Ayorum ailesi yazarı M. Şehmus Güzel’in ilk baskısı Şubat 1996’da Kaynak Yayınları tarafından gerçekleştirilen Türkiye’de İşçi Hareketi Tarihi 1908-1984 isimli kitabının ikinci baskısı tam otuz yıl aradan sonra Şubat 2016’da okuyucuya sunuldu. İmge Kitabevi tarafından yayınlanan yapıtı, idefix, kitapyurdu, babil.com, kitapambarı, sözcükitabevi, odakitap, kitapağacı gibi internet satış birimlerinde ve iyi kitapevlerinde bulmak mümkün.
Bir zamanlar bu ülkede işçiler eylem yapıyordu. İşçilerin de bir Tarihi var. Aradan geçen zaman içinde eylemler nerede ? İşçiler nerede ? Biz neredeyiz ?
Tam sırasıdır belki kitaptan işte tadımlık birkaç satır :
“Ziyade yevmiye talep idenlerin haklarından geline!” (3 Murat, 1587).
“...an asıl maadin reayası külli yevmin cevher ihrac ve her anü zeman furun ihrakiyle meşgûl olmak lâzimei maaşlarından iken...” (3. Ahmet, 1729).
“Zaten bizim sendika teşkilinin yasaklanması hakkında kanun çıkarılmasını teklif etmemiz sadece ameleyi himaye maksadıyladır. Yoksa sermayedarları himaye maksadıyla değildir. Çünkü sendikaların elinde amele, emin olunuz ki, esir olacaktır.” (Ali Bey, Adalet Bakanı, 1909).
“Halkı, alının teriyle geçinen emekçileri düşünmedik... Onların hayatını sağlamak şöyle dursun, grev yapmalarına meydan vermemek maksadına matuf kanunlar neşrettik. (...) halkın, avamın düşmanı olan patron ve sermayedar sınıfın lehinde kanunlar neşrolunmuştur.” (Tekin Alp, İttihat ve Terakki Fırkası’nın ekonomik konulardaki ideologu.)
“Yeni kanun (1936 tarihli İş Kanunu. MŞG), sınıfçılık şuurunun doğmasına veya yaşamasına imkân verici hava bulutlarını ortadan silip süpürecektir.” (Recep Peker, CHP Kâtib-i Umumisi, 1936.)
“Sayın arkadaşlarım, doğrudan doğruya dernek kelimesi yerine artık sendika ismini kullanıyoruz, bu kelimeden ürkmemek lazımdır. Nasıl ki, serpuş yerine şapka demiş isek, bugün de işçi derneği yerine sendika kelimesini kullanacağız.” (Vedat Dicleli, Diyarbakır Mebusu, 1947.)
“Faşizme ihtar eylememizin dayanağı, Anayasadır. Anayasamızın başlangıç ilkesidir. Faşizme karşı ‘uyanık bekçiliğimizin’ yüklediği vazgeçilmez bir görevin yerine getirilmesidir. İnsan Hakları Evrensel Bildirisidir, insanlarımızın can güvenliğini sağlamayı tüm yasaların üstünde kabul eden ‘doğa yasasıdır’. Çocuklarımızın öldürülmesinin önlenmesini istiyoruz. Eylemimiz bunu sağlamak içindir. Hukuka aykırı ise bunun sonuçlarına katlanacağız. Yeter ki, çocuklarımız öldürülmesin; yeter ki, Anayasamız çiğnenmesin; yeter ki, faşizm kanlı diktasını kuramasın.” (Abdullah Baştürk, DİSK Genel Başkanı, 20 Mart 1978.)
1830’lardan günümüze ülkemizde birçok işçi eylemi yapıldı, değişik işçi örgütlenmelerine tanık olundu ve bu olaylar karşısında devlet değişik tavırlar takındı. Bu uzun dönemin İşçi Hareketi Tarihi’ni bir kitaba sığdırmak kolay olmadı. « Devlet Büyüklerimizden » birkaçının emirlerinden, TBMM’deki veya başka bir mekandaki konuşmalarından, nutuklarından aktardığımız bu birkaç alıntı « gelişimi » bir parça bile olsa yansıtıyor. M. Şehmus Güzel kitabında bu konuda başka birçok örnek daha vererek ülkemizdeki İşçi Hareketi Tarihi’ni yaratan olayları okuyucularıyla paylaşıyor.
KÜNYE :
M. ŞEHMUS GÜZEL
TÜRKİYE’DE İŞÇİ HAREKETİ, 1908-1984,
İMGE KİTABEVİ YAYINLARI, ANKARA, 2016,
320 SAYFA.