A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Le Pari

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 18 Kasım 2015 22:16:14

Paris’e ilk gidişim 1976 senesi sonbaharında idi. İngiltere’deki Farnborough hava fuarına yaptığım seyahat sonrasında İstanbul’a geri dönmem gerekirken, Paris’e gitmem istenmişti. Londra’dan Paris’e gidip bir firma ile görüşme yapacaktım. Bu nedenle dönüş biletimi yeniden düzenletip 10 Eylül günü Londra’dan Paris’e geçmiştim.

Çok iyi hatırlarım, aynı gün İngiliz Hava Yolları’nın Londra’dan  İstanbul’a giden BEA 454 sefer sayılı uçağı, Zagrep semalarında bir Alman Charter yolcu uçağı ile çarpışmıştı. Bu uçak faciasında benim ismim de yolcu listesine karışmış, uçak yolcularının arasında 3 sevdiğim insanı da yitirmiştim. Arkadaşlarımın bu elim kazada vefatı beni çok üzmüştü.

Paris’e  gitmeseydim o uçakta olacaktım. O akşam müşterek dostlarımızdan haber alamayan TRT haber dairesindeki arkadaşlar, bizim eve gelirler. Beni sorarlar, evde olmadığımı ve Londra da olduğumu öğrenince, eşime teşekkür edip giderler. Eşim hemen televizyonu açıp haberlerde uçak kazasını duyunca evde ümitsiz bir bekleyiş başlar.

Ben konudan habersiz, bu günkü gibi telefon imkanları olmayınca, evdekiler beni  aramaya başlarlar. Bütün bir gece boyunca haber bulabilmek için her yola başvururlar. Sonunda, sabahın ilk saatlerinde Paris’te telefon imkanına kavuşup, sağlığım konusunda eve bilgi gönderme imkanı bulmuştum. Bu kadar karmaşık hislerle Paris’te geçirdiğim bir gün benim için kabus olmuştu. Paris‘i hiç sevmemiştim.

Uzun seneler Paris’e bir daha gitmek istemedim. Daha sonraları Paris’te Türk diplomatlarına karşı , terör örgütü  ASALA’nın gerçekleştirdiği bir seri cinayetten dolayı, Paris’e olan antipatim daha da artmıştı. Fransa’yı idare edenlerin ülkem üzerinde oynadıkları oyundan dolayı Paris’ten hiş hoşlanmamıştım.

Türkiye’de oluşan bir etkin grup sonunda Fransa’daki Asala terör örgütünün zayıflamasını sağladı. Bunların içinde çok değerli insanlar vardı. Hatta birisini çok yakın tanımıştım. Ne yazık ki Susurluk’ta meydana gelen trafik kazasında onu yitirdik.  

Seneler sonra Paris’e yine bir iş için gitmiştim. İş sonrası şehri gezme fırsatım oldu. Daha sonraları bir kaç kez daha bu şehre her gidişimde, ilk seyahatim aklıma gelir, üzülürüm.

Bu şehirde bir de İngiltere Prensesi Diana , trafik kazasında hayatını kaybetmişti. Bu kazanın yer aldığı geçitten, kazadan sonra bir kaç kez ben de geçtim. Yeri gördükten sonra, kazanın oluşabileceği bir yer olarak aklıma yatmadığını her zeminde belirttim. Bu konunun İngiltere’nin, hani derler ya ‘’Derin Devlet’in Parmağı Var ‘’, işte  tam buna uyan bir senaryoda gerçekleştiğine inanırım.

Paris bir çok ülkeden gelen, yerleşen,  her türlü dinden ve ırktan insanlarla dolu bir şehir görünümünde. Aynı zamanda her türlü kirli işleri planlanmaya açık bir ülke olarak görülmekte. Hemen yanı başında Belçika’nın olması, biraz da olsa insnın  aklına ‘’silah üreten ülkeler neden başka ülkelerde çıkar amaçlı terör örgütlerini destekler’’ diye bir soru getirmekte.

Belçika’nın en büyük ihracaat kaleminin silah olduğunu bilmeyen yoktur. Silahın, cihanda sulh olursa, satılmasının zor olacağına inanmaktayım. Ülkemizin en değerli firmalarından birisi olan Sabancı Holding’in  kulelerinde Özdemir Sabancı’ya 9 Ocak 1996 da yapılan suikastı gerçekleştiren kadın terörist Feriye Erdal’ın  Belçika’nın himayesinde yıllardır Brüksel’de  keyif etmekte olduğunu hepimiz bilmekteyiz. Sakıp Sabancı’nın tek arzusu vardı, Feriye’nin bu cinayetten yargılanması. “Kızın gözlerinin içine bakıp, kardeşimi neden öldürdün, diye sormak istiyorum.” dediğini hep hatırlarım.

Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Paris’teki katliama ben de çok üzüldüm, hayatlarını yitirmiş olan insanlara çok acıdım. Nasıl terörist başını Şam’da himaye ederek, terör örgütünü besleyen Suriye, şimdi ayakta kalma savaşı vermekte ise, terörü destekleyen diğer bir ülke olan Fransa’ya söylenecek çok güzel bir deyim vardır. “Keser döner sap döner, Gün gelir hesap ve devran döner”, diye atalarımın bir sözü geldi söyledim, hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git