A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Deyimler Ve Gerçekler

Kategori Kategori: Nalına Mıhına | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Metin Atamer | 30 Nisan 2012 14:56:25

Toplumun kullandığı bir çok kalıplaşmış cümleler vardır, çok güzel manalar ifade etmekteler ki, ben bu cümlelere bayılırım. Mesela bir konu için ak olan gerçeği, kara olarak gösteren insanlar için "Ya hesap bilmiyor, ya da dayak yememiş" derler. Hatta bu deyimin başka anlamlarda da kullanıldığına şahit oldum.

Geçtiğimiz günler içinde katılmış olduğum bir paneldeki konuşmamda, ülkemin bir çok konusu hakkında verilen kararlarda, mantık bulmanın zor olduğunu ifade ettim. Geçtiğimiz son 10 sene içinde enerji üretim sektörünü etkileyen kanun ve kararlarda yapılan anlaşılmaz değişikliğe isyan etmiştim.

Paneldeki konuşmamda, günlerce üzerinde yetkililer ve özel sektör olarak müşterek çalışıp mütabakata vardığımız konularda, mevzuatta yapılacak değişikliğin, Mecliste Genel Kurulda son dakikada bir vekilin bir cümlesi ile bambaşka karara bağlanmasının ülkem için zararlı olduğunu düşünmekteyim. 6094 sayılı kanun içindeki enerji satışını belirleyen bir madde ile para birimi, 5346 sayılı kanunda Avrupa para birimi iken, bir anda Amerikan para birimine değiştirilmesinin yanlış olduğunu ifade etmekteyim. Üzerinde tartışılmadan mütabakatın değiştirilmesine yalnız ben isyan etmemekteyim.

Resmi sektörü temsil eden konuşmacının ise durumu izah ederken, kullandığı cümleyi aynen aktarmak isterim ‘’Meclisten yasa geçerken bir vekil Euro yerine Dolar olarak değişiklik yapılsın diye verdiği önerge kabul edildi ve bunun için Dolar cent olarak değiştirildi’’.

Bakınız bir yasa içinde en önemli bir madde olan olan fiyat belirlenmesi, üzerinde tartışılmaya gerek duyulmadan değişikliğe uğrayabilmekte. ‘’Adamın özürü, kabahatından büyük’’ diye bir deyimi burada kullanmak yerinde olur düşüncesindeyim. Mecliste bu değişikliğe vesile olan vekil için söylenecek bir deyim var, o da yukarıda izah olunan cümle olsa gerek.

‘’Tartışmaya ne gerek var, yasama bensem, yasa’rım arkadaş’’
diyerek yaşamaya devam etmekteyiz. Bu aslında son derecede tehlike arzeden bir durum.

Bu konuşma sonucunda yatırımcı bir Alman konuşmacı ülkem için  çok dokunaklı bir cümle söyledi ‘’Sürdürülebilir bir enerji politikası olmayan Türkiye’de, yatırım yapmaya çekinilir. Bu günden yarına değişen kararlar, proje finans kurumlarını tedirgin eder ve  kaçırır‘’.  Bu cümleler, yapılan oturumun kayıtlarında mevcut olduğundan, dilerim yetkililer bu kayıtları ellerine alıp okurlar.

Bu toplantıların yapıldığı yerde, aynı zamanda sergi veya fuar etkinliği gerçekleşmesinin, bir bakıma ilgili insanları konu hakkında bir araya getirmesine vesile olduğuna inanmaktayım. Tabiidir ki esas amaç, ülke içinde konu ile ilgili yapılan  üretim konularının dış ülkelerden gelenlere pazarlanabilecek bir ortama vesile olsun. Amaçlanan hedef, bu konferanslarda yeni teknolojiler tanıtılsın, resmi kurumlarda gerekli teşvikleri ortaya koysun ve ülkemde sanayi gelişsin. Buna paralel olarak istihdam artsın, refah bunun neticesinde tecelli etsin.
 
Gelin görün ki bu üç günlük etkinliğin yer aldığı İstanbul’da ICCI 2012 fuar yerinde, sergiye katılan onlarca firmanın içinde yerli üretici sayısının iki elin parmakları kadar az olduğunu görmek için özel gözlük gerekmemekte. Buradan anladığım şu ki, bu hazırlanan senaryo ile ülkemdeki sanayinin gelişmesi engellenerek,  yabancı üreticilere pazar yaratılmakta. Bunu izlemekten bir vatanperver olarak utanmaktayım.

Üretim yapmak pek kolay olmasa gerek. Ancak sanayinin gelişmesinde devlet dediğimiz unsurun çok önemli bir rolü olduğuna yürekten inanmaktayım. Alman konuşmacının dediği gibi, ‘’Bu günden yarına değişen bir politika olduğu müddetle,  bu ülkeye yatırımcı gelmesi çok zor görülmekte.’’ Bir yabancı gözü ile görülen bu ifadeye mutlaka kulak verilmesi gerekir. Keyfe keder, kişiye özel kanun çıkarılması kişileri zengin eder, amma ülkem fakirleşir. 

Yine geçtiğimiz günlerde enerji konusunda tam yetkili bir kurumun emekli olmuş başkanının bir televizyon kanalında  yaptığı söyleşide ‘’Türkiye de yenilenebilir, temiz enerji kaynaklarının daha radikal teşvik edilmesi gerek‘’ diyerek  konuşmasını izlerken, gözlerim yuvalarından fırladı, kulaklarımın yanlış duyduğuna hükmettim. Hemen proğramı aradım, duyduklarımın doğru olup olmadığını teyid ettirdim.  Evet, bu zatı muhterem şahit olduğum cümleleri kullanmış. Şimdi adam adama ‘’ Yahu be adam, sen bu kurumun başında, beş sene başkanlığını yaptın, neden bunu o zaman düşünmedin, aklın nerdeydi ?’’ denmez mi?

Fert başına milli gelirin on kat arttığını söylemek başka, gerçek ise bambaşka. Hala kişi başına kullandığımız enerji miktarı yaklaşık 3000 kilovat saat ise, pek gelişmediğimizi düşünmekteyim.  Böyle toplantıları tarif eden çok güzel bir deyim bulunmakta ‘’Körler le Sağırlar Birbirini Ağırlar ‘’  diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 9.5 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi
Zehirlenen yalnizca tabaklar değil: Türkiye’de gida güvenliği krizi ve sistemin çürümüşlüğü…
İngiltere’den Türkiye’ye £35 Milyonluk Ray Sözleşmesi: Fırsat mı, Çıkmaz mı?
Avustralya ve AB teknoloji devleri çocukların sosyal medya erişimini nasıl sınırlandırıyor?

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git