|
|
Kadın olmak!!!Kategori: Yaşam | 0 Yorum | 16 Şubat 2015 12:50:05 Kadına yönelik şiddet her geçen gün artarak devam ediyor. Korkutucu boyutlara ulaşan ‘erkek şiddeti’ her yıl dünyada binlerce kadının ölümüne neden oluyor. Resmi olmayan rakamlara göre, 2013’te 237 kadının öldürüldüğü Türkiye’de, bu sayı 2014’ün ilk 10 ayında 255’e yükseldi. IŞİD çetelerinin binlerce kadını köle pazarlarında satmasına sessiz kalan dünya, kadına yönelik şiddette durumun vahametini gözler önüne seriyor
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platform'un verilerine göre, 2014 yılında 294 kadın, erkek şiddetinin kurbanı oldu. Bu yılın verilerine göre öldürülen 294 kadının yüzde 25’i, 25 yaş altındaki genç kadınlar.Bu verilere göre kadınların %47'si modern hayatın gereği olan kendi yaşamlarına dair karar almak isterken öldürüldü. Raporda, 2014 yılında Platform’un takip ettiği davalardan 15’inin sonuçlandığı ve 7 zanlının ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldığı belirtilirken, ağır ceza oranının, kadın cinayetlerine karşı mücadelenin toplumsallaşmasıyla birlikte artış gösterdiği vurgulandı. Raporda AKP’nin kadın politikalarının yetersizliğine vurgu yapılırken, “Çocuk yaşta evliliklerin önünün açılmasıyla 14’ünde Kaderlerin öldürüldüğü bir yılı geride bıraktık. AKP tarafından ‘masumane’ bulunan bu evlilikler nedeniyle öldürülen kadınların çok ciddi bir rakamı genç kadınlardan oluşuyor” denildi. Raporda AKP hükümetinin kadınların nerede nasıl hareket edeceğine, ne giyineceğine, nasıl güleceğine, kaç çocuk doğuracağına dair söz söyleyip kadınların yaşam biçimine karıştığı ifade edilirken, “Somut verilere bakıldığında kadınların kendi yaşamlarına dair karar almak istediğinde öldürüldüğünü gördük” yorumu yapıldı. Yazılı basında yayınlanan kadına yönelik şiddet haberlerinde de bu yıl yüzde 22 artış oldu, 2014’ün dokuz ayında yazılı basında 60 binin üzerinde haber çıktı. Interpress’in ulusal, bölgesel ve yerel iki bini aşkın gazete ile dergide çıkan haberler üzerine yaptığı araştırmasına göre, geride bıraktığımız yıl boyunca kadına yönelik şiddet haberlerinin toplamda 61 bin 87’ye ulaştı. Kadın cinayetleri hakkında 5 bin 383, psikolojik şiddet konusunda 4 bin 491, erkek şiddeti konusunda 4 bin 204 haber, cinsel taciz ve cinsel saldırı konusunda 2 bin 544, ekonomik şiddet konusunda ise 2 bin 42 haber yayınlandı. Birleşmiş Milletler (BM) Kadınlara Yönelik Şiddetin Önlenmesi Bildirgesi’nde kadınlara yönelik şiddeti; “ister kamusal isterse özel yaşamda meydana gelsin, kadınlara fiziksel, cinsel veya psikolojik acı veya ıstırap veren veya verebilecek olan cinsiyete dayanan bir eylem veya bu tür eylemlerle tehdit etme, zorlama veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakma” diye tanımlıyor. Bu tanımın son yorumlamalarına “kurbanı ekonomik ihtiyaçlardan yoksun bırakmak” da dahil edildi. Tüm bunlara rağmen kadına yönelik şiddet her geçen gün artarak devam ediyor. Yapılan araştırmalara göre; dünyada her 1 dakikada 380 kadın gebe kalıyor. Dünya Sağlık Örgütü (2002) istenmeyen gebeliklerin ve cinsel yolla bulaşan hastalıkların eş şiddetine maruz kalan kadınlarda ciddi bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çekmişti. Avrupa Konseyi’nin 2002 raporunda da 16 ile 44 yaşları arasındaki kadınlar için en sık ölüm ve sakat kalma nedeninin şiddet olduğu belirtilmişti. Amerika Birleşik Devletleri’nde her yıl yaklaşık dört milyon kadının eşleri tarafından taciz edildiği, bu taciz olaylarının yaklaşık 4000’inin kadının ölümü ile sonuçlandığı, yaklaşık üçte birinin acil servislere başvurduğu veya yardım aradığı belirtiliyor. Birleşmiş Milletlerin verilerine göre tüm dünyada kadının şiddete uğrama oranı %17-75 arasında değişiyor. Sıcak çatışmaların yaşandığı birçok yerde kadınlar taciz, tecavüz, karın deşme, cinsel organların tahribi gibi cinsel şiddetin birçok biçimine maruz kalıyor. İkinci Dünya Savaşı’nda ve Kore’de kadınlar “cinsel tutsaklığa” mahkum edilmişti. 1971 de Bangladeş’te savaş sırasında 250 – 400 bin kadına tecavüz edilmiş, buna bağlı 25 bin gebelik oluşmuştu. Bosna Hersek’te 20 binden fazla kadına tecavüze uğramıştı. Savaş ve iç karışıklığın devam ettiği Ruanda’da bir yıl içinde tecavüze uğrayan kadın sayısı 15 binin üzerindedir Bazı ülkelerde kadınlar, o ülkelerin kanunlarına göre taşlanmaya, kırbaçlanmaya, öldürülmeye devam ediyor. Şiddet cezasının nedenleri olarak Sudan’da pantolon giymek, İran’da erkeklerle birlikte müzik dinlemek, Suudi Arabistan’da tek başına araba kullanmak gibi gerekçeler gösteriliyor. TÜRKİYE’DE DURUM Türkiye’de kadına yönelik şiddet son yıllarda artış gösterirken, rakamlar durumun vahametini gözler önüne seriyor. Buna göre; kadınların % 25’i fiziksel şiddete uğruyor. Şiddete uğrayan kadınların %75’i eşi tarafından şiddete uğruyor. Cinayet sonucu ölen kadınların %40-70 eşi tarafından öldürülüyor. Tecavüze uğrayanların %50 si 18 yaş altında ve bunlardan %10 erkek çocuk gerisi kız çocuktur. Her 4 kız çocuktan biri cinsel şiddete uğruyor. Daha çok 7-9 yaş arası çocuklar cinsel şiddete uğruyor. 5-10 yaş arası çocukların %55’i ensest mağdurudur. 10-16 yaş arası çocukların %40 ensest mağdurudur. Cinsel saldırganların %75’i tanıdık biridir. Ensest olaylarında faillerin %50’si öz baba ve sırasıyla amcalar enişteler, ağabeyler, dedeler ve dayılardır. Acil yardım hattını arayan kadınlardan % 57’si fiziksel şiddete, % 46,9’u cinsel şiddete, % 14,6’sı enseste ve % 8,6’sı tecavüze maruz kalmıştır. Ankara’daki gecekondularda yaşayan kadınlar arasında yapılan bir araştırma, kadınların % 97’sinin kocalarının saldırısına uğradığını ortaya koydu. Yine orta ve yüksek gelir gruplarında yer alan ailelerle yapılan bir araştırmada, soruların başlangıcında kadınların % 23’ü kocalarının kendilerine karşı şiddet kullandığını söylemiş, fakat belirli şiddet tipleriyle ilgili sorular sorulduğunda bu oran %71’e yükselmişti. Başka bir araştırmaya göre ise, şiddet sonucu ölen 40 kadından 34’ü evde ölmüş, 20’si asılmış ya da zehirlenmiş, 20’sinde öldürüldüklerine dair kesin belirtiler görülmüş ve 10’u da ölmeden önce aile içi şiddete maruz kaldığı tespit edildi İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi ise, 2014 yılında şimdiye kadar tespit edilen iş cinayetlerinde 112 kadının can verdiğini bildirdi. Ne yazık ki Türkiye’de, kadına yönelik şiddet ‘sigara yasağı’ kadar bile önemsenmiyor. AKP iktidarı 12 yılda kadın cinayetlerine yönelik tedbir geliştirmek şöyle dursun, söylemleriyle cinayetlere ortak olmaya devam ediyor. Bahaneler sınır tanımıyor Cinayet işleyen erkeklerin öne sürdükleri bahanelerden bazıları: Kayseri’de Fatih Vanlı, boşanma davası açtığı Firdevs Vanlı’yı öldürdükten sonra, “Öldürme hakkımı kullandım. Böyle bir hakkı yeni öğrendim” dedi. Gaziantep’te eşini öldüren Mehmet Şahin, gazetecilere, “Her şey Fatma Şahin yüzünden oldu. Kadınlar için çıkardığı kanunlar yüzünden oldu” dedi. İfadesinde ise “Akşam üzeri eve geldim. Yemek bile hazırlanmamıştı” dedi. Sarıyer’de gelini Shell&Turcas Kurumsal İletişim Müdürü Yankı Özkan’ı silahla vurarak öldüren Kemal Yıldırır (78), “Eşimle aramız bozuktu. Gelinimden barışmamızı sağlaması için yardım istemiştim. Olay günü ‘Ne oldu bizim barışma işimiz’ dediğimde, ‘Eh yeter artık’ dedi. Kendimi kaybedip ateş ettim” dedi. Adana’da Sevgi Dinçer’i ruhsatlı tabancasıyla öldüren emekli polis Cemal Dinçer, ‘Geçmişi unutalım, seni çok seviyorum’ dedim. ‘Bir sürü erkek var’ dedi. Kanım dondu, gözlerim karardı. Ne yaptığımı hatırlamıyorum. Şeker hastasıyım” dedi. Balıkesir’de eşi Naime Yılmaz’ı yastıkla boğarak öldüren Hasan Erkan Yılmaz, “Evlilik bana zor geliyordu. Benim ruhsal durumum iyi değil” dedi. Balıkesir’de eşi Naime Yılmaz’ı yastıkla boğarak öldüren Hasan Erkan Yılmaz, “Evlilik bana zor geliyordu. Benim ruhsal durumum iyi değil” dedi.
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|