A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

IŞİD tarih yağmacılığını iş edindi

Kategori Kategori: Ayorum Güncel | Yorumlar 0 Yorum | 02 Eylül 2014 04:44:26

IŞİD Suriye ve Irak'ta tarihi eser yağmacılığını bir gelir kapısına dönüştürdü. Antik kentlerde kazılar yapılmasını teşvik ediyor ve satışlardan pay alıyor. İddialara göre bütün eski eserler Türkiye üzerinden dünyaya yayılıyor. Savaşan tarafların tarihi yapılara karşı kayıtsızlığına, otorite boşluğundan faydalanan uluslararası kaçakçılar da eklenince tarih yağması akıl almaz boyutlara ulaşmış durumda.



Binlerce yıllık tarihi alanlar, sistematik biçimde yağmalanıyor. Devlet güçleri ve muhalifler bu yağma ve yıkıma karşı birbirlerini suçlarken, bölgenin karanlık gücü IŞİD bu konuda da pervasız. Bir süredir Suriye’de tarihi eser yağmasını sistematikleştirip gelir kapısına dönüştüren IŞİD’in benzer şekilde Irak’ı da talan etmesinden korkuluyor.

IŞİD'in kendi inancı dışındaki hiçbir şeye saygısı olmadığı, Şii türbelerini ve camilerini, Hristiyanlara ait kiliseleri bombalayıp yıkmaktan çekinmediği hatta bunu vazife bildiği herkesin malumu. Taşınmaz kültürel mirası yıkıp geçen örgüt, taşınabilir olanları ise Batılı kaçakçılara satmakta bir sakınca görmüyor. Son bir kaç aydır uluslararası basında bu konuda çıkan haberler dehşet verici. IŞİD'in en önemli gelir kapısının tarihi eser yağması olduğunu söyleyenler bile var. Bunlara göre örgüt bağışlar ve zorla topladığı vergiler kadar tarihi eser yağmasından da para kazanıyor ve faaliyetlerini böyle finanse ediyor.

Kontrolündeki bölgelerde kazı yapılmasını teşvik ediyor. Bulunan her şey uluslararası kaçakçılar yardımıyla Batı piyasalarına gönderiliyor. Başlarda IŞİD militanları bizzat bu yağmaya katılıyordu. Ancak egemenlik alanında ‘devlet’ ilan eden örgüt, daha sistematik davranmaya başladı. Kazı alanlarında militanlar denetim yapıyor ve kaçakçılardan, beşte bir yağma vergisi alınıyor. The Guardian'ın haberine göre IŞİD sadece Al-Nabuk bölgesinde çıkartılan, kimisi 8 bin yıllık tarihe sahip eski eserlerden 36 milyon dolar kazandı. Örgüt Irak’ta bazı bölgeleri ele geçirince, ABD işgalinin kültürel yıkımını telafi edememiş bu ülkede yeni bir endişe dalgası yayılmaya başladı. Irak Turizm Bakanlığı’nın geçen ay yaptığı açıklamaya bakılırsa şimdiden 4500 civarında tarihi eser tahrip edilmiş ya da kaçırılmış vaziyette. Bakanlık ayrıca aşiretlere ve UNESCO'ya "Aşur, Hadar ve Nemrud şehirlerinin korunması çağrısında bulundu…

Suriye’de Dünya Mirası listesine girmiş altı yer var ve ülkenin tarihi mirasının yüzde doksanının çatışma alanları içinde kaldığı söyleniyor. Uzunca bir süredir devam eden mesele öyle bir boyuta ulaşmış durumda ki bir süre önce ICOM (Uluslararası Müzeler Birliği) acil koduyla bir rapor yayımladı. Burada Suriye'deki tehdit altındaki kültürel objelerin bir listesi yer alıyor ve dünyadaki tüm müzeler, koleksiyoncular, müzayede evleri bu ve benzeri eserleri alıp satmamak konusunda uyarılıyor. ICOM çok kültürlü yapısıyla dünya mirasına katkıda bulunan Suriye'nin kültürel birikiminin yok olma tehlikesi karşısındaki endişesini belirtiyor; tabii anlayana. Çünkü açık ki bu ticaret batılı koleksiyoncuların bitmek bilmez iştahından besleniyor.

GOOGLE FOTOĞRAFLARI HER ŞEYİ GÖSTERİYOR

Apamea 2012...


Apamea 2013...

İnternette kolayca bulabileceğiniz Google fotoğraflarında, bir yıl içinde çok önemli ören yerlerinin nasıl köstebek tarlası gibi delik deşik edildiğini görebiliyorsunuz. Temmuz ayında bu fotoğrafları yayımlayan National Geographic, Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Suriye'deki Apamea antik kentinin halini gözler önüne serdi. (Trafficing Culture’da daha detaylı görüntüler var!) Bu önemli Roma kenti adeta iki bin yıldır görmediği bir yağmaya maruz kalmış durumda. 2011’deki Google görüntülerinde antik kentin bulunduğu alanda her şey sakin. Bir yıldan az bir süre sonra Nisan 2012’de ise kentin kaçak kazılar sırasında açılan çukurlarla tam anlamıyla köstebek tarlasına dönüştüğü görülüyor. Kenti tarumar eden soyguncuların buldukları eserleri Batılı koleksiyonculara aktardıkları kesin. Otorite boşluğundan beslenen bu yağmanın bir benzerinin şu sıralar IŞİD tarafından yürütüldüğü düşünülüyor.

IŞİD dünyanın en zengin terör örgütlerinden biri. Tahminlere göre kontrol ettiği eski eser kaçakçılığı bir milyar dolar düzeyinde. UNESCO 'savaş antikaları' adını verdikleri, çatışmalı alanlardan kaçırılan eski eserlerin dünya çapında yıllık 2.2 milyar dolarlık bir yasa dışı piyasa oluşturduğunu hesaplıyor. İşin kötüsü, savaşçı gruplar bunun farkına vardıkça rakam büyüyor. Bu, silah ve uyuşturucudan sonra en büyük üçüncü suç piyasası!

IŞİD-TÜRKİYE HATTI

Bir dönem Şam’daki restorasyon merkezinin yöneticiliğini yapan Prof. Amr Al-Azm, bölgeyi iyi tanıyan bir arkeolog. Şimdi ABD’de yaşıyor ve konuyla ilgili görüşlerine başvurulan biri. Al Azm'ın en son Chasing Afrodit kitabının yazarı Jason Felch'in internet sitesinde bir söyleşisi çıktı. Al-Azm’a göre Suriye devleti de yağmaya göz yumuyor. IŞİD ise hükmettiği bölgedeki insanlara tarihi eserleri arayıp bulup satabileceklerini söylüyor, tabii vergisini ödemek koşuluyla. Bu nedenle bölgeye aralarında Türkler'in de olduğu pek çok eski eser kaçakçısı neredeyse buldozerleriyle dalmış vaziyette.

Al Azm'ın verdiği bilgilere bakılırsa Türkiye’nin ve Türkler’in bu utanç verici hikayede rolleri büyük. Kaçakçılık otobanı Türkiye'den geçiyor. Bütün eski eserler Türkiye üzerinden dünyaya yayılıyor. "İç savaş başladığında bazı uluslararası eski eser tacirleri Suriye'ye gelmişti ama kısa sürede bölge onlar için çok tehlikeli bir hal aldı. Şimdi bu insanlar sınırın ötesinde Türkiye'de bekliyor. Suriye'ye artık sadece Türkler gelebiliyor. Yerel satıcılarla buluşup, eserleri Türkiye'ye taşıyorlar. Eski eser ticaretinin en önemli merkezlerinden biri Suriye tarafındaki Tal Abiab, burası Urfa'ya yakın. Kilis de büyük bir kaçakçılık merkezi. Orada el değiştiren eserlerin nereye gittiğini ise bilmiyoruz." diye anlatıyor. Yine Al-Azm’a göre ünlü ören yerleri bazı koleksiyoncuların siparişiyle yağmalanıyor. Mesela hala rejimin kontrolünde olan Palmyra'daki Üç Kardeşler Mezarı gibi…

Bölgedeki savaşların yol açtığı ölüm, göç, yıkım o kadar büyük ki işin kültürel boyutu yine daha sonra hayıflanılacak bir mesele olarak arka planda bırakılıyor. Yağma ve talan, o topraklarda yaşayanların kimliğini de yok eden acımasız bir süreç. Uzun vadeli etkisi telafi edilemeyecek bir facia. Türkiye’nin savaşçılara olduğu gibi kaçakçılara da göz yumduğu iddiaları ise korkunç. Keşke ‘inanılmaz’ diyebilseydik…

Kaynak : Cem Erciyes | Radikal

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir

Narva’da Sessiz İhlal, Rus Sınır Muhafızları Estonya Toprağında, Dünya Yine Seyirci
Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

Avrupa’da en fazla Türk’ün yaşadığı ülkeler hangileri?
"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Mişka Yaponçik Yahudi Mafya Babası
Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler
Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git