A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Kaplumbağa sevmeyen adamların ülkesi

Kategori Kategori: Makale | Yorumlar 0 Yorum | 14 Ocak 2015 03:40:34

İnsan gerçekten okuyunca gözlerine, işitince kulaklarına inanamıyor. Bu ülkeyi seçimle teslim ettiğimiz insanlar nasıl yüklendikleri sorumlulukları hiç anlamıyor, görevlerini yapmıyor ve emanete ya bilerek, ya da gafletle ihanet ediyorlar!...

En son Muğla’nın Ortaca ilçesinde, dünyanın en güzel birkaç plajından biri olarak bilinen ve ünlü Caretta Caretta deniz kaplumbağalarının vatanı İztuzu sahilinde olup bitenlere bakınız...Bu efsane kıyı, belediyeyi aşarak hükümet tarafından özel bir kuruluşa peşkeş çekilmek isteniyor. Hayır, Ataköy sahili gibi gökdelenler yapacak değiller. İnsaflarını o kadar da yitirmemişler!...



Ama daha 1988 yılında otel yapılmak istenince kıyamet kopan ve dönemin başbakanı Turgut Özal’ın kararıyla bu engellenen sahil, şimdi de özel sektöre kiralanıyor. Öngörülen, bir ‘kaplumbağa hastanesi’nin yanısıra plaj tesisleri, çeşitli barakalar, bir restoran filan..Yani birilerine kazanç sağlayacak ‘ufak-tefek’ işler.

Oysa o kadar basit değil. Çünkü burası, o olağanüstü yaratıkların yuva seçip yavruladıkları çok sayılı yerlerden biri... Daha 1975’de burayı ilk kez keşfeden, sonra 1984’de gelip bir baraka kurarak yaşamaya başlayan, bugün tam 92 yaşındaki İngiliz kadını, vaktiyle Özal’ı da bu konuda ikna etmiş olan June Halmoff, bakınız verdiği röportajda nasıl anlatıyor:

 “Hiç anne olamadım, ama kendimi bir anne gibi hissediyorum. Buraya yıllardır gelen anneler, bize hem çocukları burada doğayı çok iyi anladığı, hem de kaplumbağaları görüp tanıdığı için teşekkür edip durdular. Burası o hayvanlar için eşsiz bir delta. Onlar üç şeyden korkar: insan, ışık ve ses. 1998’den bu yana kapalı olan bariyeri şimdi yıkmak istiyorlar. Eğer korumacılık olmasaydı, burası da Marmaris ve Kuşadası’na dönerdi. Caretta’lar bir kez giderse bir daha gelmez. Öyle bir içgüdüleri var ki... Onların yerine belki bir kaplumbağa heykeli diker ve anahtarlık satarlar. Ama turistler bunlar için gelmez. Gerçekten çocuklarım için korkuyorum” (Hürriyet, 11 Ocak).

Evet, 92 yaşında, hayatını bu olağanüstü doğayı korumaya adamış, bu konuda bir kitap yazmış ve bu çabasıyla 2011’de Kraliçe Elizabeth’den onur madalyası almış bir kadın...En son, barakasını da kurduğu Kaptan June Vakfı’na bağışlamış. Onu yeterince tanıyor muyuz? İktidar şakşakçılarına bol keseden dağıttığımız o devlet nişanlarından birini, kendisini doğamızı korumaya adayan bu yabancı kadına da vermeyi düşünmez miyiz?

O İngiliz kadını bunları yaparken, asli görevi zaten buraları korumak olan Çevre ve Şehircilik bakanı İdris Güllüce, İztuzu Kumsalını Kurtarma Platformu’nun öncülüğünde (evet, Allah’tan bunun için bir yerel örgütümüz de var!) başlatılan “plaj nöbeti” konusunda bakınız ne demiş: “Lüzumsuz bir reaksiyon. Burası 1990’dan beri hep kiralanıyor. Belediye başkanı ‘ben niye işletmiyorum’ diyerek toplumu ajite etti. Biz sahillerin sahipsiz kalmaması gerektiğini düşünüyoruz. Açık ihale yapıyoruz, kim daha yüksek parayı verirse alır işletir. Belediye çok para verirse, belediye alır. Vatandaş verirse vatandaş alır”. (Zaman, 9 Ocak)

Şu büyük özelleştirme sevdalısının zihniyetine bakar mısınız? Türkiye’nin ve dünyanın en özel bir doğa mucizesine yaklaşımı, en basit tüccar mantığı olan bir Çevre Bakanı!...Allah o çevreyi korusun!..

Aslında bu sözlerde birçok itiraf gizli. Yerel belediyenin yıllardır gerçek bir kar kaygısı duymadan, bir hizmet olarak işlettiği bir özel sahili, serbest rekabet koşulları içinde ihaleye açıyor. Ve de belediyenin iyi niyetine karşı “ver parayı, işlet” diyebiliyor. Kamu kurumu, kamu görevi, kamu hizmeti kavramlarını sanki hiç duymamış... Sanki o ‘vatandaş’ ihaleyi alınca, verdiği parayı çıkarmak için o bakir koyu kim bilir ne yapılarla donatmayacakmış gibi...

Elbette hayatı kim bilir nasıl bir ayakta kalma çabasıyla geçmiş bir siyasetçiden, o yaşlı İngiliz kadınının doğa ve hayvan sevgisini beklemiyoruz. O elbette kaplumbağaları ‘çocuğu gibi’ hissedemez, kendisini onların ‘babası’ olarak göremez!.. Ama mevkii ve görevi gereği (bir kez daha hatırlatalım: Çevre Bakanı) biraz daha anlayışlı, biraz daha korumacı olmalı değil miydi? Yoksa gitsin Sanayi Bakanı veya TOKİ başkanı olsun!...

Hep diyorum ya... Bu AKP iktidarı eninde-sonunda gidip yerine bir başkası  geldiğinde, öylesine yağmalanmış bir Türkiye bulacağız ki... Şaşırıp kalacağız..

Atilla Dorsay

t24.com.tr

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.

Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler
Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”
Hanuka, Devrim ve Makabiler
Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git