A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İnternetteki sağlık bilgilerine güvenilebilir mi?

Kategori Kategori: Yaşam | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Aynur Çağlı | 27 Mart 2013 07:03:28

İnternet sayesinde istediğimiz her bilgiye anında ve kolayca ulaşabiliyoruz. İnternette en fazla araştırılan konulardan biri de sağlık. Doktordan aldıkları bilgiyle yetinmeyen birçok hasta derdine internette çözüm arıyor. Bazıları doktora bile danışmadan hastalığına internetteki bilgilere dayanarak teşhis koyuyor ve hatta tedaviye girişiyor. Bu durum tıp uzmanlarını kaygılandırıyor.



Google ve benzeri arama motorlarına araştırmak istediğiniz sözcüğü yazdığınızda karşınıza binlerce site çıkıyor. Sözgelimi “reflü” gibi yaygın bir rahatsızlığı araştıracak olsanız öylesine çeşitli ve birbirinden farklı bilgilerle karşılaşıyorsunuz ki, kafanızın karışmaması imkansız. Bazen bu bilgiler doktorunuzdan işittiklerinizle çelişiyor. Böyle olunca doktorunuza olan güveniniz sarsırılıyor, tedavi konusunda kararsız kalıyor ve daha da kötüsü ileride tehlikeli sonuçlara yol açabilecek yanlış bir yol izliyorsunuz.

Bazı hastalar internetten edindikleri bilgilere öylesine güveniyor ki, doktoru sorgulamaya başlıyor. Doktorun karşısına geçip, “Ama internette farklı yazıyor.” diyen hastaların sayısı giderek artıyor. Ya da, “Ben internetten baktım, bronşit olduğuma eminim.” diye söze başlayanlar da var. İlaç kullanma konusunda da doktordan çok internete danışılıyor. Eş dost önerisiyle ilaç seçen hastalar, internetten bakarak ilaca başlıyorlar.

Doğru kullanıldığında yararlarını tartışamayacağımız  İnternet denilen bu ücretsiz ve zengin kütüphanenin bilinçsiz ve rastgele kullanılması ciddi sorunlar yaratıyor. Konunun uzmanları dahi yoğun bilgi kirliliğinden ötürü işin içinden çıkmakta zorlanıyorlar. Kalp hastalığı uzmanlarına göre, internetteki bilgilerin çoğunluğu yanlış, eksik ve çok eski olduğu gibi hastanın moralini bozuyor ve bunalıma sokuyor.

Son yıllarda yapılan araştırmalar, hastaların çoğunun internetten edindikleri bilgileri doktoruyla paylaşmadıklarını gösteriyor. İnternette karşısına çıkan ilk bilgilere, kaynağını ve doğruluğunu araştırmadan körü körüne inananların sayısı yüzde 69 civarında. Hastaların yüzde 74.5’i hastane ve doktorlar konusundaki seçimini internetten aldığı bilgilere dayanarak yaptığını söylüyor. Doktorun tanısını, önerdiği tedaviyi ve açıklamalarını yeterli bulmayarak internete başvuranların oranı ise yüzde 80’i buluyor.

Hastaların büyük bölümü eğitim düzeyi ne olursa olsun tıbbi bilgilerin doğruluğunu değerlendirecek konumda değil. Bir de internetteki bilgilerin hangi kitleyi hedef aldığı da önemli. Bazı bilgiler, sunumlar ve videolar sadece doktorlara yönelik olmasına karşın çoğunlukla hastalar tarafından okunuyor ve izleniyor. Medikal terminolojiyi bilmeyen kişiler tam bir kavram karmaşası yaşarken, ameliyat videolarını izleyenler gereksiz yere strese giriyorlar.

Amerikan Pediatristler (Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanları) Akademisi, bebeklerin güvenli uyumaları konusunda internette ne tür bilgiler olduğunu araştırdı. Ani bebek ölümü sendromu nedeniyle kaygılanan anne-babalar ne yapmaları gerektiği konusunda internete başvurduklarında binlerce site ile karşılaşıyorlar. Bu siteleri inceleyen Dr Rachel Moon ve meslekdaşları, 13 sözcükle arama yaptılar ve karşılarına çıkan ilk 1300 siteyi inceleyerek bilgilerin doğruluğunu araştırdılar. Bu sitelerdeki bilgilerin yalnızca yüzde 43.5’inin Akademi’nin yayınladığı doğru bilgilerle çakıştığı, yüzde 28.1’inin yanlış bilgiler içerdiği, yüzde 28.4’ünün ise hiçbir bilimsel geçerliliği olmadığı belirlendi. Ayrıca bu sitelerin yüzde 38’inin ya ürün pazarladığı ya da belli ticari ve özel kuruluşlarla bağlantılı olduğu görüldü. Bu sitelerdeki bilgilerin doğruluk oranı yüzde 8.5 iken, resmi devlet sitelerindeki bilgiler yüzde 80.9 doğruluk payına sahip.

Ortaya çıkan ilginç sonuçlardan biri de, üniversite ve benzeri eğitim kurumlarının sitelerindeki tıbbi bilgilerin doğruluk oranının bile yüzde 50.2 olması. Bunun en önemli nedenlerinden biri, bu sitelerdeki bilgilerin eski ve geçerliliğini yitirmiş olması. Bloglar ve kişisel sitelerdeki bilgilerin ise sadece yüzde 30’u ciddiye alınabilecek türden, gerisi tümüyle yanlış ve yanıltıcı.

Bütün araştırmalar, internette doğru bilgilere ulaşmanın ancak bilinçli ve dikkatli bir araştırma ile mümkün olduğunu gösteriyor. Belli bir birikime sahip, bilimsel araştırma yöntemlerini bilenler bunu başarabilir ama,  internet kullanıcılarının büyük bölümü doğal olarak böyle bir donanımdan yoksun. Uzmanlar, internetten sağlıkla ilgili doğru bilgilere ulaşmak isteyenlerin doktorlarına danışmalarını öneriyorlar. Doktorlar hastalarını genelde en güvenilir sitelere yönlendiriyorlar.

İnternetteki bilgi kirliliği kuşkusuz sağlık ve tıpla sınırlı değil. Fakat insanların bu bilgilere güvenerek sağlıklarını tehlikeye soktukları gözönüne alınırsa olayın ciddiyeti daha iyi anlaşılabilir. Devletin resmi siteleri ile eğitim kurumları, özel kurumlar ve uzmanlar ortak bir çalışma yürüterek sağlık sitelerindeki bilgilerin denetlenmesini ve güncelleştirilmesini sağlayabilirlerse hastalar daha doğru bilgilendirilebilir.

Bu arada internetteki sağlık sitelerini incelerken aşağıdaki uyarıları dikkate almakta yarar var:

1.Web sitesi kime aittir? Güvenilir siteler kendileri hakkında ayrıntılı bilgi vermekten çekinmez. Site sahibini ve sponsorunu görmeden karar vermeyin.

2.Web sitesinin amacı nedir? Bilgilendirmek mi, yoksa ürün satmak mı? Siteyi kimin işlettiğini veya kimin maddi destek sağladığını bilmelisiniz. Ürün ya da hizmet satanlara dikkat edilmeli.

3.Kullanılan bilgilerin kaynağı nedir? Birçok sağlık sitesi diğer sitelerden toparlanmış bölük pörçük bilgilerle oluşturulduğu için kaynak gösterilmez. Kaynağı belli olmayan bilgiye güvenilmez.

4.Hangi araştırmaya dayanılarak bilgi veriliyor? Rastgele yazılıp çizilmiş bilgilere değil, araştırmalara ve kanıtlara dayanan bilgilere güvenin.

5.Bilgiler uzmanlar tarafından onaylanmış mı? Eğer aktarılan bilgiler alanında söz sahibi uzmanlar tarafından onaylanmamışsa şüpheyle yaklaşmak gerekir.

6.Sitedeki bilgiler ne kadar günceldir? Sağlık sitelerindeki bilgiler sürekli olarak gözden geçirilmeli ve güncelleştirilmelidir. Bazı sitelerde hala 1950’lerden kalma bilgiler bulunuyor.

7.Sitenin sizi hangi sitelere yönlendirdiğine dikkat edin.

8.Sitenin sizden istediği bilgileri inceleyin. Bazı siteler, üye olmanızı ya da abonelik ister. Bu çoğu zaman siteyi ziyaret edenlerin kişisel bilgilerine ulaşmak için yapılır. Bu bilgilerin ileride hangi amaçlarla kullanılacağı hiç bilinmez.

9.Güvenilir sitelerde belli kurallar çerçevesinde soru sorulabilir, uzmanlardan yanıt istenebilir. Bu siteyi kullananlar açısından bir güvence sağlayabilir.

10.Emaille gelen bilgiye güvenilebilir mi? Emaillere çok dikkat etmek gerekir. Çünkü bazı ürün ve ilaç firmaları sadece promosyon ve satış amacıyla insanları sitelerine çekmeye çalışırlar.

11.Söyleşi odalarında konuşulanlara, yazılıp çizilenlere fazla güvenmeyin. Aynı hastalığı geçiren kişilerle görüşmek, tartışmak ve bilgi paylaşımı yararlı olabileceği gibi yanlış bilgilerin hızla yayılmasına da neden olabilir. Bu sitelere dadanan birçok kişinin asıl amacı, ürün reklamı yapmaktır.

Sağlık uzmanlarına göre en doğrusu güvendiğiniz bir doktora danışmak ve sorularınızı öncelikle onlara yöneltmek. Eğer ayrıca internetteki bilgilerden de yararlanmak istiyorsanız, yine en doğrusu hekiminizin önerdiği sitelere başvurmak olmalı.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 5.5 / 8 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git