A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

tartışmalara bakar mısınız lütfen?

Kategori Kategori: Yaşam | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Aykut Yazgan | 10 Şubat 2008 11:25:05

ne başı var ne de sonu. lise son sınıflardayken biz de iki ekibe ayrılıp "münazara gurupları teşkil edip" tartışırdık. ama böyle değil. belli bir konudan belli bir konumdan, belli bir düşünce, bir kavramdan, ne bileyim en azından belli bir aksiyomdan yola çıkılırdı. ve tartışma herhalukarda edeple adapla yapılırdı.

neyse..
 
bu terbiyesizler, bu mahalle kabadayıları yalakaları ve yağcı takımları ile artık 1950’ lerden ve ağababalarından almış oldukları seviyesizlik ve ahlak yoksunluğu içersinde işi götürmeye çalışıyorlar.
 
 
kendileri bilir...
 
 
tabii bu yazdıklarımı bugünlerde herkes yazıyor..
 
 
ve bunların boş laf ve palavra olduklarını ve yazmakla çizmekle hiç bir yere varılamıyacağını ben de gayet iyi biliyorum...
 
 
yine de...
 
 
din ne emrederse emretsin, kutsal kitaplarla gelen emirlerin; geldikleri yeri, aracılarını, emir olundukları zamanı ve şartları gözönünde bulundurmak lazım.
eskilerin deyimi ile “bahusus” yahudi ve müslüman dinleri yalnızca bir din olmakla kalmayıp yukardan satır satır yollanan emirlerle sosyal yaşamın kurallarını titizlikle belirleyen ve buyurdukları hukuk sistemleri ile devletin idaresini de üstlenen inanç sistemleridir. 
 
 
inananlar tarafından gerek dini vecibelerin (tanrıya karşı) gerekse kitabın buyurduğu hukuk sisteminin bir bütün olması, dolaysıyla bir kısmının titzlikle uygulanmak istenmesi bir diğer kısmının ise uygulanmaması, gözardı edilmesi, başka türlü tefsir edilmesi, mealen okunması, yanlış tercüme edilmesi ya da en garibi uygar dünya kurallarına bir türlü yakıştırılamaması, düşünülemez..
 
 
bu düpedüz sahtekarlık olur..
 
 
bu bakımdan... 
 
 
dini bütün kullar tarafından eğer kutsal kitabın tekmil emirleri harfiyen yerine getirilmek isteniyorsa o zaman insanların kitabın hukuk düzenine göre işledikleri suçlardan dolayı ellerini, kollarını, bacaklarını ve hatta zührevi organlarını bir bıçak darbesiyle her an yerinden koparacak cellatlar, insanları taşlayacak ve kafalarını taşlarla ezezek güruhlar da her daim adalet mekanizmasının emrinde hazır bulundurulmalıdırlar.
 
 
eğer bunlardan biri yapılıp – yani yalnızca örtünme - diğeri es geçilirse o zaman iş başındaki kadrolar yukardaki seviyesizlik, riyakarlık ve ahlaksızlık sıfatlarını bir kere daha hem de şiddetle hak ederler.
 
 
hem yeryüzünde yaşayan biz basit insanlar tarafından hem de onların arkalarını yasladıklarını zannetikleri göksel kuvvet tarafından..
 
 
kadını örtme fikri erkeğindir.
kimin tarafından söylenmiş olursa olsun.
ister tanrı ister insan.
–nedense dişi bir tanrı hiç bir zaman düş konusu bile olamadı –
 
 
örtme fikri bir erkeğin bir dişiye mal  gibi sahip olma tutkusundan, kıskançlığından, ondan başka kimsenin kendi mal’ına dokunmamasını, ellenmemesini, bakılmamasını istemesinden kaynaklanmıyor mu?[1]
 
fakat mal’a amca, dayıoğlu, baba, erkek kardeş ve kadına ihtiyacı olamayan (arzusuz ve iktidarsızların) bakması[2]  ve onu örtüsüz görmesi hükmü ise işin eninde sonunda gelip de yalnızca erkeğin cinsel dürtülerinin neden olduğuna ve onların zaptırapta alınması kaygusuna dayanmıyor mu?
 
 
erkek bu kadar bilmem nesine düşkün bir yaratık mı?
her köşede gördüğü bir eksik eteğin bacağından, yanağından, budundan, saçından hemen tahrik mi olur?
 
 
ve bir erkek bir kadınla bir yerlerde karşılıklı otururlarken, yerken veya sohbet ederken, her ikisinin ya da daha çok erkeğin kafalarından geçen sırf bu mudur?
 
 
– eğer kadının kafası açıksa –
 
 
erkek, bahusus türk erkeği kendine her zaman hakim olamayan, kol yeniniden görünen bir beyaz elle, başörtüsünden taşan bir tutam kakülle, iki adet yuvarlakla hemen baştan çıkabilen bir şehvet manyağı mıdır?
 
 
– ya da şeytanı -
 
 
eğer varsa böyle engellenemez, dayanılamaz bir arzuyu harekete geçirebilen bir ‘tahayyül gücü’ bunu hangi kadın kara çarşafının altında zaptedebilir?
 
 
daha  da vahim olanı; adeta şehrin alışılmış moda kesitinden kendisini teşhir edercesine dışarıya fırlamış aykrı giyisileri ve doğanın binbir renkleri, çiçekleri, süsleri ile kafa çıkıntılarını sarmış hangi türban sahipleri?
 
 
kitapların tanrısı adem ile havva’yı cennetten kovarken onlara “semereli olun çoğalın ve yeryüzünü doldurun” temennisinde bulundu.
 
bunu emir telakki edenler oldu..
 
 
- sekizden yirmikiye kadar çocuk yapanlar -
 
 
eğer marslıların hikayesinde anlatıldığı gibi bu iş basit olarak sadece erkeğin işaret parmağını kadının omuzuna dokundurmakla olsaydı, herhalde iş daha başka olurdu.
ancak kitabın tanrısı bu işi her iki tarafında bir tutam zevk karşılığında yapmasını öngörmüş.
 
 
ve bu zevkle donatılmış her erkek, yaşamı boyunca elli çocuk yapmakla, lastik kullanmak arasında bir tercih yapmak zorunda kalmıştır.
 
 
bunu yapmamak ise dünyanın bütün renklerini görmemek için kendini kör etmek ya da bütün seslere karşı kulakları pamukla tıkamaya kalkmak kadar aptallıktır.
 
 
son olarak...
erkeği tahrik etmemek için ve erkek lehine gökyüzünden nazil olmuş emirler ancak bu emirleri yeryüzüne gönderdiği varsayılan göksel bir kuvvetin sorumluluğu altındadır ve onu bağlar.
 
 
kendini bilen insanoğlunu değil !..
 
 
9 şubat 2008


[1] evlilik, kamu gücünün (dinin de olabilir) iki insanın birbiriyle cinsel ilişkide bulunma konusundaki karara karışmasıdır. mühsam
[2] nur suresi 31

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git