A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Kimlik

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 07 Aralık 2014 08:47:29

Geçtiğimiz hafta İzmir’de bir mahkeme çok önemli bir karar yayınladı. Görsel medyada dinlerken ağzım açık kaldı. Aslında benim çok ilgilendiğim, hatta konu hakkında bir roman bile yazdığım ‘’kadına şiddet‘’ konusunu kapsayan haberi duyunca hayretler içinde yanımdaki arkadaşlara sordum. ‘’Siz de benim duyduğumu duydunuz mu? ‘’ Evet, onlarda duymuştu.

Bu günlerde yeni bir romana başlıyorum, aslında bütün dünyada oluşan yeni oluşumları, değişik ülkelerde yaşayan insanların yer ve vatan değiştirmelerini konu almakta. Yeni gittikleri yerde yabancı, terk ettikleri ülkeleri bile kendilerine yabancı bir durumda yaşayan insanları.

Erkek egemen dünyada, erkeğin çevreye uyum sağlaması yanında bir kadının uyum sağlamasının daha zor olduğunu kabul etmemiz gerekir. Hele din baskısı veya mahalle baskısından kurtulup bir başka ülkede yeni bir düzen kurmanın kabul edilmesi güç bir uğraşı olduğuna inanırım. Hani yıllar önce Türkiye’den işçi adı altında çeşitli Avrupa ülkelerine giden Türk vatandaşlarının düştükleri bilmem kaçıncı sınıf vatandaşlık hallerini düşünelim. 1960lı senelerde Almanya’ya işçi olarak giden ve inanılmaz güçlüklerle para kazanıp ailesine gönderen neslin, şimdi yaşayan üçüncü nesli, Almanya’da önemli görevlere gelmekte. Yani bir göçün üçüncü nesli ancak yaşamda istediği ortamı bulmakta.

Şimdi ise Türkiye  güney komşularımızdan göç almakta, ve genelde Arap olan bu göçmenler kendi yaşam biçimlerini de geldiği ülkeye getirmeye çalışmakta. Gaziantep başta olmak üzere hem güney illerimizde, hem de büyük şehirlerimizde hayatı olumsuz etkilemekte. Neresine bakarsanız bakın, göç almış bu şehirlerde toplam tam olarak bilinmemekle beraber 1.7 milyon insandan bahsetmekteyiz. Bunların yarısı bile 18 yaşın üstünde değil. Kimisi varlıklı, kimisi ise yoksul. Varlıklı olanlar kendilerine yeni bir hayat kurmaya çalışmakta, yoksul olanlar ise hepimizin gözünün önünde yaşamlarını sürdürmekte. Ne yazık ki yollar boyunca trafik işaretlerinde dilencilik yapan yüzbinlerce okul çağına bile gelmemiş çocuk, hem kendi hayatlarını tehlikeye atmakta,  hem de araç kullanan insanları tehlikeli durumlara sokmakta.

Şimdi bu insanlara kimlik kazandırmak, konusunun altında birçok gizli emel saklı olabilir. İnsani boyutunu Arap dünyasında kendi ırkı bile düşünmezken, siyasi liderlerin inanılmaz bir hesap peşinde koştukları muhakkak. Bu göçmenlerin geçmişleri ile ilgili hiç bilgimiz olmadan, yerleşik duruma geçmelerini kabul etmekteyiz. Bu durum halk tarafından algılanmakta, fakat hesabın faturasının ne zaman, ve kimin önüne çıkacağından habersiz seyretmekteyiz. Aslında bu insanlar da kaçtıkları ülkelerinde tanınmaktan korkmaktalar. Dünya ise bu olayları seyretmekle yetinmekte, yükün paylaşılma girişiminde bulunmamakta.

Ülkemin 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına şiddet konusunda kanun, doğru olabilir ancak burada bir konunun iyi incelenmesi gerekir. Kadına şiddetin varlığını  peşinen  kabul etmekteyiz.  Göç ile sınır komşumuzdan gelen insanlara da tatbik edilir mi bilmiyorum.  6284 sayılı kanun kapsamında İzmir’de bir mahkemenin bir kadın ile ilgili aldığı karar şu konuları içermekte:

‘’Mahkeme, genç kadının süresiz olarak kimlik ve adres bilgilerinin gizli tutulması, kimlik ve diğer bilgi belgelerinin değiştirilmesi, vergi, nüfus cüzdanı, sosyal güvenlik bilgileri ve kayıtlarının değiştirilmesi, nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, pasaport, evlilik cüzdanı ve diploma gibi her türlü ruhsat ve resmi belgelerin değiştirilmesi, devam etmekte olduğu eğitim öğretim kurumunun değiştirilmesi ve fizyolojik görüntüsünün estetik ve cerrahi yolla veya estetik ve cerrahi yol gerekmeksizin değiştirilmesi ve buna uygun olarak kimlik bilgilerinin yeniden düzenlenmesine karar verdi.’’

Bu kararı mahkeme verirken bir malumu tasdik etmekte. Ülkede hukuk ve kanunun  tartışılır durumunu ve insan hayatını korumakla görevli olan Devlet, bu görevde aciz olduğunu ilan ederek şunu söylemekte:  ‘’bunu ben yapamıyorum, vatandaşım git eşkalini değiştir, masrafı neyse ben öderim ‘’ demekte diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git