İlkokula yeni başladığımızda elimize bir ALFABE verilmişti. Biz bu kitap sayesinde okumayı öğrendik. İlk öğrendiğimiz harf A enteresandı. Bununla bir isim özdeşleşmişti. Ali. Ali al, Ali tut, Ali at gibi kısa cümlelere geçerken bir de B harfini öğrendik. Burada simgeleşen isim ise Baba idi.
Yani ilk öğrendiğimiz iki harf AB yi bu gün hala unutamıyoruz. Hayatımızdan bu iki harf hala çıkamadı. AB üyeliği, AB müktesebatı gibi cümlelerle bu gün hala bu iki harfle uğraşmaktayız.
Daha sonra C harfinin hayatımıza girdiğini zannettik amma bu harf zaten bir kaç harfle birlikte bir siyasi oluşumu simgelemekte idi. Cumhuriyet C harfi ile bütünleşti. Alfabede C harfi ise ‘ Cin Ali’ , ‘ Can ‘ gibi tek heceli isimlerle çocuklara öğretildi. ‘Baba bana top al’ , ‘Al sana top’ gibi kısa cümleler içinde koştururken, birden D harfi karşımıza çıktı. Hatta bu harf, Demokrasi ile beraber anılmaya başladı. Demokrat adlı bir siyasi oluşum da 1948li senelerde Türkiye’nin gündemine gelmeye başladı.
Sırasıyla birçok harfleri Türk siyasi tarihinde öğrenmeye başladık. Bir destana sığabilecek kadar önemli bir siyasi sima C M P harfleri ile anılmaya başlandı. Bu harfleri öğrenirken M harfi Mucur kasabası ile anılmaya başladı. Bunları öğrenirken bir ilimiz, hiç bir neden yokken ilçeye dönüştürüldü. Kırşehir’den geçerken hep aklıma gelir. Demokrat Parti’nin Kırşehir’i ilçe yapmakla kalmayıp karayollarına da, yolun bu şehrin dışından geçmesi için emir verdiğini, bugün gibi hatırlarım. Alfabemizdeki bazı harfler, Türk siyasi tarihinde sıkça kullanılır. Sanki başka harf yokmuş gibi.
CKMP’nin ise bir çekişmenin sonunda oluştuğunu düşünmekteyim. Bu harfleri tam öğrenmeye başlamıştık ki, alfabemiz bir duraklama devri geçirmeye başladı. Her şey alt üst oldu. Kitabımızdaki birçok harfler, bazı yeni oluşumların simgesi olmaya başladı. D harfinin yanına alfabedeki son harfin gelmesi, Y gibi, pek de hoş olmadı. Yine bir on sene başka bir alfabe okumaya başladık.
Derken İ harfini okuduk. O da diğerleri gibi Türk Siyasi tarihine girmeye çalıştı. ‘ İP’i Salla Ali’ , ‘Atla Aybar Atla’ gibi kısa cümleler, Türk Siyasi tarihi ile paralellik gösterir. Siyasiler söyledikleri sözlerden dolayı hapislere girdiler. Biz alfabedeki harfleri öğrenmeye devam ettik. Derken H harfine gelip, orada biraz daha eylendik. Han duvarları gibi H harfi ile yine bir siyasi parti gündeme gelerek bir yer aramaya başladı. HADEP diye halkımızın yarattığı bir parti güncel kalmaya çalıştı.
Bu arada ülkemizi karıştırmak isteyen dış mihraklı güçlere alet olan ve parasal olarak desteklenen gurupların başladığını gördük. Bu guruplar da alfabemizden yararlanarak kendilerine isimler bulmaya çalıştı. Bunlardan DHKP, MKP ve TKP harflerinin yanında MLKP ayrı bir grup oluşturarak değişik görüş sergilemeye çalıştı. Halbuki hepsi Türkçeden yararlanıp, Türkiye’nin bütünlüğüne karşı ellerinden geldiğince ortalığı karıştırmaya gayret gösterdiler. Halbuki biz ALFABE’yi okumaya, sökmeye çalışmaktaydık.
Derken alfabede bambaşka bir harfe geldik. P harfi bizi çok zorladı. Yanında KK olunca, ülke 40 sene bu kitabı okumaya çalıştı. Gerilla eğitimini bazı dost görünen ülkelerden alan bu terör örgütüne ülkemiz, 35 bin şehit verdi. Bu harflerin bu ülkeye verdiği zararı saymakla bitiremem. Buradan başka harflerde türemeye başladı mesela PDK gibi alt fraksiyonlar da aynı kapsamda faaliyet göstermeye çalıştı.
Derken IBDA harflerini öğrenmeye çalıştık. Bunlara bağlı olarak başka harflerde sıraya girerken, kelimelere ulaştık. Artık harfler yetmemeye başladı. Biz okumayı sökerken harflerde değişikliğe uğramaya başlamıştı. Artık kelimelere geçmeye başladık.
İlk öğrendiğimiz kelime HİZBULLAH gibi, ElKaide gibi kelimeler, bizim okuma sahamıza girmeye başladı. Bu harf ve kelimeleri öğrenirken, aklı yatmayanlar için AKİL insanlar ortaya çıktı. Hani anlamıyorsanız size biz öğretelim diye gezen kişiler. Himmete muhtaç dede, kim kime himmet ede, gibi bir şey.
İşte tam bu sırada Irak‘ı işgal eden ABD, bu ülkeden çekilmeye başlayınca birileri, İŞİD harfleri ile bu boşluğu doldurmaya çalıştı. Bu arada başka harfler de devreye girdi ve PYD harfleri YDH, PJAK ve KCK gibi harfler de ülkemizin gündemine yerleşmeye başladı. Ben de bu alfabeyi pek sökemedim desem yalan olmaz. Aslında bu ülkeye yeni bir Al Fa Be yazıp bu harflerin ne anlama geldiğini bir yere koymamız gerek diye düşünmekteyim. Hani derler ya ‘ Kimin eli kimin cebinde belli değil’ işte böyle bir durum.
Yıllardır bizlere öğretilen ‘ Ali Yat Yat Uyu, Uyu Uyu Yat Ali, Yaşa Ali Yaşa ‘. Biz hala A harfindeyiz diye bir sözüm geldi söyledim, hem nalına hem mıhına.