|
Aptallığıma verin ama işte değişim...Kategori: Aptallığıma verin | 0 Yorum | Yazan: A.Ulak | 04 Şubat 2013 10:50:45 Bu hafta ÇHD'den CHP'ye ve BDP'den Başbakan Erdoğan'a, Cumhuriyet gazetesinden Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'e, Ulusa Sesleniş'den Millete Hizmet Yolunda'ya , on yılda geldiği durumlardan Gaziantep'e, Halkın Yükselişi Partisinden Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'a, ODTÜ'ye bağlı Eymir'den Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları'na aklıma takılanlar...
Başbakan Erdoğan: Gaziantep’teki patlamada 5 ölümüz var, neyse 8... Başbakan Erdoğan partisinin grup konuşmasında gündemi değerlendirdi. Bu sırada Gaziantep'teki patlamanın haberini alan Erdoğan, bir skandala imza attı. Erdoğan, ÇHD, CHP ve BDP’yi de hedef aldığı konuşmasında yine “tek millet, tek devlet ve tek bayrak” derken, Gaziantep’te hayatını kaybeden 8 işçi için ise şu değerlendirmede bulundu: "Gaziantep’teki patlamada 5 ölümüz var. (8 uyarılarının üzerine) Neyse 8." Başbakan Erdoğan AKP seçmeni değil diye düşündü sanırım… İstatistik olarak!!! *** Cumhuriyet gazetesi en iyi okuyucusunu buldu. Kim mi? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan…. Ama 2013’e geldik başbakan 1940’ları okuyor. *** Halen Şişli Belediye Başkanı olarak görev yapan Mustafa Sarıgül, daha önce Yaşar Nuri Öztürk'ün kurduğu Halkın Yükselişi Partisi (HYP)'ni devralarak örgütlenme kararı almış. HYP ile yapabileceği AKP’nin yükselişine yardımdır. *** Kuvvetler ayrılığından şikayet eden Başbakan, asker kalmadı diye şimdi de yargıdan şikayet ediyor. Yakında ülkede yargı kalmadı adalet nerede derse şaşırmayın *** 'Ulusa sesleniş' konuşmasının adı 'Millete Hizmet Yolunda' oldu. Erdoğan'a video desteği de geliyor. 'Ulusa sesleniş' ne kadar da askeri bir rejimden kalma idi, kulağıma sanki halka hesap verme gibi gelmiştir. Ama 'Millete Hizmet Yolunda' bir de video destekli filan olunca, hesap verme yerine reklamla beyin yıkama olduğu daha açık oldu. *** Ankara'da Valiler toplantısına katılan Başbakan Erdoğan, bazı açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Gazetelerin yazdıkları çizdiklerine değil, halkımıza bakın. Ayakkabısız çocukları gösteriyorlar, sanki Türkiye’de tüm çocuklar ayakkabısız dolaşıyor" dedi. Aptalığıma verin ama yoruma ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum Başbakan haklı en azından kendi etrafının ve onların cocuklarının ayakkabıları var. *** Türkiyenin on yılda geldiği duruma şöyle kısaca bakalım mı? İleri demokrasiyi ve onun getirdiği hizmetleri bir irdeleyelim. Kendisine Türk ya da vatansever diyenler için; Ergenekon, Balyoz, Ayyışığı, OdaTv, Sarıkız hizmetleri… Kürdüm diyenlere; KCK davaları kapsamına alınmanız ve bu kapsamda hizmet almanız olası… Müzisyen, avukat ya da dahası solcu musunuz? DHKPC, MKP, Devrimci Karargah davaları kapsamındasınız. Yok canım Türkiye’de siyaset tehlikeli mi diyorsunuz… Ben ne sağcı ne solcuyum futbolcuyum mu dediniz? Sizin için şike, mafya veya çete olarak yargılanma olanakları… Yok yok ben sade vatandaşım mı dediniz… O halde özel üstün teknolojiyle üretilmiş; seks rüşvet ve yolsuzluk kasetleri, doğal biber gazı, özel çelik jop hediyeleri hizmetler dahilinde… Her derde deva ileri demokrasi. Herkese Özel Paketler… *** Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç öğrenci kamplarındaki harem-selamlık uygulamasını savundu. "Bu adımınız gelecekte başka adımların habercisi mi?" sorusuna "Kampları kız ve erkek olarak ayırdık. Kız ve erkek olarak, deniz ve doğa kamplarını ayırmadan önce, kız öğrencilerin, kız gençlerimizin kamplardaki katılım oranı yüzde 23 düzeyindeydi. Kız ve erkek olarak ayırdıktan sonra kızların kamplara katılım oranı, yüzde 51 düzeyine çıktı. Önceden bakanlık olmadığı için bu faaliyetler çok daha düşük düzeyde yapılabiliyordu. Ayırmadan önce 27 bin gençten, yüzde 23, yani yaklaşık 7 bin kız katılmış. Geçen yaz kamplara 200 bin genç katıldı ve yüzde 51. Bu yaz hedefim 500 bin. Bunu başka yere mal etmemek lazım. Anadolu insanı, bu meselelere çok muhafazakar bakış açısıyla yaklaşıyor. Kızların sayısını artırabilmek için bu önlemleri almak mecburiyetindesiniz." İşte değişim Bazılarının hayaliydi gerçek oldu. *** ’Sonradan bu ülkeyi kendisine vatan edenler, Kafkaslardan, Boşnaklardan gelenler, siz bu ülkenin sahipleri değilsiniz. Haddinizi bileceksiniz. Dağdan gelip bağcıyı kovma hakkına sahip değilsiniz.’ Bu sözü sizce kim söylemiştir……….. BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık. Bunu, ’Sonradan bu ülkeyi kendisine vatan edenler, Kürtler, siz bu ülkenin sahipleri değilsiniz. Haddinizi bileceksiniz. Dağdan gelip bağcıyı kovma hakkına sahip değilsiniz.’ diye söylerseniz faşist olursunuz aman dikkat! Yaşasın ilerti demokrasinin kendine demokratları. *** Haftalık bölgesel içki yasağı raporu: ODTÜ’ye bağlı Eymir Gölü yerleşkesi, Santral İstanbul ve polisevlerinin ardından alkole bir yasak da TCDD’den geldi. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’na (TCDD) ait seferlerin bir bölümünde “yolcular rahatsız oluyor“ gerekçesiyle alkol satışları durduruldu. Tren yolcuları, tren restoranının menüsünde yer alan alkollü içecekleri istediklerinde ‘kalmadı’ yanıtıyla karşılaştılar. *** Politika bir insanı ne kadar değiştirebilir... Gecen hafta Türkiye’de görülmemiş bir değişim yaşandı. Bir iki yıl evvel “Başbakan padişah olmak istiyor... Bu hükümete zıkkımın kökünü göstereceğiz... Hükümet yolsuzluk çukurunun içinde.. Başbakan rantın babasını getirdi .. At üzerinde duramayan ülkeyi de yönetemez” diyen Eski Demokrat Parti Genel Başkanı Süleyman Soylu AKP’ye geçip başkan yardımcısı olunca, Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olarak ülkeyi 10 yıl daha yöneteceğini söyledi ve ekledi “Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin ilelebet ve ebedi başkanıdır.”
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış
|
| Tüm Yazarlar |
|