Ankara'nın son sulak alanı olan ve 227 kuş türüne ev sahipliği yapan Mogan Gölü'nün deniz uçağı seferlerine açılması projesine Ankara Kuş Gözlem Topluluğu'ndan tepki geldi. Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇK) statüsündeki Mogan Gölünde tüm dünyada nesli tehlike altında olan 5 kuş türünün barındığını açıklayan topluluk üyeleri, projenin geri çekilmesi için imza kampanyası başlattı. Projeden geri adım atılmazsa, Mogan'ın simgelerinden olan Dikkuyruk ve Bahri'yi zor günler bekliyor.

ANKARA’NIN SON SULAK ALANI ‘HAVAALANI’ OLACAK

Seabird Havayolu Şirketi’nin İstanbul, Haliç ile Ankara Mogan Gölü arasında başlatacağı deniz uçağı seferlerine ilişkin haberlerin ardından harekete geçen Ankara Kuş Gözlem Topluluğu (AKGT) üyeleri, yakın zamanda başlaması planlanan seferlerin gerçekleşmesi durumunda Ankara’nın kalan son cennetlerinden birinin daha ellerinden kayıp gideceğini belirterek, “Ankaralıların nefes alıp verebildiği, sevdiklerinin elinden tutup gezdiği Mogan Gölü gürültü kirliliğinden artık gezilemeyecek. Bizler Ankara Kuş Gözlem Topluluğu ve doğaseverler olarak Mogan Gölü’ne uçak inip kalkmasının nelere mal olabileceğinin farkındayız. Mogan Gölü, hem üreyen kuş türleri için önemli, hem de Avrupa ile Afrika kıtaları arasındaki kuş göç yollarının üzerinde. Kuşların göç sırasında durup dinlendiği ve beslendiği bu sulak alanlar neredeyse hiç kalmadı. Bu duraklar milyonlarca senedir göç eden kuşlar için ölüm kalım meselesi. Şimdi bu gölün üzerine motoru harıl harıl çalışan koca uçaklar indiğini düşünün. Kuşlar kaçışıyor, ürküyor, kırılan yumurtalar ve terk edilmiş yuvalar. Son kalan üreme alanları da elden gitmiş” açıklamasında bulundular.


BIRAKIN UÇAĞI MOTORLU TEKNEYE BİLE İZİN VERİLMEMELİ

Projenin etkisinin sadece kuşlara ve sucul ekosisteme yönelik olmadığının altı çizilen açıklamada, Ankaralılar için çok önemli bir dinlenme ve mesire yeri olan Mogan Gölü’nün kuş cenneti olmaktan çıkıp cehenneme döneceği öne sürüldü. Motorlu teknelere bile izin verilmemesi gereken bir göle uçakların inip kalkmasından sadece yaban kuşları değil, insanların da ciddi şekilde olumsuz etkileneceği ileri sürülen açıklamada, Mogan Gölü'nün, içerdiği yaban hayatın ve biyolojik çeşitliliğin korunması için koruma amaçlı izleme ve acil yardım için kullanılan tekneler dışında hiç bir aracın gölde kullanımına izin verilmemesi gerektiğinin altı çizildi.

UÇAK SEFERLERİ BAŞLAMADAN ENGELLENMELİ

Yetkililerden acilen uluslararası sözleşmeler ve ilgili ulusal mevzuatın uygulanmasını talep eden AKGT, bu konuda gerekli önlemlerin almasını istedi.  Korunan alanda deniz uçağı seferlerini başlamadan engellemesini talep eden topluluk üyeleri, “bu akla mantığa ve kanunlara sığmayan uygulamanın yapılmayacağına dair açıklama yaparak kamuoyunun ve vatandaşların endişelerini ortadan kaldırmalarını bekliyoruz” çağrısında bulundu.

MOGAN İÇİN KAMUOYUNDAN DESTEK İSTEDİLER

Bu konuda bir imza kampanyası başlatarak girişimin engellenebilmesi için kamuoyunu destek olmaya çağıran topluluk üyeleri, “hepimizin gelecek çocuklarımız ve torunlarımız için görevi. Ankara'nın yegâne sulak alanını gelecek kuşaklara temiz ve sağlıklı bir şekilde devredilmesini sağlayabilirsiniz” açıklamasında bulundu.


BAKAN BAYRAKTAR VE GÖKÇEK’E MEKTUP GÖNDERDİLER

Konuyla ilgili çekincelerin sıralandığı mektubu imza kampanyası çerçevesinde yetkililere ileten topluluk üyeleri, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in yanı sıra Seabird Havayolları Genel Müdürü Kürşad Arusan’a gönderdikleri mektubun birer örneğini de Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne ilettiler.

MELİH GÖKÇEK: ‘ESENBOĞA’YA GÖRE ULAŞIM DAHA AVANTAJLI’

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, bir süre önce katıldığı bir televizyon programında, İstanbul Haliç – Ankara Gölbaşı deniz uçağı seferleriyle ilgili yaptığı açıklamada, “Biz Ulaştırma Bakanlığı ile öteden beri bunun çalışmasını yapıyoruz. Umut ediyorum ki seferler 1-2 aya kadar başlayacak. Şu an izinler tamamlanıyor. İlgili firmanın bir veya iki kuruluştan izni kaldı. Bunlar olur olmaz biz Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak onlara iskele vereceğiz. İlk defa da buradan açıklıyorum, Ankara- İstanbul arasında denizden göle seferler başlayacak. Ankara merkezden Gölbaşı 23 kilometre. Esenboğa’ya göre ulaşım daha avantajlı. Şöyle dersek; İstanbul’da yolcu havalimanına kadar gitmeyecek. Haliç’ten binecek. Zaman kazanacak. Denizden olan bir şey çok heyecan verici. Bu hem Ankara hem de İstanbul’a bir hava verilecek” ifadelerini kullanmıştı.

SEABİRD MÜDÜRÜ ARUSAN: ‘İZİNLERİN ÖNEMLİ KISMI TAMAMLANDI’

Gökçek’in açıklamasının ardından Hürriyet Gazetesi’nin sorularını yanıtlayan Sea Bird Havayolları’nın Genel Müdürü Kürşad Arusan da deniz havacılığı ile ilgili yeni bir yönetmeliğin hazırlandığını belirterek, “Sonuçta göle ineceğiniz zaman birçok kamu kurum ve kuruluşundan görüş ve izin alıyorsunuz. Bunların önemli kısmı tamamlandı. Birkaç haftaya kadar da diğerleri tamamlanacak. Yeni izinlerle Ankara Gölbaşı gibi çok farklı noktalar uçuşa başlanacak. Türk havacılığına değişik bir bakış getirilecek” açıklamasında bulunmuştu.

Yaklaşık 4 bin imzaya ulaşan kampanyaya destek vermek isteyenler şu bağlantıdan ulaşabilecekler: (http://www.change.org/tr/kampanyalar/seabird-havayollar%C4%B1-mogan-g%C3%B6l%C3%BC-havaalan%C4%B1-de%C4%9Fil-dikkuyruklar%C4%B1n-ya%C5%9Fam-alan%C4%B1)

Yusuf Yavuz