|
|
Noel'in bir başka boyutu..Kategori: Yaşam | 0 Yorum | Yazan: Erdem Koç | 25 Aralık 2007 13:50:09 25 Aralık Noel günüdür. İsa'nın doğumunun kutlandığı, hediyelerin verildiği gün.. Fakat onun öncesinde gelen süslerin asılması, çam ağaçlarının dikilmesi ve milyarlarca dolar harcanıldığı paraları da gözarde etmemek gerekiyor.. Peki, Noel'i kutlamayan ve çok kültürlü bir ülkede yaşayanların, özellikle okullarda ve evlerimizde verilen Noel eğitimine yaklaşımları nasıl olmalı?
Bugün 25 Aralık. Yani Hıristiyan dünyasının Noel'lerini kutladıkları gün. Aslında Noel sadece 25 Aralık'a has bir gün değil. Aralık ayına girdiğimiz andan itibaren sokaklarda, evlerde, alışveriş merkezlerinde ve hatta iş yerlerinde duvarların, tavanların vs Noel dekorasyonlarla süslendiğine şahit olduk. Avustralya gibi çok kültürlü bir ülkede yaşamanın güzelliklerinden bir tanesi farklı kültürlerin ve dinlerin belli bir takım inançlarını, adetlerini vs onlarla birlikte yaşamamız... Tabi bu 'yaşamak' kelimesini dikkatli kullanmamız gerekiyor.. Göçmen toplumların en büyük sorunudur ya.. Yaşadıkları 'ikinci vatanlarında' entegre olmak yerine o topluma assimile olmaları.. Ben bu Noel döneminde bu 'assimile' örneğine şahit oldum (maalesef). Ailece tanıdığımız Türk arkadaşlarımızın evlerine bir akşam yemeğine gittik. Bütün ev baştan aşağı Noel dekorasyonlarla süslenmiş, çam ağacı dikilmiş ve ev adeta karman çorman olmuş.. Önceleri Türkiye'de yaptıkları gibi yılbaşı için zannetim tüm bu emekleri. Masada sohbet geliştikçe süslerin ve çam ağacının amacını sordum arkadaşımıza. Yanıt: küçük yaşta olan çocukları okulda ve dışarıda Noel dekorasyonları görüyorlarmış, diğer çocuklar Noel Baba geliyor diye seviniyorlarmış, kendi çocukları ise bundan esir kalıp kendilerini dışlanmış hissetmeye hakları yokmuş.. Tabi bu konuşmanın ardından bir kaç tane soru geliyor hemen insanın kafasına. Elbette küçük çocuklarının (ya da herhangi birimizin) kendilerini dışlanmış hissetmeleri hiç de hoş birşey değil. Ama hayatında bu duyguyla da karşılaşacak insanoğlu.. Peki ama bizim kültürümüzün (ya da dinimizin) özünde 'Noel' kutlamaları yok iken, sırf başkaları böyle yapıyor diye evimize bu kadar taşımamız gerekli mi? Kuşkusuz Noel döneminin kültürel olarak Anglo kökenli Avustralya'lılarda ve diğer Hristiyan olarak tanımlanan kültürel gruplarda anlamı çok büyük. Aile yemekleri, hediyeler, tatiller vs. Fakat Noel günün asıl anlamı Hz. İsa'nın dünyaya geldi gün değil midir? Peki bunu Türk olan ve kendini Müslüman olarak tanımlanan bir ailenin böylesine evinde kutlaması ne kadar doğru? Çocuklar dışarıda görüyor ve istiyor mentalitesi ne kadar doğru tüm bunların içerisinde? Ben Avustralya'da doğdum büyüdüm ve okulda Noel döneminde sürekli o konunun geçtiği halde evimizde kültürümüzün bir parçası olmadığı için hiç bir zaman kutlanmadı. Fakat ben kendimi okulda hiç dışlanmış hissetmedim. Noel bizim kutlamadığımız dini bir gün idi. Bizim bayramlarımız vardı, ve o farkı ben anlayabiliyordum. Noel'i kutlamayan diğer arkadaşlarım da anlayabiliyorlardı.. Acaba Noel'i evimize getirerek bu biraz da kolay kaçmış gibi olmuyor mu? Belki de hak vermek gerekiyor.. Çocuk sahibi olmadığım için belki de her açıdan sağlıklı bakamıyorum bu olaya.. Fakat dikkatimi çeken bir olay daha var bu Noel kutlamalarında. Çocuklarla çalıştığım için onların ağızlarından ve gözlemlerinden bu konuda yararlanabiliyorum. Benim ilk okul yıllarımda Noel okulda işlenirdi, ama dekorasyonlarla, ya da Noel babayı çizmekle, birbirimize hediye almak ile değil.. Noel'in dini boyutu anlatılırdı, tıpkı Müslüman'larının ya da Yahudi'lerinin ya da diğer din gruplarının özel dini günleri anlatıldığı gibi.. Fakat son yıllarda görüyoruz ki, Noel kutlamaları ve bunun işlenişi okullarımızda daha da arttı. Belki de bu yüzden bir az önce söz konusu geçtiği aileye hak vermek gerekiyor. Okullarda belki de bu konu öylesine işleniyor ki, anne babalara da Noel kutlamalarını eve getirmemek imkansız kılınıyor.. Bunu sorgulamak lazım.. Özellikle devlet okullarında bu konu nereye kadar ve nasıl işlenmeli? Sonuç olarak Noel, Avustralya'da çoğunluğunun kutladığı dini bir gün. Demokratik ve laik bir devletin okulunda, bu tür dini konulara ne kadar izin verilmeli ve olaya yaklaşım nasıl olmalı? Dini eğitimin zorla verildiği ülkelerde belli kesimler daima buna karşı çıkmıştır. Gerçek anlamda çağdaş ve laik bir devletin hiç bir dininin olmadığından dolayı, devlet kuruluşu olan devlet okullarında da bu tür eğitim gerçekleşemez diye... Peki Noel'in bu derece okullarda kutlanması da bir yerde bu prensipin ihlali değil mi? 10 yıl önce bu tür konularda genelde Avustralya'da pek sorun yaşanmazdı.. Fakat Howard hükümetinin 'çok kültürlülük' politikası adı altında bu tür konularda farklı amaçlarla yapılan bazı olaylara şahit olduk. Bu yazının konusu da Howard hükümetinin bıraktığı miraslardan bir tanesi. Gerçek demokrasi, çoğunluğun istediğini değil, azınlıkta olanların isteklerini de savunması gerekir.. Gerçek demokrasi çoğunluğu değil, azınlığı savunur!
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|