|
|
“Artık Yeter! Yağmaya Karşı Haydi İstanbul’u Savunmaya”Kategori: Ayorum Güncel | 0 Yorum | 12 Aralık 2013 11:04:14 İstanbul Kent Mitingi, 22 Aralık'ta Kadıköy Meydanı'nda toplanacak.. Kent Hareketleri, Kuzey Ormanları Savunması ve Forumlar Arası Kentsel Dönüşümle Mücadele Çalışma Grubu "yağmaya karşı haydi İstanbul'u savunmaya" diyerek 22 Aralık Pazar günü saat 12.00'da Kadıköy'de gerçekleştirilecek mitinge çağırıyor.
“Artık Yeter! Yağmaya Karşı Haydi İstanbul’u Savunmaya” sloganıyla yapılan çağrıda şöyle denildi: Biz İstanbul Halkıyız, Şehrimize Sahip Çıkıyoruz! Birleşmek, Örgütlenmek ve “İstanbul Bizimdir” Demek İçin 22 Aralık’ta Kadıköy’de Buluşuyoruz! Para ve iktidar hırsıyla yanıp tutuşanlar, siyasi iktidarlarıyla, yerel yönetimleriyle İstanbul’u mahalleleri, meydanları, ormanları, tarihi ve kültürüyle alınıp satılan bir mal gibi pazara sürdüler. Hukuksuz yasaları, olağanüstü yetkili bakanlıkları, kolluk kuvvetleri, dozerleri ve işbirlikçi yerel yönetimleriyle İstanbul şehrini kuşatıp can pazarına çevirdiler. Mahallelerimizi emlak şirketlerine ve TOKİ’cilere; ormanlarımızı çılgın projelere ve lüks konut sitelerine; meydanlarımızı ve ortak tarihsel değerlerimizi AVM’lere peşkeş çektiler. Depremini bekleyen İstanbul şehrini deprem güvenliğini hiçe sayarak büyük inşaat şirketlerinin şantiye sahasına dönüştürdüler. Ulaşımdan sağlığa bütün temel haklarımızı paralı hale getirdiler. İçinden deniz geçen İstanbul şehrinde özel araç sahipliğini teşvik edip, İstanbul’u trafik cehennemine dönüştürdüler. Taşeronların güvencesiz çalışma koşullarında her gün yeni bir canımızı iş cinayetlerine kurban ettiler. Tepeden inme kararlarla şirket gibi yönetilen yerel yönetimlerle yaşam alanlarımızı, emeğimizi, doğamızı yağmaladılar. İstanbul can çekişiyor Şehrimize, mahallemize, parkımıza, suyumuza, ormanımıza, tarlamıza, bostanımıza yönelik bu açık ve organize saldırı tüm hızıyla sürüyor. Zenginler için soylulaştırılarak sermayeye pazarlanan, muktedirlerin tepeden inme kararlarıyla yönetilerek bütün doğal ve kentsel eşikleri zorlanan İstanbul şehri can çekişiyor. İstanbul şehriyle birlikte, İstanbul halkı da parça parça ve hep birlikte, geri dönüşsüz bir insani yıkıma sürükleniyor. İnsanca, güvenli, güvenceli ve sağlıklı bir şehirde yaşama hakkımız; kent ve kentli haklarımız; kendi hayatlarımızla ilgili söz ve karar hakkımız; insanlık onurumuz hiçe sayılıyor. ‘Artık yeter’ diyoruz İstanbul’da yaşayanlar olarak “Artık Yeter! İstanbul Bizimdir” diyoruz! Yaşamımızın her alanına, kazanılmış haklarımıza ve insanca yaşama olanaklarımıza yönelik bu saldırılar karşısında İstanbul halkına saygı gösterilmesini isteyerek ayağa kalkıyoruz. Geri dönüşü olmayan bu kentsel, doğal ve insani yıkıma karşı yıllardır parça parça yürüttüğümüz mücadeleleri birleştirmek; artık bu biçimde yönetilmek istemediğimizi haykırmak için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. Ormanlarımızın rant uğruna talan edilmesine; İstanbul ormanlarının ve su havzalarımızın 3. Köprü, 3. Havalimanı, Kanal İstanbul gibi şehre ve halka hiçbir yararı olmayan emlak odaklı, çılgın, vahşi projelere; madencilik ve su şirketlerine kurban edilmesine hayır demek; sadece insanın değil ormanların, ağaçların, hayvanların, börtü böceğin yaşam hakkı için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. Betona dönüştürülmek istenen bostanlarımıza; yok edilen tarım arazilerimize; bidonlarla, şişelerle, ön ödemeli sayaçlarla alınıp satılan bir mal haline getirilen suyumuza sahip çıkmak için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. “Afet Yasası” denilen afetle müteahhitlere ucuz arsa sağlamak ve inşaat sektörünü ayakta tutmak için yıkılmak istenen evlerimize, mahallelerimize sahip çıkmak; “riskli alan” gerekçesiyle kurulu düzenlerimizin yerle bir edilmesine; şehrin dış sınırlarına sürgün edilmeye, borçlandırılmaya; evimizi ve yaşam alanlarımızı kaybetme korkusuyla uykusuz kalmaya hayır demek için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. 2-B Yasası ile kentlerdeki emekçilerin 40 yıldır barındıkları evlerinin ve ağaç dikip domates biber ektikleri bahçelerinin; kırdaki emekçilerin atadan dededen kalma tarlalarının ve çayırlarının fahiş “2B Rayiç Bedelleri” üzerinden pazarlanmasına; bu bedeli ödeyemeyenlerin evlerinden, mahallelerinden, tarlalarından sökülüp atılmasına, sürgün edilmesine hayır demek için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. Tarihi, arkeolojik sit alanlarımıza, kültürel değerlerimize, hafıza mekânlarımıza keyfi uygulamalarla geri dönüşsüz zararlar verilmesine, eşsiz tarihi mirasımızın sorumsuzca yok edilmesine hayır demek için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. Okullarımızın, hastanelerimizin, sinemalarımızın, tersanelerimizin, garlarımızın otel ve AVM yapılmak için satılmasına; kamusal alanlarımızın, parklarımızın, meydanlarımızın özelleştirilmesine; sahillerimizin doldurularak yağmalanmasına, koylarımızın marinalaştırılmasına hayır demek için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. Artık ayağa kalkıyoruz Tüm bilimsel uyarılara rağmen, otomobil ve petrol tekellerinin çıkarları uğruna, toplu ulaşım, raylı ve deniz ulaşımı yerine, inatla, trafiği arttırdığı kesin olan yeni karayollarına yatırım yapanlara dur demek için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz. Biz İstanbul halkı, artık ayağa kalkıyoruz! Yıkıma sürüklenen şehrin yoksul mahallelerinden harekete geçiyoruz. İstanbul’un kuzey ormanlarını savunarak mücadeleyi büyütüyoruz. Parklara, meydanlara, bostanlara, çayırlara kurduğumuz forumlarda “İstanbul bizimdir diyoruz”. Haydarpaşa’dan, Cevizli’den, Haliç’ten, Ataköy’den yükselen seslerimizi birleştiriyoruz. Biz İstanbul halkı, artık ayağa kalkıyoruz! Kendi çıkar ve hırsları yüzünden İstanbul şehrini bütün değerleriyle sindirmek ve köleleştirmek isteyenlere karşı Gezi İsyanımızla başlattığımız uyanışımıza, yürüyüşümüze devam ediyoruz. Gezi Parkı’nı direnerek kazandık; şimdi İstanbul’a sahip çıkmak için onurla, isyanla, düşle, yürekle yürüyoruz. Ethem’le, Ali’yle, Ahmet’le, Ferit’te, Mehmet’le, Abdocan’la, Medeni’yle paylaştığımız insanla, doğayla barışık; yaşam alanlarımız ve geleceğimiz hakkında söz ve karar sahibi olduğumuz demokratik bir kentte ve ülkede eşit biçimde yaşama talebimizi yükseltiyoruz. “Bir şehir nedir ki, içinde yaşayanlardan başka?” İstanbul şehrini, kibirle ve parayla kuşatan; zor ve zorbalıkla terbiye etmeye kalkan sermaye iktidarına karşı, biz İstanbul halkı, onurla ve umutla ayağa kalkıyoruz, şehrimizi haremilere terk etmiyoruz! Taksim’den Kartal’a, Gülsuyu’ndan Kuşdili Çayırı’na, Alemdağ’dan Ümraniye’ye, Fener-Balat’tan Okmeydanı’na, Sarıyer’den Kanarya’ya, Gümüşdere’den Beykoz köylerine, Gaziosmanpaşa’dan Güzeltepe’ye, dört bir yandan, bu şehrin yaşayanları, asıl sahipleri olarak birleşmek, örgütlenmek ve dayanışmak için 22 Aralık’ta Kadıköy’de buluşuyoruz.
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış
|
| Tüm Yazarlar |
|