A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Duhok çocukları

Kategori Kategori: Kültür/Sanat | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: M. Şehmus Güzel | 12 Mart 2013 03:08:16

Değerli dostum Eşber Yağmurdereli yönetimindeki Kibele Yayınları’nın birkaç gün önce okuyuculara sunduğu Duhok Konuşuyor isimli kitabımın yayınlandığını duyurmak için kitaptan « Çocukları mutlu ülke » başlıklı tadımlık bir parçayı buraya aynen almak istiyorum :

Başını minibüsün ön penceresinden salıvermiş. Kara ve gür saçları rüzgarda alev alev. Fistanı sarı, kırmızı, yeşil. Minibüs çok hızlı gidiyor, sol yanımızdan yıldırım hızıyla geçiyor. Kara ve gür saçları rüzgarda alev alevin minik ve şirin bir kız çocuğu olduğunu görebiliyor, yüzündeki tebessümü farkedebiliyorum. O geçip geniş yolda yıldırım hızıyla, uzaklara taşıyor tebessümünü. Sağımızda aniden bitiveren başka bir minibüsteki yine minik birkaç kız ve erkek çocuk epey tezahüratla el sallıyorlar, el sallayarak yanıt veriyoruz. Sağdaki ince uzun yola sapıp dut ağaçlarının ötesinde gözden yitene kadar yüzlerindeki tebessüm ve ellerindeki selam eksilmiyor. Bizi bir heyecan kaplıyor. Bize bir şeyler oluyor. Biz dediğim minibüsteki on veya oniki kadar bilim kadını ve erkeği, yayıncı, yazar, gazeteci ve şoförümüz. Şoförümüz Mesud Bervani’dir: Güneş gözlükleri gözünde, gözü yolda. Bıyıklar kara. Bakış kara. Solumuzdan aynı anda üstü açık küçük bir kamyon geçiyor, her biri karöserin birer tarafına elleriyle tutunmuş, pırıl pırıl beyaz gömlekleri rüzgarda şişip inen şişip inen iki çocuk, iki kardeş mutlaka, gözlerinden, kısa kesilmiş kara saçlarından ve dudaklarında eksik olmayan tebessümden belli, sağ elleriyle bizleri selamlıyorlar. Çocuklar, kardeşlerim bu ülkede mutlu. Bunun tartışılacak hiçbir yanı da yok.

Burası Duhok nam ülkedir. Paris, Berlin, Madrid, Roma değildir. Duhok’tur.

Evet sadece Duhok’tur. Resmî adıyla « Kürdistan Federe Bölgesi »nin kendini yoktan var eden kenti. Burası viraneden bayındır bir şehir oluşturan katıksız, harbi, hakiki ve samimi insanların kentidir. Bu ülkede kardeşlerim daha yirmi yıl önce on bin nüfus mükimdi ve hiç kimse ekmeğine katık, çocuğuna süt ve peynir ve bir elma bile bulamıyordu. Tek köy, tek koyun, tek keçi, tek inek, tek ağaç kalmamıştı. İnsanlıklarını Bağdat’taki yatak odalarında üstlerinden bir yılanın derisini çıkarıp atması gibi terk edenler çünkü önce yağmalamış, sonra taş üstünde taş bırakmamış, yakmış, yıkmış, yıkmış yakmışlardı. Gökyüzü, Toprak Ana, Doğa Baba utançlarından yüzlerini kapamış, göz yaşlarını içlerine dökmüşlerdi. İşte onlar, katiller, başabelalar vurmuş, kırmış, sorgusuz sualsiz canlarımızı canlarımızdan almışlardı. Çocuklar babasız, analar erkeksiz bırakılmışlardı.

Ferman onlardaydı, peki, ama dağlar bizimdi. Dağlar kalan canları saklamasını bilmiş ve zamanı gelince yılanlar deri değiştirmek için ağır ağır sürünürken haklarından gelinmişti. Dağlardan inen çağlayanlar pislikleri silip süpürmüş. Al bu koyun senin, bu keçi senin, bu inek senin demiştiler. Bir koyuna bir tane daha eklenmiş. Bir keçiye bir tane daha. Koyun, keçi ve inek sürüleri şimdi binlercesi birarada süt, peynir ve kaymak fabrikası gibi tıkı tıkır çalışıyor. Çocuklar artık aç karnına yatmıyorlar. Yiyiyor, içiyor ve analı babalı büyüyorlar.

Bizler, Mardin, Paris, Erbil, Rouen, Süleymaniye, Roma, Viyana, Berlin, Gottingen, Amsterdam, Upsala, Alma Ata, Exeter, Cookville, Cleveland, İstanbul ve Duhok yayınevlerinden, medyalarından, üniversitelerinden gelen yüzden çok uzman, kadın ve erkek, bunları ve dahasını, 1-3 Mayıs 2011’de, Duhok Üniversitesi’nde mükemmel bir biçimde düzenlenen “Kürdoloji 2. Uluslararası Konferansı” vesilesiyle bizzat gördük, dinledik, duyduk, anladık. Hem güldük, hem ağladık. Kürt halkının ve kadim dilinin geleceğine umutla baktık. Çok heyecanlandık.

Dönüş için 4 Mayıs’ta Hewler’den/Arbil’den/Erbil’den uçağa bindiğimizde hemen önümüzde genç bir ana ve baba ile iki minik kızları da yolcuydular ve anladığımız kadarıyla bu ilk uçak yolculukları da değildi. Bu ülkede çocuklar artık uzun çoookkk uzun yolculuklara çıkabiliyorlar. Ve asıl önemlisi kardeşlerim ana ve babalarıyla. Bu kentte çocuklar artık mutlu, çünkü bugünlerinden ve yarınlarından umutlu.

Size bir de Duhok çarşısında gördüğüm, başlarını okşadığım, sakız satıp eve katık götürmek için çabalayan tertemiz çocukların bakışlarını anlatmalıyım. Farzedin ki bizim çocuklarımız.

Evet bizim.

Künye :
M. ŞEHMUS GÜZEL
DUHOK KONUŞUYOR,
183 sayfa, KİBELE YAYINLARI, İSTANBUL, 2013.
Kitabı edinmek için internetten arayabilirsiniz, İstanbul’da Kibele Kitapevi’ne uğrayabilirsiniz veya  Eşber Yağmurdereli’yi ve Kibele Yayınları’nı şu numaradan arayabilirsiniz : (216) 450 65 00

 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git