir davranış olmakla birlikte aynı zamanda sevdiklerimizin işine yarayacak bir davranış olduğunu da belirtti.  Gerçekten de yarın ne olacağını bilemeyiz. Bağışladığımız bir organ, organ bağışı konusunda gösterdiğimiz çaba bir gün sevdiklerimizin kurtulmasını sağlayabilir.

Son derece zor bir konuda, keyfine doyulmaz bir söyleşi ile bizleri etkiledi sevgili profesör. Sıcak kanlı, neşeli, güven ve iyilik aşılayan bir doğası var profesörün. Mesleğiyle bütünleşmiş, işinde yetkin, deneyimlerini paylaşma konusunda cömert, üstelik de işi yaşam kurtarmak olan bir insanla karşılaşmış olmak insanı umut ve sevgiyle doldurmaya yetiyor.

Sağlıklı, uzun ve güzel yaşayalım. Evet. Ölmekten korkmayalım, ölüme hazır olalım. Evet. Ama yaşam kurtarabileceğimizi unutmayalım. Yaşarken kan bağışı yapabiliriz. Öldükten sonra ise organlarımızın başkalarına yaşam vermesini sağlayabiliriz.

Melbourne
Ağustos 2016


Not:
Bu dizelerin yazarı, düzenli olarak kan bağışlayan ve iki yıl önce organlarını bağışlamış bir kişidir. Yaşarken ve öldükten sonra yaşam kurtarabilecek olmak ona mutluluk veriyor. Eğer bu mutluluğu tatmak isterseniz lütfen ülkenizdeki sağlık kurumlarına başvurun.

Avustralya’da iseniz:

Kan Bağışı için: http://www.donateblood.com.au sitesini ziyaret ediniz.
Ya da 13 14 95’i arayabilirsiniz.


Yaşam Bağışlamak için: http://www.donatelife.gov.au  sitesini ziyaret ediniz.
Ya da 1800 777 203 arayabilirsiniz.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 3 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

meltem hincal { 10 Ağustos 2016 06:53:25 }
cok.guzel bir yazi, gozlerimden yaslarin akmasini engelleyemedim ve ben de organlarini bagislamis bir doktorum, ellerin, organlarin dert gormesin yazar ablacim:-)
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi
Zehirlenen yalnizca tabaklar değil: Türkiye’de gida güvenliği krizi ve sistemin çürümüşlüğü…
İngiltere’den Türkiye’ye £35 Milyonluk Ray Sözleşmesi: Fırsat mı, Çıkmaz mı?
Avustralya ve AB teknoloji devleri çocukların sosyal medya erişimini nasıl sınırlandırıyor?

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git