A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İpin Ucu

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 01 Ağustos 2013 13:14:39

Hiç düşündünüz mü öğrenmenin yaşı nerede başlar nerede biter? Öğrenmenin yalnızca yaşla ilgisi olmasa gerek. İnsanın bir de öğrenme merakı olması gerekir. Merak yoksa öğrenme olur mu bilmiyorum. Çok sevdiğim bir dostum var, bizdeki araç kullanma merakı onda olmadığı için, ne ehliyeti, ne de özel arabası var. Genelde taksi kullanır. "Bütün taksiler benim arabam, hangisini istersem ona binerim" derdi.

Hatta bir başka tanıdığım avukat arkadaşım vardı, çok büyük bir Holding Şirketinin  hukuk müşaviri idi. Hem aracı yoktu, hem ehliyeti, hem de uçağa katiyyen binemezdi. Uçağa karşı bir nefreti ve korkusu vardı. Bir iş için nereye gidecekse taksiye biner öyle giderdi. Hatta şehirler arası gidişinde de taksi kullanırdı. ‘’Benim beynim ve ellerim, araç kullanma gibi basit işlerle uğraşmamalı’’ derdi. Görüşüne katılırdım.

Hatta bir başka arkadaşım vardı, nurlar içinde yatsın, eline bıçak almaz, tabağındaki kesilecek her şeyi eşi keserdi.  O sadece çatal kullanır, yemek yerdi. Meyve soymak işi de eşininin görevi idi, meyvaları soyar bir tabağın üstüne dizer, yanına bir çatal koyardı Müesser Hanım. Değerli arkadaşım aslında el maharetini ameliyatlarda gösterir, genel cerrah olarak böbrek nakli ameliyatı yapardı.

Öğrenme isteği sadece meraka da bağlı değildir. Beceriyi gerektirdiğini de  düşünmekteyim. Öğrenme içinde el becerilerinin gelişimi insanın yaş durumuna ve yeteneğine bağlı olsa gerek. Yetenek içine spor dallarını da alabiliriz. Bazı spor dallarında kişinin  yaşının ileri olması, vücuttaki eklemleri zorlayabilir. Böyle durumda kişiye ne kadar öğretmeye kalksanız yapamazlar.

Bir başka arkadaşım vardı okulda, geçtiğimiz senelerde onu da sonsuzluğa uğurladık. Beden eğitim dersinde kasa üzerinden atlama yaptığımız sürede, kasaya koşarak gelir, ellerini kasanın üzerine koyar, zıplardı. Takla atamaz,  kasanın yanına düşerdi. Sporda da kabiliyet  ve öğrenme yaşı çok önemlidir. Yirmi yaşından sonra bir kişiye jimlastik sporu öğretip, yaptırmanız için bir mucize gerekir. Bu branşta öğrenme yaşı başlangıcı dört- beş olarak kabul edilir.

Bir tarihte kızımı böyle bir spora yazdırmış, genç kızlarda beden gelişiminde jimnastik sporunun olumsuz etkisi olacağını bir spor hekiminden duyunca, kızımın  bu sporu yapmasına son vermek en doğru kararım olmuştu.

Toplum psikolojisinin ayrı bir bilim dalı olduğuna inanan bir kişiyim. Bu konuda Türkiye’de çok önemli bilim insanları olduğunu da okumaktayım. Bu bilim dalı, toplum geliştikçe gelişmek mecburiyetinde kalmaktadır. Bir tarihte genç nesil bir grup üniversite öğrencisi ile bir üniversitede öğretim görevlisinin ‘’Bilinç ve Bilinçaltı‘’ konulu konferansını dinlemiştim. Ahmet Hoca bu konuda uygulamalı bir konferans vermişti. İzleyenlerden bir grup genci uyutup, dilediği her komutu kendilerine yaptırmasını hayretler içinde izlemiştim.

Konferansın içinde bir ara ‘’Televizyon ekranlarından ben, binlerce insanın bilinç altına girip, dilediğim herşeyi yaptırabilirim ‘’ demesini hiç unutmam.  Kanımca bizde  bir klinik durumla karşı karşıyayız. Toplumun tepkisi arttıkça Polis Devletinin topluma karşı daha acımasız şiddet uygulamasını izlerken, hani derler ya ‘kanım çekiliyor’’, işte tam bu duruma girmekteyim. Hep aklıma Ahmet Hoca’nın verdiği o konferans gelir.

Siz ne dersiniz bilmem amma, beni yöneten insanların icraatlarını sevmek ve desteklemek mecburiyetinde olmadığıma inanmaktayım. Beğenmediğimi haykırarak söylememin demokrasilerde normal karşılanması gerekir. Demokrasi Ahmet’e göre başka Recep’e göre başka diyemeyiz. Bu kavramı her dile getiren, kendine göre yormakta. Böylelikle yozlaşmış bir demokrasiyi kabul etmemiz dayatılmakta.

Eleştiriye dayanmak, demokrasilerde olmazsa olmazların en önemlisidir. ‘’ Ben bunu böyle tanımladım, kabul edin yoksa tutuklanırsınız’’ diyerek, SerVekil’in geçişi sırasında, yol kenarından geçen gençlerin yere tükürmelerini sebep sayarak tutuklayan zihniyeti anlamakta güçlük çekmekteyim.

Bir tarihte Los Angles’da bir olaya şahit oldum. Kaldırımlarda filim yıldızlarının isimleri bulunan sokakta gençler protesto  gösterisi için toplandılar. Yer Kodak Stüdyoları civarında idi.  Yolun her iki tarafı polislerce kesilmişti. Toplanan halk yol ortasına konan bir kürsüden, mevcut Amerika Başkanına, akıllarına gelen her türlü melaneti okudular. Daha sonra giydirilmiş bir Başkan Bush kuklasını, sokak ortasında yaktılar. Polis hiç bir tepkide bulunmadı. Bir saat süren bu gösteriden sonra halk dağıldı, polis de çekip gitti.

Ağaçların katline Gezi Parkı’nda karşı çıkan halkı döven polisin, SerVekil tarafından kahraman ilan edilip, bizim vediğimiz vergilerle maaş alan bu saldırganların, bir maaş ikramiyesiyle ödüllendirmesi, hangi akla uygun gelir? Bu tutum sonunda polislerin topluma karşı davranışlarında daha sert olacağı kaçınılmazdır.   

Kanımca ipin ucu biraz kaçtı. Siz ne düşünürsünüz bilmem amma SerVekil’in toplum pisikolojisini öğrenme yaşını geçirmiş olduğunu düşünmekteyim, diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git