A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

"GECE DÜŞÜŞÜ" Karanlıkta Kıvranan Aydınlık.

Kategori Kategori: Kültür/Sanat | Yorumlar 1 Yorum | Yazar Yazan: Mustafa Alagöz | 27 Kasım 2012 23:42:18

Okumak insan için özel bir iç disiplindir. Özeldir çünkü hiç kimse sizi zorlamadan, herhangi bir görev gereği değil, sadece içinizden gelen bir itkiyle oturup saatlerce bir kitabın içine dalarsınız. Bir bilincin, insan hallerinin ve düşüncelerinin akışını izlerken kendi iç dünyanızla yüz yüze gelirsiniz. Okunan bir kitap ya da metinle hangi biçimde ilişki kurulursa kurulsun, size hangi duyguyu yaşatırsa yaşatsın sonunda her şey sizin içinizde dalgalanır. Okumak dolaylı bir biçimde yaşanan en sahici diyalogdur. Bunun sohbete dönüşmesin sizin onunla aranızda kurulan uyuma bağlıdır.

Yazmak daha derin bir iç disiplindir. O, insanı kendi sınırlarının ötesine iten, düşüncelerinin ve sözlerinin sorumluluğunu üstlendiği kendini herkesin değerlendirmesine ve yargısına açtığı cesur bir girişimdir de aynı zamanda.

Sevgili Elif Sezen’in “Öykü-Şiir” kitabı, okuyup-yazmanın kendimizi bu disipline taşımanın zevkli bir yolculuk, düşünsel bir serüven olduğunu duyumsatıyor insana. İçsel yoğunluk ne denli güçlü ise, anlatım o denli simgeselleşir, sahicileşir, o ölçüde de sarsıcı olur.

Öykü-şiir içerikli “Gece Düşüşü” Her dizesinde, her paragrafında insanı durduruyor, onu kendi iç dünyasının karanlık köşelerine, içinde taşıdığı ancak dile getirmekte zorlandığı ya da korktuğu gizlerinin olup olmadığını gözlemlemeye itiyor. Anlatım ister sade, kısa tümceler biçiminde olsun, ister kapalı ve ağdalı pek önemli değil. Yaşantıdan, içsel gözlemden doğup yürekten taşarak dile gelen anlatımlar oyalanmak için okunacak türden olmazlar. Onun sahiciliği ve içtenliği anlatımın asıl gücünü oluşturur. Elbette teknik yanlar önemlidir, ancak yapay süslemeler, etkili olma kaygıları, orijinallik özentileri ne denli ışıltılı gözükse de, ruhlarda bir kıpırtı uyandırmaz, belki sağda-solda gösteri malzemesi olarak iş görebilirler, ama o kadar…

Herhangi bir olay bir yazıya değişik biçimlerde konu olabilir; öykü olarak anlatılmasının özel bir yanı vardır. Burada amaç bir olayı ya da kişinin kendisini anlatmak değil, onun hakkında bilgi yığmak, yargılar üretmekte değil; olay veya kişi üzerinden bir hakikatin, iç dünyaya ait bir yaşantının dile getirilmesidir. Durum böyle olunca imgesel, kurgusal ve duygusal öğeler anlatımı belirler.

“Gece Düşüşü”nde kısa öykü biçimindeki anlatımlarda alışageldiğimiz anlamda kişiler, betimlemeler ve diyaloglar yok denecek kadar az. Ancak öylesine yoğun anlatımlar, güçlü betimlemeler var ki, bunun düz yazı mı, şiir mi olduğunu ayırmak güçleşiyor. Bu, insanın iç dünyasının sonsuz gücü ve o gücün kendini duyumsatmasının dile nasıl yansıdığını bize gösteriyor.

Varoluşumuza dair kimi hakikatler birkaç tümceyle, bir paragrafta öylesine yoğun bir biçimde dile getirilmiş ki bu ancak yaşamış, acısını, hüznünü, sevincini, …vb. deriliğine deneyimlemiş bir bilinçten fışkırabilir.

“Bir ‘kurtuluş’ vardır: Hissedileni, varoluşsal olan korkuyu, kaygyg, yetersizliği örtmeye yarayan yorganmışçasına belirir…

Benim hayatımın kurtulması olara sunduğum şey, inancımın pekiştiği, sonsuza kadar hiç bitmeyecek bir tünelde olduğumu hatırladığım bir karşılaşma anıdır. Karşılaşma, bir şeyi elde etmek ve ona ulaşmaktan ziyade, dünyaların buluşması, kendi özgüllüklerini koruyarak birbirlerinin içinden geçmeleri ve yollarına devam etmeleridir. Gerektiğinde elindekileri dışa öylece salıvermektir.”
S. 48

“Benim kurtuluşum bir arada olma halidir. ‘Aşk’ın ‘aşkınlığa” dönüşmesidir. Gönlümün kapıların açık tuttuğumda dünyama geliveren, öylece konuveren dikenli mucizelerdir. Kendini belirsizliğe atıvermektir…”
S. 49

İnsan kendi derinliklerine indikçe çevresindeki yüzeysellikleri fark eder. Deneyimlerinden öğrendikçe en sıradan nesnelerle bile bir eşitliğe erişir. Her şeyle dost olur, ama kendi tekliğinin gücüyle.

Hayat iletişimdir. İletişim kendi özgünlüğümüz, öteki insanların Tek’liğimizin içine girmesine razı olmaktır. Bu armonik bir durumdur, insanın insanla karşılaşmasından doğan bir ruhsal danstır, içsel huzurun inşasıdır; uyumdan, güvenden, özgün ve özgür olmaktan doğan bir sessizliktir:

“… Sessizlik her şeyi içine alır, onları öğütür ve etkisiz hale getirip dış dünyaya kalıverirdi. İşte böyle yoldaştı sessizlik.” S. 22
 
Sessizlik insanın kendi kendisiyle sonsuz uyumudur; o gerçek bir mutluluk, insanın varoluşla eskizsiz uyumudur.

“Gece Düşüşü”ndeki şiirler; dönüp tekrar tekrar okumaya değer. Bana göre şiir varlığımızın mantıksızmış gibi görünen akışının arkasındaki armonyanın dillendirilmesidir. Bunun içindir ki bir şiir her okunuşunda insana farklı tatlar verir. Bir şiir üzerine bitmez tükenmez değerlendirmeler yapılabilir, farlı çağrışımlar yaşanabilir. Çünkü şiir mantığın düzeni değil yüreğin taşması, duyguların dalgalanmasıdır. Ama bir deneyimin, duyumsamanın, içsel taşmanın dilde yansıması olduğu için kendine göre bir ritmi, ahengi, bir iletisi vardır. Ve bu ritim ne denli hareketli, ahenk ne denli sağlam, ileti ne denli sahici olarsa etkisi o ölçüde yüksek olur.

KIŞ UYKUSU



“Bir görüntü daha kapanıyor, diğerinin üstüne
Bir tane daha…
Hiç kimsenin bir şeye aldırdığı yok!
Bir plastik ördek oluyorum aniden
Köpüklerin arasında bir topluluk
Henüz yalnız değilim
Bir çizgi, bir göz
bir bütün, iyi organize edilmemiş
bir aralık
Oluveriyorum…
Herke derin uykuda.”
S.45


Sevgili Elif’i kutluyorum. Ayrıca “ayorum”a, yazarlara karşı önyargsız ve özenli tutumlarından dolayı teşekkür etmek istiyorum.

Biz insanlar için birbirimize karşı aklımızda oluşan fikirleri, yüreklerimizde dalgalanan duyguları sunmaktan daha yüksek bir armağan olabilir mi? Hepimizin en temel varoluşsal ihtiyacı olan sevgi ancak bu yollar filizlenip çiçeklenir, içimizde ve çevremizde.
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 6 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

ali { 28 Kasım 2012 15:04:37 }
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git