A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Göz kamaştırıcı bir sanat şöleni: "Monet'in Bahçesi"

Kategori Kategori: Sergi | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Aynur Çağlı | 18 Mayıs 2013 16:09:36

Fransız ressam Oscar Claude Monet (1840-1926), Empresyonist sanat akımının öncülerinden biriydi. Yaşamını doğanın büyüleyici güzelliklerini tuvale aktarmaya adayan Monet, Giverny'deki evinin bahçesini cennete dönüştürmekle kalmayıp yaptığı resimlerle ölümsüzleştirdi. Monet'in bu bahçede yetiştirdiği zambaklar, nilüferler, sümbüller ve salkımsöğütlerin resmedildiği tablolar ve diğer çalışmalarından örnekler, 8 Eylül 2013'e kadar Melbourne'daki Ulusal Galeri'de (NGV) sergileniyor.



1840 yılında Paris’te doğan Monet’in resim yeteneği küçük yaşlarda ortaya çıktı. Paris’te kısa bir akademi eğitimi gördükten sonra 1862’de Charles Gleyre stüdyosunda çalışmaya başladı. Burada Alfred Sisley ve Auguste Renoir gibi ressamlarla tanıştı. Birlikte gezilere çıkarak manzara resimleri yaptılar. Monet’in resimleri baştan fazla ilgi görmedi. Ressamlık kariyerinin ilk yıllarında maddi sıkıntı çeken Monet, gerçek bir doğa aşığıydı. Hayatının büyük bir bölümünü deniz ve nehir kıyılarında geçiren Monet, İtalya, İngiltere, Hollanda ve Fransa kıyılarında ve nehir boylarında yüzlerce resim yaptı.

1883 yılında Seine nehri kıyısındaki Giverny kasabasında bir ev kiralayan Monet, 2 dönümlük araziyi yıllarca uğraştıktan sonra rüya gibi bir bahçeye dönüştürdü. Resimlerinden iyi para kazanmaya başlayınca bu evi satın alan Monet, dünyanın dört bir yanından getirttiği çiçekler ve bitkilerle resimleri için ideal bir bahçe yarattı. Sudaki nilüferleri, dere boyunca dizilmiş mor salkımları, akasyaları ve gülleriyle bahçenin hemen her köşesini, her mevsimde resmetti. Bahçesinden “hayatımın en güzel baş yapıtı” diye sözeden Monet, aynı görüntüyü farklı zamanlarda ve farklı ışıklarla defalarca resmederek mükemmeli yakalamaya çalıştı. Sadece mükemmeli yakalamakla kalmadı, kendine özgü tekniği ve paletiyle Empresyonizmin dehalarından biri olmayı başardı.



Monet’in, ilk modeli ve esin kaynağı Camille Doncieux ile yaptığı evlilikten iki erkek çocuğu (Jean ve Michel) dünyaya geldi. Büyük oğlunu doğurduktan sonra tüberküloza yakalanan Camille, henüz 32 yaşındayken öldü. Camille’in ölümünden sonra çok acı çeken Monet, yoksulluktan kurtulmakta kararlıydı. Hızlı bir tempoyla çalışmaya koyulan Monet, zengin aile dostu Ernest Hoschede’inin yazlık evinde yaşıyordu. Hoschede’in karısı Alice, Camille’in hastalığında ve ölümünden sonra Monet ailesi ile yakından ilgilendi.

Monet’in oğullarını yanına alarak dört çocuğu ile birlikte onlara da baktı. Alice, kocasını kaybettikten sonra 1892 yılında Monet ile evlendi. Böylece 6 çocuklu büyük bir aile oldular. Alice’ın kızı Blanche daha sonra Monet’in büyük oğlu Jean ile evlendi.

Monet’in şöhreti arttıkça serveti de arttı. Alice ile birlikte sık sık yurtdışı gezilerine çıktılar. Giverny’deki evi ve bahçesini iyice süslediler. Monet kendisine kocaman bir stüdyo inşa etti. Tabloların boyutu büyüdü, içerik daha da zenginleşti.

Birinci Dünya Savaşı’nın karanlık günlerinde Giverny’deki eve sığınarak savaştan uzak durmaya çalıştılar. Monet, Fransız askerleri cephede can verirken çiçek resimleri yaptığı için kendini suçlu hissediyordu. Bu dönemde yaptığı “Ağlayan Salkımsöğütler” tablosunu, savaşta hayatını kaybeden askerlere adadı.

Monet, ömrünün son yıllarında ciddi göz hastalıklarıyla mücadele etmek zorunda kaldı. İki gözünde birden katarakt oluşan Monet, en fazla kullandığı mavi rengini ve şekilleri göremez hale geldi. Yaptığı resimlerin çoğu usta fırça darbelerinden ve renk cümbüşünden ibaret olmaya başladı. Sergide örnekleri yer alan bu çalışmalar, ressamın ağır bir bunalım geçirdiğini gösteriyor. 1923 yılında iki göz ameliyatı olduktan sonra daha iyi görmeye başlayan Monet, kırmızı tonlarının hakim olduğu hastalık dönemindeki tabloların bazılarını tekrar elden geçirerek düzeltti.   

Monet, 1926’da akciğer kanserinden öldüğünde 86 yaşındaydı. Monet’in 1966 yılında ölen oğlu Michel, Giverny’deki evi ve bahçesini babasına ait çok sayıda tablo ile birlikte Fransız Güzel Sanatlar Akademisi’ne bağışladı. Claude Monet Vakfı, bu tarihi evi ve bahçesini restore ederek eski haline getirdi. 1980’de büyük bir törenle açılan Monet’in evini her yıl onbinlerce yerli ve yabancı turist ziyaret ediyor.

Melbourne’daki Ulusal Galeri’de (NGV), 10 Mayıs’ta başlayan “Monet’s Garden” sergisindeki eserlerin çoğunluğu Paris’teki Marmottan Monet Müzesi’nden (The Musée Marmottan Monet) geliyor. Serginin düzenlemesi, tablolar hakkındaki bilgiler ve izleyicileri Giverny’deki eve taşıyan sürpriz projeksiyon gösterisi tek kelimeyle kusursuz. Görsel anlamda eşsiz bir ziyafet fırsatı sunan “Monet’in Bahçesi”ni mutlaka görün.  





Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 5.5 / 8 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.

Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi

Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”
Hanuka, Devrim ve Makabiler
Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel
Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git