|
|
Günümüzde resmin ulaştığı son noktaKategori: Kültür/Sanat | 1 Yorum | Yazan: Onur Ayangil | 11 Nisan 2012 02:36:35 Dinsel ve toplumsal baskılardan kurtulan XIX. yüzyıl toplumunun sanatçıdan beklentilerinde de bir yumuşama ve sanatçıyı kendi yaratısıyla baş başa bırakma eğilimi baş göstermiştir. Böylece özgürlüğün tadına ulaşan sanatçının artık çalışmalarını özgünlük arayışlarına yönelttiğini gözlemliyoruz.
Bir yandan geçekçi resim anlayışının ters doğumundan kaynaklanan yanılsama tekniklerini aşma çabası, diğer yandan bir tehdit gibi sanatçının tepesinde asılı duran, fotoğraf adlı teknolojik kılıç, bu özgünlük arayışının rotasını çizmiştir. Bu rota çerçevesinde ilk eğilimler üçüncü boyutu yadsıma yönünde gelişirken, daha sonra fotoğraf gerçekçiliğinden uzaklaşmak için duygusallığa bağlı deformasyonların resme katılmasıyla yeni bir boyuta yönelme olmuş ; az sonra da bükemediğin eli öp özdeyişine sadık kalınarak, teknolojiyi yadsımak yerine onu kabullenmek, resimde ondan yararlanmak yoluna gidilmiştir. Pop art fotoğraftan yararlanmış, kolaj tekniğiyle fotoğraf sıkça kullanılır olmuş, kavramsal sanat ona sıklıkla başvurmuş, en önemlisi ise, hiperrealizm onu baş tacı etmiştir. Ancak günümüzün teknolojik gerçeği fotoğraftan çok öte, dijital teknoloji ve bilgisayarlardır. Günümüz sanatçıları da tıpkı ağabeyleri gibi, bu yeni teknolojiyi yadsımak yerine ondan yararlanmak, onu kullanmak yolunu yeğlemişlerdir. 25 yıldır bazı sanatçıların resim üretmek için bilgisayardan yararlanmanın yollarını aradıklarını görüyoruz. Gelişmiş bir çok yazılımın da ( Corel, Photoshop, Gimp gibi ) ortaya çıkması, sanatçıları bu yolda desteklemektedir. Ülkemize henüz pek girmemiş olan bu yeni eğilim başlıca iki bölüme ayrılmaktadır. İlki, Computer Generated Art adı verilen, yaratıcılığın ilk adımlarında bilgisayarın yer aldığı yöntemdir. Bu yöntemde ilk kompozisyonu renkli olarak bilgisayar üretmektedir. Sanatçı gene bilgisayar yardımıyla bu kompozisyonun renk ve şekillerini manipüle etmekte, birkaç aşama sonucunda istediği kompozisyona ulaşmaktadır. Bu nihai kompozisyon tuale geçirilerek, istenen boyutlardaki boya-resim sanatçının bizzat kendisi tarafından oluşturulmaktadır. Bu yöntem için tartışmaya açık taraf, yaratıcılığın bilgisayarda olduğu, sanatçının sadece seçici konumunda kaldığı hususudur. Bir fikir vermek üzere, tuale geçirmeden önceki safhaları, örneklerle görelim. RESİM 01 de, GIMP yazılımı yardımıyla ve “fractal Explorer” komutuyla bilgisayar tarafından oluşturulan ilk kompozisyonu görüyorsunuz. RESİM 02 de ilk kompozisyonun “Distort” komutuyla aldığı şekil görünüyor. RESİM 03, resmin “illusion” komutundan sonraki halini yansıtmakta. RESİM 04 de ise resmin “crop” komutuyla kırpıldıktan sonraki son hali yer almakta. Artık iş sadece bu son resmin sanatçı tarafından tuale geçirilmesine kalıyor. İkinci yöntem Computer Aided Art dır. Burada başlangıç kompozisyonu sanatçının bizzat yaptığı bir resim ya da herhangi bir fotoğraftır. Bu resim ya da fotoğraf bilgisayar ortamına taşındıktan sonra gene bir yazılım yardımıyla manipüle edilmekte ve bambaşka bir kompozisyona ulaşılmaktadır. Bu son kompozisyonun tuale aktarılıp boya-resim haline getirilmesiyle bu yöntem amacına varmış olur. İşin en başındaki resim bilgisayar tarafından üretilmiş olmadığından, sanatçının yaratıcı katkısının ilk yönteme göre daha çok olduğu burada kesin. Şimdi bu yöntemi daha iyi anlatabilmek için Aivazovsky’nin bir yapıtını alalım, RESİM 05. RESİM 06 da photoshop programında “distort polar to rectangular” komutuyla yapıtın aldığı şekli görüyorsunuz. RESİM 07, resmin “wave” komutuyla ulaştığı hali göstermekte. RESİM 08 de “crop” komutuyla resmin kırpıldıktan sonraki son halini görmektesiniz. Tek iş, bu resmi de artık boya-resim haline getirmekte. Size, bu eğilime gönül vermiş sanatçılar tarafından üretilip, sergilenmiş resimlerden de birkaç örnek sunmakta yarar görüyorum. RESİM 09 ve 10 da bilgisayar üretimli resimlere örnek, RESİM 11 ve 12 de de bilgisayar yardımlı resimlere örnekler görmektesiniz. RESİM 13 de ise benim tarafımdan Autocad programında çizilmiş bir mimari projeden hareketle, photosop yardımıyla üretilmiş bir kompozisyon sunulmakta. Bilmiyorum resmin son vardığı bu nokta size keyif verecek mi ? Ama dinlediğiniz müzik parçalarından bilirsiniz. Önceleri sizi hiç etkilemeyen bir ezgi bile dinleye dinleye sizde hoşlanma, daha da ötesi bağımlılık yaratabilmektedir. Onun için size önerim bu tür resimleri sıkça araştırıp, bolca izlemeniz. Bunun için yapmanız gereken tek şey, arama motoruna “computer generated art” ya da “computer aided art” yazıp, görselleri açmanızdır. Hoşça kalın…
Yorumlareflatun acaroglu
{ 13 Nisan 2012 15:59:32 }
Bir cesit bilgisayar suprematizmine donmus. (figursuz resm/ 1915, Malevich) Icine bir de figur atip kurnazlik yapinca grafikten bozma resim oluyor. Sanatci tekolojiden elbette yararlanmali. Ama teknolojiye tutsak olmadan. Oldukca dikkatli olmali. Bu cok onemli. Teknolojiden nasil yaralanilacagini yine sanatcinin yaratici gucu belirler; elindeki teknoloji degil. isin kolayina kacmadan ama. Cunku sanat yapmak ille de guzel ve cok ilginc seyler sergilemek degil. Hele hele sanat, kisinin psikolojik sorunlarini sergileme alani hic degil. Sanat yapmak bezeme yapmak ta degil. Sanat kiskirticidir. Bu kiskirtici olmasi de protest resim anlamina da gelmez. Insan bedenini cinselligi kullanir, erotizme teslim olmaz; teknolojiyi kullanir, fotosopa teslim olmaz. Bir sanat yapiti dogayi, insan-ask-sevgi-karsi koyma, aci ve kivanclari ve direnme gibi insana ozgu cok onemli ozellikleri tasimiyorsa makine ile sanat diye yapilan seyler, ebru gibi yastik yuzu resimleri ya da carsaf susleri olarak kalir.
Diğer Sayfalar: 1.
Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|