A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İhtiyaçtan

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 23 Kasım 2014 13:11:33

Ne olduysa o sene 1969`da oldu, eşimle evlenmeye karar vermiştik. Bir ev tutmak olmazsa olmaz bir ihtiyaçtı. Her ne kadar babam evlenmem konusunda aynı evde oturmamızı şart koşmuştu amma, ayrı bir evde oturmak, kendi evinin reisi olmak başka bir duygu idi. Bir salonu olan ve bir yatak odası bulunan bir çatı katı tuttuk. Aslında kalorifer tertibatı vardı ama, kazanı olmayan bir bina idi. Bir kömür sobası alıp koridora kurmuştum. Bütün bir ev bu soba ile ısınmaktaydı.

Hani derler ya ‘ ufacık tefecik, bir oda bir sofacık, yağsız aşım, kaygısız başım‘.

Evliliğimizin ilk yılını bu evde geçirdik. Her sabah erkenden kalkar sobayı yakardım. Ev küçük olduğu için hemen ısınırdı. Ev ısındıktan sonra eşim kalkardı. Benim sıkça seyahatlerim olurdu. Evde eşim yalnız olduğu zamanlar sobanın yakılması ona aitti. İkinci seneye geçerken eşim ‘eğer çocuğumuz olursa ona oda gerekli‘ diye ikaz edince bir çocuğumuzun olması gerektiğini anlamıştım.

Bu nedenle bu ev bize az gelecekti. Hem bir odası fazla, hem de kalorifer tertibatı bulunan bir ev aramaya başladık. Bu tabii bir ihtiyaçtan dolayı idi. İki yatak odası, bir salonu bulunan ve yine bütçemizin içinde bir ev kiraladık. İlk çocuğumuz bu evde dünyaya geldi. Mutluluğumuz bu çocuğumuzla daha bir pekişmişti.  

Kısa zaman içinde ikinci çocuğumuz, kızımız dünyaya geldi. Evimizin çocuk odası çok geniş olduğundan, bu odaya iki çocuk karyolası sığdırmak kolaydı. Bir kusuru vardı, biri ağlayınca diğeri de ağlamakta idi. İki çocuğa bakabilmesi için eşime bir yardımcı arayışına geçtik. Bu nedenle eve yardımcı bir kız bulabileceğimiz bir semte taşımaya karar verdik.

Bu da bir ihtiyaçtan taşınmaktı. Böyle bir semtte uygun bir daire kirasını karşılayabileceğimi düşündüm. Evi tuttuk ve taşındıktan sonra çok yakın bir yerden eşime yardımcı bir kız tuttuk. Burası bizim için çok değişik bir mekandı. Şehrin bittiği ve gecekondu mahallesi diye adlandırılan bir mekana taşınmamız tamamıyla ihtiyaçtandı. Bu dairede bir müddet oturduktan sonra çocuklar büyümeye başlamış, erkek ve kız çocuğunun aynı odada kalmalarının sakıncaları üzerinde eşimle konuşmuştuk.  Neticede bizim iki yatak odasından üç yatak odası olan bir daireye geçmemizin kaçınılmaz olduğuna karar verdik.

Bir kez daha ihtiyaçtan yeni bir daireye taşındık. Bu yeni mekanda üç yatak odası vardı. Eşimle benim ayrı, kızım ve oğlumun ayrı yatak odaları vardı artık. Çocuğun büyümesi ve gelişmesinde, kendisine ait bir odası olması ve bu odaya izinsiz girilmemesinin ona şahsiyet vereceğini düşünmekteydik.

Zaman içinde babamı kaybetmiştim ve annemin bir süre bizde kalması gerekmekteydi. Bu nedenle çocuklarımdan birisine ‘ Sen salonu kullan, senin odanda babaannen kalacak ‘ diye söylemem zordu. Bunun yerine anneme ‘Seni salonda bulunan kanepede misafir edeceğiz’ diye söylemeye de dilim varmıyordu. Doğurmuş, beslemiş, büyütmüş ve şimdi oğlunun evinde bir köşede eğreti misafir edilmesine gönlümüz razı olmadı. Eşimle düşündük, ‘’dört odalı bir eve taşınalım’’ dedik. ‘ Bir odayı da annem için düzenleriz ’  dedi eşim, Yıldız. Eşimle beraber aramaya başladık ve sonunda 4 odalı bir ev bulduk. Hemen vakit kaybetmeden oraya taşındık.  

Bu taşınmamız da bir ihtiyaçtandı. Annemin günlük yaşantısındaki saatler hiç birimize uymadığından, bu taşınma bir ihtiyacı ortaya koymaktaydı. Validem kendisine bir oda tahsis edildiğini görünce sevindi, biz de çocukları yerlerinden etmediğimiz için mutluyduk. Zaman geçti çocuklar evlendi ve kendilerine ayrı birer ev açtılar.  Bu arada annemi de kaybettik. Şimdi bu koskoca evde eşimle beraber oturmaktayız.

Geçtiğimiz günlerde siyasette Ankara’da Çankaya’daki Cumhurbaşkanlığı köşkü konuşulmaya başladı.  Şehre hakim, Türkiye tarihinin yazıldığı bu 892 rakımlı tepede sırasıyla Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Celal Bayar, Cemal Gürsel, Cevdet Sunay, Fahri Korutürk, Kenan Evren, Turgut Özal, Süleyman Demirel, Ahmet Necdet Sezer ve Abdullah Gül Cumhurbaşkanlığı yapmıştı. Yüzlerce resepsiyona ev sahipliği yapan bu mekana, Kasımpaşa’dan yeni gelen kişinin daha içeriyi bile görmeden sığamayacağını düşünerek, Ankara’nın Atatürk Orman Çiftliğinde, yüzlerce ağacı katlederek, 1000 odalı 30,000 metre kareye oturan bir SARAY yaptırmasını endişe ile seyrettik.

Mahkemenin  yürütmeyi durdurma kararı olmasına rağmen inşaat durmamış, 860 lira maaşa madende kömür çıkarmak  için hayatını kaybeden insanların var olduğu bu ülkede, 1 milyar 400 milyon liraya bu saray yaptırılmış. Şimdi bu saray için ‘’ İhtiyaçtan dolayı yaptırılmıştır ‘’ diyen Cumhurun başının bu mekanda oturmasını kabullenmek zor.

Evliliğim sürecinde gerçek ‘’ihtiyaçtan ev değişikliği ‘’ yaptığım günleri hatırlıyorum, sonra bu saray israfını gördüğümde aklıma hep Osmanlı Devletinin son dönemlerinde SARAY lar yaptırdığı ve bu nedenle borçlanan Osmanlı’nın üstüne 1856’da ‘’  Düyun-u Umumiye ‘’ nin çöktüğü geliyor diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git